24 Şubat günü Meksika’daki bir federal mahkemesi
Subcomandante Marcos ya da Galeano’ya 1995 yılında isnat edilmiş suçların
hükmünü yitirdiğini bildirdi. 1 Ocak 1994 günü başlayan Zapatista
ayaklanmasının zirveye ulaştığı bir dönemde Marcos’a terörizm, isyan, ateşli
silâhların yasadışı kullanımı ve başka suçlar isnat edilmişti. En ağır suç için
verilecek muhtemel ceza süresi aşılmış olduğundan bu suçlamalar hükmünü
yitirmiş oldu.
Artık Subcomandante Galeano aranmıyor, teorik olarak
maskesini çıkartıp ormanda dolaşabilir, Zapatistaların davasını herkesin gözü
önünde savunabilir. Ancak bu pek muhtemel değil, zira maske sadece
Subcomandante’nin kimliğini gizlemekle kalmadı ayrıca başka, daha önemli bir
rol oynadı: o her yerde bir kişinin bir Marcos, bir Galeano, bir Zapatista, bir
isyancı ve bir devrimci olmasını mümkün kıldı.
Tuhaf aslında. Maske ilk başta mesajı aktaranı
gizleyip mesajı ön plana çıkartmak içindi. Ama bu pek işe yaramadı. Leonidas
Oikonomakis, Subcomandante Marcos’un ölümüne, Subcomandante Galeano’nun
doğumuna dair şunları söylemişti:
“1
Ocak 1994’te EZLN Chiapas’ta beş şehri ele geçirdiğinde dünya da bu hareketin
sözcüsü olarak o gizemli maskesiyle Subcomandante Insurgente Marcos’u tanıdı.
EZLN dünyanın karşısına yerli ordusunun başkanı olarak melez bir Meksikalıyı
çıkartmak niyetinde değildi. Bu sebeple sözcü olarak yerli bir Zapatista
seçildi. Maalesef bir saldırı sonrası bu kişi katledildi ve Marcos sözcü rolünü
üstlendi ve bu görevi büyük bir başarı ile ifa etti.
Meksika
medyasının ve uluslararası medyanın Marcos’un gizemli kişiliği karşısında
büyülendiğini gören EZLN daha fazla ilgi görmek ve sahne ışıklarının altında
daha çok kalmak için bu albenili simayı ‘kullanmaya’ ve ondan istifade etmeye
karar verdi.
Bu
stratejinin kimi bedelleri de vardı kuşkusuz. Marcos’u öne atmak pratikte bir
bumerang etkisine yol açtı: hareket Marcos kişiliğinde şahsileşti ve Zapatizmin
büyük başarısı, yani özerk ve lidersiz cemaatler kurma meselesi gölgede kaldı.
EZLN
‘hareketin Marcos’laştığını, Marcos’un da hareketin yerini aldığını’ fark etti
ve son birkaç yıldır Marcos’un ciddi bir biçimde hasta olduğuna dair kasten
yayılan dedikodularla başa çıkmak için uzun süre bir yol bulmaya çalıştı.
Zapatista’nın ileride yapacağı etkinlikle ilgili son kaleme alınan
bildirilerden birinde (ki bu etkinlik Galeano’nun öldürülmesi yüzünden askıya
alındı) Subcomandante Moisés Subcomandante Marcos’un da ‘sağlığı el verdiği
takdirde o etkinlikte olacağını’ yazdı.
25
Mayıs 2014’te atının üzerinde bizzat Marcos’u sonsuzluğa uğurlamak için orada
bulunuyordu.
Son
bildiride, ‘İnancımıza ve pratiğimize göre isyan etmek ve mücadele vermek için
bize gereken liderler [caudillo], mesihler veya kurtarıcılar değildir.
Mücadele etmek için bize tek gereken biraz utanma, bir miktar haysiyet ve daha
çok örgütlenmedir. Gerisi kolektif için ya faydalıdır ya da değildir’
yazıyordu.
Görünüşe
göre Subcomandante Insurgente Marcos’un varolmaya artık son vermeyi seçmesinin
gerçek sebebi buydu. Çünkü bugün Chiapas’ta kendilerini özerk ve yatay bir
tarzda nasıl yöneteceklerini öğrenmiş insanlar var. Burada çocuklar özerk
okullarda eğitim görüyorlar, hastalar özerk kliniklerde tedavi görüyorlar,
kadınlar artık erkeklere nispeten daha altta görülmüyorlar.”
ROAR Kolektifi
25 Şubat 2016
Kaynak
0 Yorum:
Yorum Gönder