07 Ekim 2022

,

Ensarullah Temsilcisiyle Söyleşi


Libya Jamahiriya
14 Temmuz 2022

2015’ten beri Suudi Arabistan Krallığı, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğer bazı ülkeler, Yemen’e yönelik zulüm ve soykırım üzerine kurulu, emperyalist işgal harekâtı düzenliyorlar. Yemen halkı, işgal ve ablukanın doğrudan sonucu olan ve dünyadaki en ağır krizi olarak tarif edilen yıkım sürecine maruz kaldı. ABD, Britanya, Fransa gibi emperyalist ülkeler, işgal harekâtına tam destek verdiler, bu sürece yardım ettiler. Aşağıda Ensarullah örgütü temsilcisi, dostum Ebu İzzeddin Yaguri ile yapılmış söyleşiye yer veriliyor. Yanlış bir tabirle “Husi Hareketi” olarak anılan Ensarullah, Yemen halkının özgürlük mücadelesi dâhilinde, emperyalist katliam sürecine direnen halka liderlik ediyor.

* * *

Ensarullah’ın amacı nedir, Ensarullah’ın Yemen’le ilgili tahayyülü nedir?

Ensarullah dışarıdan gelmedi. O, Yemen halkının öz evladı. Amacı ise ülkeyi ve halkının onurunu Suud-Emirlik işgaline ve istilasına karşı korumak. Ensarullah, gelişkin ve iyi bir ekonomiye sahip modern bir Yemen devleti inşa etmek istiyor.

Ensarullah, 1994’te merhum Hüseyin Bedreddin Husi tarafından kuruldu. Örgütün kuruluşuna hangi olaylar ve şartlar yol açtı?

Yemen devletinin uyguladığı zulme bizzat kendi gözlerimizle şahit olduk. Amerikalılar ve İngilizler adına çalışan hainleri, oğullarımızın kızlarımızın zihinlerine suni kültürleri dayatanları gördük. O noktada şehit liderimiz Seyyid Hüseyin Bedreddin Husi, Allah’ın rehberliğini ve Kur’an-ı Kerim’in kültürünü öğretti, yanlış yola girenleri doğru yola sevk etti. Yanlış olan yol da kültür de Vehhabi’ye ait olandı ve bunlar, dışarıdan ithal edilmişlerdi.

2004’te Ensarullah, Ali Abdullah Salih rejimine karşı silâhlı mücadeleye başladı. Ensarullah, bu silâhlı mücadeleyi hangi koşullarda ve neden vermeye başladı? Ayrıca Ensarullah’ın Salih rejimiyle ilgili değerlendirmesini aktarabilir misin?

Amerika ve Suudilerin liderliğinde hareket eden Ali Abdullah Salih, Ensarullah’ı yok etmek için Saada eyaletinde altı savaş gerçekleştirdi. Bu güçler, tüm Yemen’e ve Suudilere ait olan silâhları ve araç gereçleri Ensarullah’a karşı kullandı. Hatta bir noktada uçaklarla bombalar atmaya başladılar. Ama bizi yok edemediler, çünkü Allah bizimle ve biz Allah’la daha güçlüyüz.

2012’de, bir önceki yıl başlayan halk ayaklanması neticesinde Salih iktidarı yıkıldı. Ensarullah bu süreçte ne tür bir rol oynadı. Ensarullah Salih iktidarının yıkılışına ne tür bir tepki verdi?

Arap Baharı sürecinde yaşanan 2011 devrimi esnasında gerçekleşen eylemlere katıldık. Zalim Ali Abdullah Salih iktidarının yıkılmasını hedefliyorduk, çünkü halk, 33 yıldır aslında Suudi Arabistan, Amerika ve İngiltere elçilikleri tarafından yönetiliyordu. Salih ise Amerika’nın ve Suudilerin kuklasından başka bir şey değildi.

2015’ten beri Suudi Arabistan, ABD, Britanya ve BAE’nin tam ve koşulsuz desteğiyle birlikte, Yemen halkına karşı savaş yürütüyor. Soykırım pratiğini de içeren bu savaş sürecini, ayrıca Suudi Arabistan ile müttefiklerinin Yemen’e yönelik zulmünü izah edebilir misin?

Her tarikattan, toplumsal kesimden Yemenliye karşı saldırı düzenleyen koalisyon güçleri, çocukları, kadınları ve yaşlıları katletti. Katletmeye de devam ediyor. Bu güçler, Yemen’deki savaşta uluslararası anlaşmalarca yasaklanmış bombaları kullanıyorlar. Biz de Güvenlik Konseyi kararlarını da ve Körfez İşbirliği Konseyi’ni de ayaklarımız altına aldık, mevcut koşullarımızı değiştiren Allah’a hamdolsun, savunma konumundan çıkıp, dronlarımız ve füzelerimizle saldırı konumuna geçmeyi bildik. Bu füzelerle ve dronlarla Amerika, Britanya, Suudi Arabistan ve Emirlik’ten oluşan dörtlü çetenin saldırılarına karşı artık sınır ötesindeki stratejik hedefleri vurabiliyoruz.

Ensarullah, Suudi öncülüğünde gerçekleştirilen işgale karşı direnişte öncü rol oynadı. Ensarullah bu işgale nasıl direndi, işgalcilerden Yemen’i kurtarma konusunda ne tür mevziler elde etti?

Ensarullah Sana’da olmasaydı ve biz, koalisyon güçlerine karşı ülkemizi savunup onlarla mücadele etmeseydik, bu güçler, güney Yemen gibi bizim topraklarımızı da işgal edeceklerdi. Koalisyon güçleri, iki yüzlü “dünya toplumu”nun gözü önünde petrol ve altın gibi doğal kaynaklarımızı yağmalıyor. Buna karşılık, tek bir ülke bile çıkıp, bu durumu kınamıyor, eleştirmiyor. Ama bu yapılanlara Yemen halkı haklı bir biçimde, sert bir cevap verdiğinde, bu iki yüzlü dünya, kuduz köpekler gibi havlıyor. Sonra bu saldırı koalisyonunun çığlıklarını ve feryatlarını dinliyorsunuz. Biz onlara diyor ki “gelin onurunuzla, erkek gibi dövüşün, oturup ağlamayın, karalar bağlamayın.”

Bazıları, özellikle Batı’da, Ensarullah’ı derdi sadece Yemen’deki Şii toplumu için mücadele etmek olan “mezhepçi” bir hareket olarak resmetmeye çalışıyor. Bu tasvir sence neden yanlış? Ayrıca Ensarullah’ın ülkedeki diğer cemaatlerle ilişkisi nedir? Batı’da anlatılan hikâyelere karşı bu konuda neler söyleyebilirsin?

Bunlar tuhaf fikirler ve sadece Amerikan projesine hizmet ediyorlar. Bunlar, istila etmek ve servetini yağmalamak istedikleri ülkeyi hemen Şii, Rafızi ve büyücü gibi etiketler üzerinden tasnif ediyorlar. Bu yanıltma harekâtında söz konusu işgalci güçlerin niyetleri esasen bellidir. Koalisyon, Yemen halkını katlediyor. Yemen’in nüfusu yaklaşık otuz milyon. Bunlar, Yemen’deki “İran hattı”nı kestiklerini söylüyorlar. Bizi bu yüzden öldürdüklerini iddia ediyorlar. Peki bu Amerika, Suudi Arabistan ve Emirlikler bizi neden öldürüyor? Biz, Yemen halkı içindeki İranlılar mıyız gerçekten? İnsanımızın kanını, toprağını çalan, onurunu ayaklar altına alan biz miyiz?

Yemen’in işgal koşullarından kurtulması sonrası Ensarullah, işgal sürecinin tahrip ettiği ülkeyi yeniden inşa etme işini nasıl planlayacak? Örneğin Ensarullah, Yemen ekonomisini nasıl inşa edecek?

Yemen toprağının her bir karışını bedeli ne olursa olsun kurtaracağız. Tıpkı İngiliz ve Osmanlı işgalini gerçekleştiren güçler gibi bugün de ülkemizi işgal ve istila eden devletler kovulacak. Bu güçler kovulduktan sonra kendi petrolümüzü çıkartacağız. Yemen’de büyük bir petrol rezervi mevcut. Bunu yurtdışına ihraç edeceğiz. Yemen petrolünü çıkartıp ihraç ettiğimizde, Suudilerin elindeki petrol rezervi tükenecek.

İşgal sürecine dâhil olan örgütlerden biri de El-Kaide. Bu teröristler ülkede ne tür bir rol oynadılar? El-Kaide’nin arkasında Suudi Arabistan ve BAE mi var?

Suudi Arabistan ve BAE, bu terörist örgütü yoksul ülkelerden istediğini almak amacıyla, bir tür baskı unsuru olarak kullanıyor ve onu Arap-Müslüman halkları istikrarsızlaştırmak için devreye sokuyor. Suudi Arabistan ve Emirlikler, iki dikta rejimi. Bunlar, Arap Siyonistler ve tüm Arap-Müslüman milletin düşmanları. Bunlar, Amerikan projesinin uygulanması için çalışıyorlar.

Son olarak şunu sormak istiyorum. Yemen’in Dostları, uluslararası planda Yemen halkının mücadelesine destek sunmak için neler yapabilir?

Dünya iki yüzlüleşti. Bugün yanımızda Direniş Ekseni içerisinde yer alan ülkeler haricinde tek bir ülke bile durmuyor.

Kaynak

0 Yorum: