Filistin’de Baskılar

Filistin Komünist Partisi’nin Komintern Üçüncü Kongresi’ne [1921] Sunduğu Önerge[1]

Orta ve Batı Avrupa’da bulunan tüm ülkelerdeki komünistlere yönelik insanlık dışı zulüm bugün itibarıyla Yakın Doğu’da giderek büyüyen genç komünist harekete uygulanan zulümle daha da yoğunlaşmıştır. Havanın dinî fanatizmin ve Britanya’nın sömürge hâkimiyetince sergilenen milli nefretle zehirlendiği Filistin’de Filistin Komünist Partisi inisiyatifi ele alıp Arap ve Yahudi işçileri müşterek devrimci sendikalarda ve tek enternasyonal komünist parti çatısı altında bir araya getirmiştir. Parti işçileri Britanyalı istilacılara, Britanya ile Fransa’dan maaş alan Arap efendi ve şeyhlere ve Britanya kapitalizmine hizmet eden milliyetçi Yahudi burjuvazisine karşı mücadeleye sevk etmektedir.

Rus Ekim Devrimi’nin üçüncü yıldönümü ve bu yılki Bir Mayıs’a Komünist Enternasyonal’in bayrağı altında yapılan kutlamalar damgasını vurmuştur. Bu da komünistlere karşı uygulanan şiddetli zulmün daha da artmasına yol açmıştır.[2] Komünist olduğundan şüphelenilen tüm işçiler hemen işten kovulmuş, hapislere atılmıştır. Bugün Britanyalı idareciler tutsakları ölüm cezası dâhil bir dizi ağır cezaya çarptırmakla tehdit etmektedirler.

Kongre bu zor koşullarda mücadele eden cesur Filistinli yoldaşlarımıza tüm sevgisini sunar.

Komünist dava uğruna verdiğimiz mücadele eminiz ki muzaffer olacaktır!

Saar, Arie

[Kaynak: To the Masses: Proceedings of the Third Congress of the Communist International, 1921, Yayına Hazırlayan ve Çeviren: John Riddell, Brill, 2015, s. 1196-1197.]

Dipnotlar

[1] Komintern arşivlerindeki Fransızca metinden çeviri: RGASPI 490/1/181a.

[2] FKP’nin selefi olan Sosyalist İşçi Partisi (MPS) 7 Kasım 1920’de Ekim Devrimi’nin yıldönümünü için otuz-kırk kişinin katıldığı bir gösteri örgütler. Göstericilerin asıl amacı o gün bir grev örgütlemekti. Polis bu eyleme parti merkezine baskın düzenleyerek cevap verir.

1 Mayıs 1921’de MPS bir gösteri düzenler. Gösteride “yaşasın Yahudi ve Arap proletaryasının enternasyonal dayanışması” ve “tüm iktidar Filistin işçi-köylü şurasına” gibi sloganlar atılır. Bu eylem sonrası yaşanan çatışmalar Araplarla Yahudiler arasında çatışmalara neden olur. Yüze yakın insan öldürülür. Bu olayların ardından Britanyalı yetkililer onlarca MPS üyesini gözaltına alıp bunların on beşini sınır dışı eder.