28
Ekim 1917 günü ana Menşevik hizbi Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP)
(Birleşik) merkez komitesi, yeni Bolşevik rejiminin nasıl yıkılacağı meselesini
tartışmak için bir araya geldi. Toplantı sonucu “Petrograd İşçileri”ne hitap
eden aşağıdaki metin kaleme alındı. Bu çağrı, ertesi gün İşçilerin
Gazetesi’nde [Rabochaia gazeta] yayımlandı. Bunun üzerine Bolşevikler
gazeteyi kapattı ama gazete farklı isimlerle yeniden çıkartıldı.
● ● ●
Petrograd
işçilerine!
Yoldaşlar!
Petrograd ve tüm ülke, korkunç bir dönemden geçiyor. Devrime yeni bir darbe
indirildi, bu darbenin General Kornilof’un sırta indirdiği darbeyle bir alakası
yok. Devrimin göğsüne yediği darbenin sahibi, Lenin ve Trotskiy.
Kurucu
mecliste özgürlüklerin güvence altına alınması için yapılacak seçimlerin
tartışıldığı bir sırada başını Lenin ve Trotskiy’nin çektiği Bolşevik Parti,
iktidarı ele geçirmek için bir komplo tezgâhladı. Bu parti, işçi ve asker
vekilleri sovyetleri kongresini bile beklemeden silâh gücüne dayalı planını
yürürlüğe koydu, diğer sosyalist partilerden ve devrimci örgütlerden sır gibi
sakladığı bu plan dâhilinde devlete karşı ayaklanma gerçekleştirme noktasında
süngü ve tüfek kullanmaktan çekinmedi.
Bolşevikler,
Tüm Rusya Demokrasi Konferansı’nın iradesiyle kurulmuş Rusya Cumhuriyeti Geçici
Konseyi’ni (önmeclis) dağıtmak için silâha başvurdular. Sosyalist partilerin
bir araya geldiğini görmelerine rağmen hız kesmediler. Geçici hükümetin
toplandığı Kışlık Saray’ı tehdit etmek adına aptallar arasından devşirip bir
araya getirdikleri askerleri devreye soktular. İçlerinde sosyalistlerin de
bulunduğu hükümet üyelerine şiddet uyguladılar, bu isimleri Peter-Paul
Kalesi’ndeki zindanlara attılar. Sovyet kongresini terk eden işçi, asker ve
köylü örgütlerinin büyük çoğunluğunun gösterdiği tepkilerden de utanmayan
Bolşevik Parti, kendi hükümetini kurduğunu ilân etti. Şimdilerde tüm ülkeyi
teslim alma gayreti içerisinde. Her şey, bizim tahmin ettiğimiz gibi oldu. Biz,
herkesi Bolşevikler konusunda her daim uyarmıştık.
Bolşevik
idaresi, kitlelere sunduğu vaatlerin hiçbirisini yerine getiremeyecek. Barış,
ekmek veya özgürlük olmayacak. Çünkü barış, ekmek ve özgürlük, ancak tüm
demokrasi güçlerini, örgütlü faaliyetler üzerinden, ülkedeki devrimci düzeni
tahkim etmek suretiyle elde edilecek.
Üç
yıldır savaş ülkeyi harap etti. Kayzer Wilhelm’in askerleri, sınırlarımızı
geçip Petrograd’ı bile tehdit edecek bir konuma ulaştılar. Bugün ihtiyatlı
hareket etmek gerekiyor. Her adım ölçülüp biçilmeli, öyle atılmalı. Tüm halkın
gücü harekete geçirilebilmeli ki ülke uçuruma sürüklenip yok olmasın. İşçi
sınıfının önemsiz bir azınlık olarak varlığını sürdürdüğü, halkın otokrasinin
kölelik zincirlerinden yeni kurtulduğu bu yıkıma uğramış ülkede, böylesine
kritik bir dönemde Bolşevikler, kendilerinin sosyalist bir devrim olduğunu
söyledikleri, iktidarı almayla ilgili bu çılgınca deneyi planlayıp uygulamaya
koydular.
Devrime
yapılan bu saldırıyı, ancak maceracılar veya hainler yapabilirdi. Bu
çılgınlıkta işçi sınıfı doğrudan bir rol oynamadı. Şuan iktidarda Bolşevikler
var ve güçsüz olduklarını ortaya koydular, çünkü tek bildikleri, süngüyle
muktedir olmak. Sadece süngülere bel bağlayan bir hükümet, kaçınılmaz olarak
yıkılır. Süngülere yaslanan bir hükümet, çar otokrasisinin yöntemlerini
uygulamaya mahkûmdur.
Bir
hükümet, yaşayabilmek için tek doğru yolu, bizim partimizin yolunu yürümelidir.
O yolsa Sovyet Merkezî Yürütme Komitesi’nin yürüdüğü yoldur. O yolda, ülkeyi ve
devrimin başarılarını savunmak adına tüm demokrasi güçleri bir olur. Tüm
enternasyonal proletarya ile ittifak hâlinde, mümkün olan en kısa sürede barış,
ancak o yol yürünerek tesis edilir. Kimse kimseyi kandırmasın. Biz hâlâ
sosyalizm uğruna verilen, kesintisiz ve sistemli bir biçimde yürütülen
mücadeleyi destekliyoruz. Fakat önce devrimin kazanımlarını savunmalıyız,
ülkeyi yıkımdan ve yok olmaktan kurtarmalıyız.
Şuan
en gerekli adım, kurucu meclisin belirlenen tarihte toplanmasını güvence altına
almaktır. Bu adım bile tek başına kalıcı bir devrimci hükümetin kurulmasını ve
halkın düşlerinin gerçekleşmesini sağlar. Şimdi hep birlikte tüm
düşüncelerimizi ve çabalarımızı bu görevi gerçekleştirmeye teksif etmeliyiz.
Bolşevikler,
çar otokrasisinin en kötü özelliklerini yeniden diriltiyorlar. Basını
susturuyorlar, toplanma hakkını ortadan kaldırıyorlar, kişilerin güvenliğini
ihlal ediyorlar. Bolşevikler, genel oy hakkı temelinde seçilmiş olan demokratik
kent yönetimlerini dağıtma ve onlara baskı uygulama tehdidinde bulunuyorlar.
Bu
tür bir hükümet, sadece nefrete ve tiksintiye sebep olur. Bolşevikler sosyalizm
adına hareket ettiklerini söylüyorlar, oysa sosyalizm bayrağına leke
düşürmekten, halk kitlelerini sosyalizmden uzaklaştırmaktan başka bir şey
yapmıyorlar. Buna mani olmak, böylece halkın Bolşeviklerin işlediği suçlardan
ötürü işçi sınıfını ve sosyalizmi sorumlu tutmasını önlemek için bilinçli
işçilerin Bolşevik kalkışmayla aralarına sınır çekmeleri gerekiyor. Bilinçli
işçiler, emekçi kitleleri dalkavuklukla ve yerine getirilmeyen vaatlerle
kandıran Bolşeviklerin tüm yanlışlarını ve demagojilerini ifşa etmelidirler.
Bolşeviklerin
yenilgisi kaçınılmazdır. Ama biz, bu yenilginin işçi sınıfının yenilgisi
olmasına izin veremeyiz. İşçi sınıfı harap olur ve yenilirse karşı-devrim zafer
kazanır. Böyle bir şey yaşanmamalıdır.
Bu
sebeple, devrimi yok edecek, kaçınılmaz olarak proletaryanın yenilgisine, Alman
emperyalizminin ve Rus karşı-devriminin zaferine yol açacak, süreç içerisinde
belirginleşen ve derinleşen iç savaşa mani olmak gerekmektedir. Demokratik
özyönetim kurumları ve Tüm Rusya Anavatanın ve Devrimin Selameti Komitesi
etrafında toplaşılmalı, böylelikle kanlı çatışmalara mani olunmalıdır.[1]
Yoldaşlar,
devrimin kaderine, birkaç kuşağın mücadelesiyle kazanılan özgürlüğünüzün
kaderine ve önümüzdeki yıllarda işçi sınıfının yüzleşeceği kadere bugün
yapılanlar tayin edecektir. Vicdanınıza ve iradenize sesleniyoruz.
Provokasyonlara boyun eğmeyin. Kanlı çatışmalara ve iç savaşa mani olmak için
elinizden geleni yapın. Kurucu meclisin toplanmasını sağlamak zorunda
olduğumuzu unutmayın. Bu dava adına, Devrimin ve Anavatanın Selameti Komitesi
etrafında toplaşın.
RSDİP Merkez Komitesi (Birleşik)
[Kaynak:
Competing Voices from the Russian Revolution, Yayına Hazırlayan: Michael
C. Hickey, Greenwood, 2011, s. 484-486.]
Dipnot:
Tüm Rusya Anavatanın ve Devrimin Selameti Komitesi, 26 Ekim 1917’de, kent
meclisi, kadetler ve ılımlı sosyalist partiler tarafından kuruldu.