İran’ın
İsrail veya ABD’ye yönelik misillemelerinde her seferinde İran’ın “önden haber
verdiği” iddiaları ortaya atılıyor. Bunların bir kısmı doğru, bir kısmı yanlış
olabilir. Ancak hepsi doğru olsa bile bunun nesi kötü?
Böyle
yapması, İran’ın “korkak bir devlet” olduğunu veya “danışıklı dövüş içinde
olduğunu” değil, gerilimin geri dönülmez noktaya gelmesi ihtimalini düşünen,
serinkanlı hareket etmeye çalışan bir tutum içerisinde olduğunu gösterir.
Neden
ABD/İsrail her türlü saldırıyı yaparken, İran kendi gücü ve stratejisi
doğrultusunda krizi kontrollü bir şekilde yönetmeye çalışınca “İran da boşmuş!”
oluyor?
Dünyayı
savaşa sürükleyen güç, emperyalist/siyonist ittifaktır. Bunun dışında kalan her
güç, çatışmanın geri dönülmez noktaya yaklaştığı anlarda diplomatik çözüm arar.
Hem
gücü, hem tutumu gereği yapar bunu. Emperyalizmin en büyük saldırı araçlarından
biri, devasa askeri gücü kadar karşısındakini bütün gücüyle saldırmaya ittiği
provokasyonlarıdır.
İran,
-iddia edilen nükleer güç de dâhil- elindeki bütün gücü sevk edip geri dönülmez
bir nükleer savaş çıkardığında mı “Fıs” olmayacak anlamıyorum ben.
Uluslararası
ilişkileri ekran başında “Dıkşın dıkşın” diyerek izleyen çok sayıda insan var
belli ki.
Erkin Özcan
24
Haziran 2025
Kaynak
* * *
Vasatizme
bir kısa bakış:
Sevgili
Erkin Özcan yazısında İran’ın CENTCOM üslerine saldırıdan önce ABD’yi
bilgilendirmesine getirilen eleştirileri ele alıyor ve şu soruyu soruyor:
“Neden ABD/İsrail her
türlü saldırıyı yaparken, İran kendi gücü ve stratejisi doğrultusunda krizi
kontrollü bir şekilde yönetmeye çalışınca ‘İran da boşmuş!’ oluyor?”
Öncelikle
Erkin’in işaret ettiği profiller, devletlerarası ilişkilerden gerçek anlamda
bihaberdir. Medyada yer edinenlerin görevleri ise kitlesel manipülasyondur.
Bihaber
olmayıp bihabermiş gibi davrananlar da maalesef ki söz konusudur. Çünkü ne
acıdır ki istenen, dünya üzerindeki gelişmelerin amatör lig futbol maçı
seviyesinde algılanmasını sağlamaktır.
Her
devlet, eğer konvansiyonel savaşa girmiyor veya uzun süreli sınır ötesi özel
operasyon olarak tarif etmiyorsa, diğerine haber verir. Amerikalılar da
İranlılara haber verdiler. Üstelik CBS Medya grubu üzerinden de saldırıdan önce
haber verdiklerini dünyaya ilan ettiler.
Sadece
açıktan savaş açmaya kalkanlar haber vermezler.
İran’ın
yaptığı ise özellikle Amerika’nın attığı bomba adedinde füzeyi, boşaltılmış
üslere sapanla taş atar gibi öylesine yollayarak öncelikle ABD’ye karşı
mütekabiliyet ilkesini sağlama almaktı.
Çok
daha önemlisi ise İsrail ya da bir başkası yarın öbür gün ABD üslerine siyah
kuğu saldırısı yapar ve suçu İran’a atmaya kalkar ise bu olası saldırıları
kendisinin yapmamış olduğunu rahatlıkla dünyaya ilan edebilecek ön almayı
gerçekleştirmekti.
Saldırının
hemen arkasından gelen Trump’ın İran’a teşekkür mesajları da bu durumu
onaylamış oldu. Devamında da İsrail ve İran arasında karşılıklı saldırılar
devam etti. İsrail’in Tahran’a yaptığı saldırının ardından İran, İsrail’e tam
altı dalga halinde Balistik füze saldırısı düzenledi. Üstelik ABD Başkanı
Trump’ın 6 saat ve 12 saatlik ateşkes öncesi koşullarını birebir yansılayarak.
E
artık burada kozlarını bir bir yitiren kimdir? Yani golü yiyen kimdir, bağıran
çağıranlar hangi takımın taraftarıdır, ona da siz karar verin.
Hâlâ
daha amatör lig futbol maçı izler gibi izliyorsanız tabii…
Uğur
24 Haziran 2025
Kaynak
0 Yorum:
Yorum Gönder