16 Ağustos 2024

Newton’ın Avukatı Charles Garry


Ailemin bana en iyi hukukî yardımı sağlamak için gösterdiği çabalar kısa sürede olumlu sonuçlar vermişti. Highland Hastanesi’nde geçirdiğim birkaç günün ardından, bir öğleden sonra kapımın dışında bir velvele koptu. Polisin dışarıda tutmak için uğraştığı bir kadın, içeri giremediği için kıyameti kopartıyordu. Bu, Eldridge Cleaver’ı hapisten çıkarmak için çok şey yapmış olan avukat Beverly Axelrod’du ve yanında da Siyahî bir avukat vardı. Hâlâ çok bitkin olduğum için Beverly o gün fazla kalmadı, bana sadece “Seni temin ederim ki davan için en iyi avukatı bulma konusunda her türlü çabayı harcıyoruz” diyebildi. Beverly, bunun kendisi için çok büyük ve zor bir dava olduğunu düşünüyordu ama ben, onun ne pahasına olursa olsun benim yanımda duracak biri olduğunu anlamıştım.

Beverly, bu güvenimi asla boşa çıkarmadı. Pek çok kez, onu bir Beyaz olarak düşünmüyordum. Kendisi politik olarak sol görüşlüydü, ancak daha da önemlisi, büyüme ve değişme yeteneğine sahip, cömert ve samimi bir insandı. Onu uzun yıllardır tanıyordum. Geçmişte sık sık onunla konuşurken olaylara bilinçsizce ırkçı bir şekilde baktığını görmüştüm. Bu durum, kendisine ne zaman işaret edilse, tutumlarını inceler ve hayatını değiştirecek şekilde bunlarla başa çıkardı. Beni onun samimi ve güvenilebilir olduğuna ikna eden de bu değişim yeteneğiydi. Bu yüzden, ilk ziyaretinde avukat Charles Garry’den bahsettiğinde, onun hakkındaki görüşlerine güvenebileceğimi biliyordum. Beverly, Garry ile 1950’li yılların başında şartlı tahliye memuru olduğu dönemde tanışmıştı. Garry’nin himayesine girmişti; Garry, ona davalar vermiş ve bir avukatlık bürosu kurmasına yardımcı olmuştu.

Beverly, Charles Garry’nin siyasi, ırksal ve sosyal açıdan baskı altında olanları savunmak konusunda uzun bir geçmişi olduğunu söylemişti. Sosyal adalet konusundaki duyarlılığı, 1896 katliamından[1] sonra Ermenistan’dan kaçarak Massachusetts eyaletinin Bridgeport şehrine yerleşen babasından geliyordu. Babası, erken dönem işçi hareketlerine katılmış ve işçilere düşük ücret ödeyen bir fabrikaya karşı greve öncülük etmişti. Aile, 1915 yılında San Fransisko’ya taşınırken Charles da hukuk fakültesine girmiş, mezun olduktan sonra iş hukuku alanında uzmanlaşmıştı. Mesleğinin ilk günlerinde, işçi sendikaları daha sonra sahip olacakları itibara henüz sahip değilken, Charles, on altı sendikayı temsil ediyordu. Yıllar geçtikçe siyasi davalara daha fazla dâhil oldu, popüler olmayan ama önemli davalarda muhalifleri ve aktivistleri savundu. İmkânları kısıtlı olanlara ve hakları tam olarak korunmayanlara karşı güçlü bir bağlılık duygusu geliştirdi. Siyasi muhalifler, herhangi bir suçla itham edilmiş kişiler ve ilk sendika örgütçüleri toplumdan dışlanmışlar olarak görüldüğünden, Garry, adalete en çok ihtiyaç duyanların onlar olduğunu ve en iyi hukukî yeteneklere sahip olmaları gerektiğini savunuyordu.

Garry, tanıkları çapraz sorgulama konusunda olağanüstü bir yeteneğe ve siyasi davalarda jürinin önemine dair keskin bir anlayışa sahip, parlak bir duruşma avukatı olarak ün yapmıştı. Siyasi davalarda bir savunma avukatının hukuk ve düzenden çok temel ilkelerle, yani hukukun ahlaki ilkeleriyle ilgilenen bir jüri seçmeye çalışması gerektiğine inanıyordu.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Garry, Askeri Hâkimler Birliği’nde görev alma imkânı varken piyade olarak görev yapmakta ısrar etmişti. Bu tercihi faşizme olan güçlü karşıtlığı nedeniyle yapmıştı, faşizmi yenmek için tamamen savaşın içinde olmak istiyordu. Şurası açık ki Charles Garry, olağanüstü bir adamdı.

Huey P. Newton

[Kaynak: Revolutionary Suicide, Penguin Books, 2009.]

Charles Garry

Dipnot:
[1] Bahsedilen olay, 1894-96 yıllarında gerçekleşen Ermeni isyanlarıdır.

0 Yorum: