18 Aralık 2015

,

İhvan’da Yarık


Mısır İhvan’ı içerisindeki iki önemli politik güç arasında giderek açılan yarık, Pazartesi günü hareketin üyelerinin sonraki süreçle ilgili görüşler konusunda yaşadıkları ayrışma üzerinden iyice belirginleşti.
İhvan sözcüsü Muhammed Müntezir ve üç üyesini örgütten atmakla ilgili bir tartışma yaşandı. Bu isimler örgütü devletin hareketi ezmesine karşın ona yönelik “tedrici bir reform” politikasını takip etmekle eleştiriyorlardı.
Müntezir’in yerine Türkiye’de bulunan Talat Fehmi’nin getirilmesine diğer üyeler itiraz ettiler. Bu isimler söz konusu değişikliğin usule aykırı olduğunu ve hiçbir şekilde uygulanamayacağını söylediler.
Kararı alansa Muhammed Abdurrahman. Bu isim, hareketin üyelerinin eylemlerini ve diğer meseleleri inceleyen, seçimle işbaşına gelmiş “yüksek idare komitesi”nce belirlenmiş “soruşturma komitesi”nin başında bulunuyor.
Ancak Çarşamba günü Anadolu Ajansı’nın geçtiği habere göre, Müntezir’in örgütten atılması kararı İhvan’ın Londra bürosunca alınmış ve karar diğer on bir büro tarafından reddedilmiş.
Karara itiraz eden bir diğer isim de Muhammed Kemal. İhvan Rehberlik Bürosu üyesi olan Kemal, hareketin gençlik koluna daha fazla yetki verilmesini istiyor ve Müntezir’in atılması kararının yüksek idare komitesince onaylanmadığını söylüyor.
Şuan hareketin iki sözcüsü ve iki ayrı “resmî” web sitesi var. Ikhwanweb, Müntezir destekçilerinin kontrolünde. Yeni site Ikhwansite ise yeni sözcü olarak Fehmi’yi kabul eden platforma hizmet ediyor.
Her iki taraf devlete karşı savaş verilmesine karşı çıkıyor. Müntezir destekçileri çoğunlukla Mısır’da ve genç. Bu kesimse hükümete karşı nispeten daha “devrimci” bir duruş sergilenmesini, karar alma noktasında daha fazla bağımsızlık talep edip diğer protestocu gruplarla ittifak kurulmasını istiyor.
Fehmi’nin destekçileri ise ağırlıklı olarak sürgündeki yaşlı üyeler. Bunlar hâlâ sistemin kendi içinde reforma tabi tutulabileceğine inanıyorlar. Devlet kurumlarında radikal bir değişime ihtiyaç duymuyorlar. İhvan içerisindeki bu kesim aynı zamanda şiddete dayalı mücadeleye epey mesafeli.
İki taraf da İhvan’dan ayrılıp yeni bir oluşuma gitme eğiliminde değil. Grubun ikisi de hareketin görüşlerini kendisinin temsil ettiği iddiasında.
İki taraf arasındaki ayrışmanın geçmişi Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin Temmuz 2013’teki askerî darbe ile devrilmesine kadar uzanıyor.
Yapılan haberlere göre, devrimci ve reformist kanat arasındaki sürtüşme Şubat ayına dek uzanıyor. Tartışma genel olarak binlerce göstericinin hapse atılması ve öldürülmesi sonrası, Abdulfettah Sisi hükümetine nasıl cevap verileceği ile ilgiliydi.
Arva İbrahim’in yazdığına göre, “İhvan liderleri ya hapiste ya da sürgünde. Örgütün uzun tarihinde ilk kez direnişe sahada örgütün devrimci ruha sahip üyeleri önderlik ediyorlar.”
Haziran ayında Associated Press’te çıkan bir haber de benzer bir görüşe yer veriyor. Maggie Michael’ın bu haberine göre:
“Grup içerisindeki ayrışmalar polisle sokaklarda çarpışmış olan genç İhvan üyeleri ile yaşlı liderler arasında gerçekleşiyor. Bu yaşlı üyeler ya hapishanede ya da sürgünde. Bu isimler genelde geçmişte hayatta kalmak amacıyla Mısır’da iktidarda olanlarla anlaşma yapmaya istekli olmuşlardı.”
Londra King Koleji Ortadoğu Çalışmaları Enstitüsü’nde misafir araştırma görevlisi olarak çalışan Gillian Kennedy da Haziran ayında yazdığı makalede şu uyarıyı yapmış:
“Müslüman Kardeşler kendi içinde darmadağın olmuş durumda. Merkezsizleşen, tutuklamalar ve liderlerinin sürgün edilmesi üzerinden büyük bir darbe almış olan İhvan şimdilerde kararlarını Rehberlik Bürosu’ndan herhangi bir yetki almaksızın alıyor. Yasaklanan örgütü bugün yeni seçimle işbaşına gelmiş gençlik komiteleri yönetiyor.”
Ancak gençlerin yaşlılardan kopuşu hareket içerisinde ilk değil. 25 Ocak 2011’de Mübarek karşıtı ayaklanma başladığında genç üyeler hareketin liderlerinin onayını almadan Tahrir Meydanı’ndaki gösterilere katılmışlardı.
Gençler hareketi Arap Baharı isyanının bir parçası hâline getirdiler. Bu isyan Mübarek’i devirdi ve sonrasında İhvan üyesi bir cumhurbaşkanının seçimlerde muzaffer olmasını sağladı. Ancak her iki tarafın 25 Ocak ayaklanmasının beşinci yıldönümüne kadar uzanan bir aylık süre zarfında ayrışmayı giderip gideremeyecekleri hâlâ belirsizliğini koruyor.
Hareket içerisindeki ayrışmalar yanında İhvan bir de diğer protesto hareketleri ile anlaşmazlık yaşıyor. Bu hareketler İhvan’ı “devrim”e ihanet etmekle suçluyorlar.
Meymun Abbasi
18 Aralık 2015

0 Yorum: