11 Aralık 2023

,

FHKC Logosunun Hikâyesi


Logoyu 1969’da Filistinli sanatçı Vladimir Tamari geliştirdi. Tamari 2017’de aramızdan ayrıldı.


İlk taslak “Fetih” kelimesinin Arapça hâlinin yorumlanmasından ibaretti. Bir yandan da fetih hareketine işaret eden bu kelimenin yazımında sola doğru hafif kıvrılmış bir ok çıkartılmıştı.


İkinci taslakta ف harfi sol tarafı gösteren bir ok şeklinde yorumlanmıştı. Burada esasen logonun FHKC değil, Fetih tarafından kullanılması öngörülmüştü.


Karalamalardan, beyin fırtınasına dayalı çizimlerden beslenen üçüncü taslakta ilk kez Filistin haritası kullanıldı ve logonun altına “Zafere kadar devrim”, üstüne de “Filistin Kurtuluş Hareketi” yazıldı.


Son taslaklar da Fetih’in kullanımına yönelikti. Tasarım geliştikçe logonun genel planı da ortaya çıktı.

Birleşmiş Milletler Yakındoğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Beyrut’taki bürosunda çalıştığı dönemde logoyu tasarlayan Vladimir Tamari Ürdünlü heykeltraş ve şair Mona Saudi ile tanıştı. Tamari, o günlerde Saudi’nin yazmakta olduğu kitabı dizmekteydi. Saudi, FHKC içerisinde temasları olan bir isimdi.

Vladimir, logoda yer alan ف harfini “Cephe”yi ifade edecek olan ج harfiyle değiştirmeyi düşündü. Mona bu fikri beğendi ve taslak hâlini Filistinli şair ve FHKC sözcüsü Gassan Kenefani’ye iletti. Kenefani bu fikre bayıldı.



Vladimir’in Mona üzerinden Kenefani’ye ilettiği ilk FHKC logosu bu. Kendisi de bu işlere hevesli olan, amatörce grafik tasarım işleriyle uğraşan Kenefani, son dokunuşları gerçekleştirdi. Yaptığı en çarpıcı değişiklikse logonun kare şeklindeki genel planını yuvarlak yapmasıydı.



Bu da FHKC’nin 1970’ten beri kullandığı logo. Vladimir’in aylarca süren çalışmaları ve Kenefani’nin son dokunuşları ardından ortaya Filistin’in en çarpıcı politik logosu çıktı.

FHKC logosu, kamuoyuna ilk sunulduğu vakit herkes onun zamanının ötesinde olduğunu düşündü. Logo gayet basit, ama bir yandan da epey çarpıcıydı, çok uzaktan bile kime ait olduğu, neyi ifade ettiği kolaylıkla anlaşılabilen bir logoydu. Üstelik FHKC logosu, minimalist hareket dünyayı kasıp kavurmazdan önce kabul edilmişti.

FHKC’nin yeni logosunu benimsemesi üzerinden iki yıl geçtikten sonra, 1972 yılında ABD hükümeti “Federal Tasarım Geliştirme Programı”nı devreye soktu. Bu program üzerinden, yetmişler boyunca hükümete ve çeşitli organizasyonlara yeni logolar ve görseller hazırlandı.

@Aldanmarki
21 Mayıs 2023
Kaynak

FHKC Logosunun Doğuşu

Yıl 1969, Beyrut-Lübnan.

Arapların Haziran 1967’deki Arap-İsrail Savaşı’nda yüzleştikleri o ağır yenilginin ve Kudüs’ü de içerecek biçimde Filistin’in tümden işgal edilmesinin ardından Filistinliler “Direniş” gerçeğiyle, gerilla savaşıyla yüzleştiler. O dönemde ben ailemden ve yurdumdan kopmuş biri olarak Beyrut’ta yaşıyor, Filistinli mültecilere yardım etmek amacıyla UNRWA’in ses ve görsel çalışmaları bölümünde çalışıyordum. İçinde bulunduğum sinema grubu savaştan kaçan Filistinli mültecileri çekmek amacıyla Ürdün Nehri’ne gitmişti. Filistin’e girmeye çalıştım. Köprüde tek başına duran İsrail askerine “Selam” dedim. “Şalom” diyerek bana cevap veren asker, silâhını doğrultup Kudüs’e, doğduğum şehre ve vatanım Ramallah’a girmeme mani oldu. Sonrasında Beyrut’ta UNRWA-UNESCO eğitim enstitüsünde ressam olarak çalıştım.

1969 yılının başlarında bir gün (ismini gizlemeyi tercih ettiğim) X isimli arkadaşımla birlikte oturup Direniş’in neden etkili bir logoya veya simgeye sahip olmadığını tartışmaya başladık. Bu tartışmanın ardından oturup bir tane logo tasarladık. O dönemde ikimiz de sevgili vatanımızı işgal etmiş olan İsrail’e karşı mücadele yürüten herhangi bir örgüte üye değildik. Geliştirdiğimiz farklı fikirlerle bir dizi taslak hazırladık. “Falastin” (Filistin) kelimesindeki Arapça Fe harfini kullandık, Yaser Arafat’ın örgütü Fetih üzerine bir iki çalışma yaptık. Kelimeye bir ok ekledik. En son da logo çalışmasına Filistin haritasını dâhil ettik. Fe + Ok + Filistin Haritasından oluşan simge gayet basit ve dinamikti. Bu logoyu bitirip FKÖ’ye öneri olarak sunmayı düşündük. Logo tasarımları ile birlikte gönderdiğimiz açıklayıcı mektubun FKÖ sözcüsü, aynı zamanda şair olan Kemal Nasır’a ulaşıp ulaşmadığını da bir komitenin “zaten bir logo var, değiştirmeyelim” deyip demediğini de hâlen daha bilmiyorum. (O dönemde FKÖ bürokratik bir havası olan bir logoyu kullanıyordu. Logoyu Filistinli ressam, aynı zamanda dostum olan İsmail Şammut çizmişti. FKÖ’nün askeri kanadının başka bir simgesi vardı, o da Suriyeli ressam Nazır Nebaa’nın elinden çıkmıştı.)

O sıralarda Ürdün’deki Bekaa Kampı’ndaki Filistinli çocukların hikâyelerinden ve çizimlerinden oluşan Savaş Zamanında Çocukların Tanıklığı isimli kitabını hazırlayan Ürdünlü heykeltraş ve şair Mona Saudi’ye grafik tasarım ve dizgi işlerinde yardımcı oluyordum. Kitabı 1970’te Suriyeli şair Adonis’in çıkarttığı, Mona’nın da yayın kurulunda yer aldığı Mevakif dergisi ve FHKC tarafından Beyrut’ta yayımlandı. Kitabın dizgisini kendi geliştirdiğim Kudüs fontunun ilk versiyonunu kullanarak gerçekleştirdim. Mona FHKC içerisinde bağlantıları olan bir isimdi. O günlerde aklımda hazırladığım logodaki Fe harfini Cephe’yi ifade etmek amacıyla Cim harfiyle değiştirmek vardı. Bu amaç doğrultusunda Kudüs fontunda yer alan Cim harfini ayrıştırıp biraz da kıvırarak kullandım. Mona, logo önerisini FHKC sözcüsü, aynı zamanda ünlü Filistinli romancı ve amatör olarak resim ve grafikle uğraşan Gassan Kenefani’ye götürdü. İlk gördüğü anda simgenin etkisini idrak eden Kenefani örgütün logoyu benimsemesini sağladı. Sadece kare şeklinde sunduğum logonun formatını değiştirip yuvarlak yaptı. Harekete mensup insanlar logoyu beğendiler. Logo, o günden beri onlarca yıl boyunca Filistin’de ve başka ülkelerde kullanılan afişlerde, bayraklarda, duvar resimlerinde ve yazılarında kendisine yer buldu.

Yapılan kimi yanlışlar karşısında duyduğum hayal kırıklığı neticesinde Beyrut’tan temelli ayrılıp Japonya’ya göç ettim. Burada Filistin için yürüttüğüm faaliyetler, afiş hazırlama, konuşmalar yapma ve sanat gibi alanlarda yeniliklerde bulunma gibi alanlarla sınırlı kaldı. Hem bacanağımın kuzeni Kemal Nasır’la hem de Gassan Kenefani’yle tanıştım. Bir keresinde Ramallah’ta iken Kemal o yüce ve muhteşem ruhuyla bana dönüp “ne pahasına olursa olsun hayallerinin peşinden git” demişti. Kemal 1972’de, Gassan ise 1973’te Beyrut’ta İsrail ajanlarınca katledildi. Politik faaliyetleri sona erdi ama geride bıraktıkları o büyük romanlar ve şiirler Filistin’in kültürel mirasının kıymetli parçaları olarak yaşamaya devam ettiler.

1976’da babam benim ve ailemin İsrail işgali altındaki Ramallah’ta bulunan annemi ve kız kardeşlerimi ziyaret etmemi sağlayacak izni almayı başardı. Ürdün Nehri üzerindeki köprüde İsrailliler beni gözaltına aldılar ve üç gün boyunca beni Kudüs’te bir yerde tuttular. Burada bahsini ettiğim faaliyetlerimle ilgili olarak sorguladılar, sonra serbest bıraktılar. Üç ay geçtikten sonra izni yenileme imkânı verilmedi ve ben vatan toprağına ayak basma imkânı bulamadan Tokyo’ya geri dönmek zorunda kaldım.


Filistin Kurtuluş Hareketi Fetih’i ifade eden Arapça “Fetih” kelimesi ve ona eşlik eden, benim tasarladığım ok. Şubat 1969


Logoyu birlikte tasarladığım arkadaşım Fetih kelimesini “F” olarak kısalttı ve ona bir ok ekledi, altına da “Her Daim Zafere Doğru -Yaşasın Filistin!” yazdı.


Fe + ok çizimim. Mart 1969

Arkadaşımla yaptığım beyin fırtınası sonrası logoya harita eklendi. Şubat 1969

Fetih logosunun taslağı. Nisan-Mayıs 1969

FHKC simgesinin ilk taslağı. Mayıs 1969

FHKC logosunun son hâli. Mayıs 1969.

Logonun prova baskısı. Kasım 1969


1970 civarı FHKC sözcüsü Gassan Kenefani Beyrut’taki ofisinde. Büroya Savaş Zamanında Çocukların Tanıklığı isimli, içinde mülteci kampındaki Filistinli çocukların çizimlerinin bulunduğu kitapla ilgili olarak gitmiştim. FHKC logosunun son hâli Filistin haritasının üzerine raptiyelenmişti. Fotoğrafın sol tarafında, duvarda asılı bulunan yuvarlak hâli resmileşti.


1970 yılında benden 36 mm çapında, anahtarlık olarak kullanılabilecek bir madalyon tasarlamam istendi.


Gassan Kenefani’nin çıkarttığı FHKC gazetesi Hedef’te şu haber çıktı: “Halk Cephesi için yeni bir simge belirlendi. FHKC’nin yeni simgesi son günlerde birçok yerde karşımıza çıkıyor. Simge, Filistin’i gösteren bir okla biten “C” harfinden oluşuyor.”

Yaklaşık Elli Yıl Sonra Filistin’de

FHKC simgesini tasarlamamız üzerinden 47 yıl geçti (2016). O günlerdeki coşkumuz ve öfkemiz hatıralarımıza kazındı. Simge bugün hâlâ çok kullanılıyor. Logo, kurtuluş ruhunu ve umudunu canlı tutuyor, vatanımızı yeniden kazanmamızın zorunlu olduğunu bize hatırlatıyor. Logo bugün hâlâ binlerin katıldığı yürüyüşlerde kullanılıyor, İsrail hapishanelerinde gördükleri kötü muameleler veya girdikleri açlık grevleri neticesinde davaya canlarını feda edenlerin, sevgili Filistin’imizi tüketip duran duvar yüzünden aramızdan ayrılanların cenazelerinde dalgalanıyor.


Bu resimde 2015’te Gazze’de FHKC’nin düzenlediği yürüyüşe katılmış Filistinli genç kızlar görülüyor. Logoya Şabiyye kelimesini ifade eden Şin harfinin karşılığı olarak “^” işaretini eklemişler. Bu artık örgütün internet sitesinde takdim edilen resmi simge. Benim hazırladığım ilk hâli biraz değiştirilmiş, örneğin yatay çizgideki hafif eğiklik gitmiş.


2014’te Ramallah yakınlarında askerlere atılan taşlar neticesinde askerin açtığı ateş sonucu şehit edilen üniversite öğrencisi Saci Derviş’in şehadetini duyuran afiş.


Savi’nin cenaze töreni.

Vladimir Tamari
Ağustos 2016
Kaynak

0 Yorum: