İlk
plastik ticareti fuarı, Ekim 1952’de Düsseldorf’ta açıldı. Ziyaretçiler, giriş
kapısına yerleştirilmiş, renkli plastik parçalarla dolu çuvalların aralarından
geçip fuara giriş yaptılar. Bu yeni cesur ve suni dünya, gerçekten de eğlenceliydi.
Eğlence, okyanusların plastikle kirlendiği güne dek devam etti.
Hammaddeden
Plastiğe
Plastiğin
hammaddesi, kömür veya ham petrol. Bunlar, halen daha gerçekte varolan, milyonlarca
yıl eskiden kalmış, ölü deniz canlılarından elde ediliyorlar. Gerçek insan
emeğinin kullanıldığı çıkartma ve işleme süreci neticesinde hammadde, her
türden plastiğe dönüşüyor.
Makine
Düşünebilir mi?
Gerçek
insanın yerini makine alıyor. Bu sürecin yapay zekânın ürünü olduğu üzerinde
duruluyor.
Yapay
zekâ, ellili yıllarda ortaya çıktı. “Hesaplayıcı Makine ve Zekâ” başlıklı
makalesinde matematikçi ve bilgisayar bilimi uzmanı Alan Mathison Turing, “bir
makine düşünebilir mi?” sorusunu sordu. Turing’e göre, kayıt altına alınmış bir
sohbeti dinleyen gerçek bir insan konuşanın insan mı yoksa makine mi olduğunu
tespit edemiyorsa demek ki makineler de insanlar gibi düşünebilirdi.
Yapay
Zekânın Nesnel Olduğu Düşünülüyor
Yapay
zekâ ile ilgili üretilmiş efsanelerden birinde, yapay zekânın içerdiği
(erişilebilir ve) epey zengin olgu birikimi sebebiyle “nesnel” olduğu, insanın
düşünme pratiğinden üstün olduğu ve “bağımsız” düşünebileceği üzerinde
duruluyor. Oysa insanın ürettiği bir şeyin insandan üstün olması pek mümkün
değil. İnsan üretimi bir olgu olarak yapay zekânın “nesnelliği” ise büyük
ölçüde yapay zekâyı geliştiren insanlara ve onu inşa ederken devrede olan
çıkarlara tabi.
Yapay
Zekâ Kamuoyu Yoklamaları Kadar “Nesnel”
Yapay
zekâdaki “nesnellik” düzeyi, kamuoyu yoklamalarındaki “nesnellik düzeyi kadar. Verilen
cevapları, olguları toplayan ve kurgulayanlar belirliyor. Belirleme süreci,
yapay zekâdaki eğilimleri de ele veriyor: Üretici, yapay zekâyı neden finanse ediyor?
Yapay zekâ, toplumsal bağlamda ne tür bir konuma sahip? Bu iki soruya verilen
cevap, anketlerin ve yapay zekânın amacına dair bir görüş sunuyor.
Milyarderlerin
Çıkarı
Yapay
zekâ konusunda atılan önemli adımlardan biri, ABD’li şirket OpenAI’a ait. Şirket,
dijital alanda ChatGPT denilen rehber robotunu devreye soktu. OpenAI şirketine
yatırım yapan isimler arasında Elon Musk ve Peter Thiel gibi milyarderler
bulunuyor. Bu milyarderlerin asıl derdi, milyarlarca dolarını muhafaza edip
artırmak. Onların gerici politik duruşları da yapay zekâya yönelik ilgileri de
bu hedefle ilgili.
Kârın
Maksimizasyonu İçin Araçlar
Bu
anlamda, kârın maksimizasyonu için kullanılan “bilimsel” ve “nesnel” bir araç
olarak yapay zekâ, bu türden araçları kendi amaçları doğrultusunda devreye
sokan insanların ekonomik ve politik yönelimlerine tabi. Bu zenginler,
kullandıkları araçların gerçek niteliklerini gizlemeye çalışıyorlar.
Uli Gellermann
6 Ağustos 2025
Kaynak
0 Yorum:
Yorum Gönder