Halk Korkusu

Özgür Özel, kitlelerin, özellikle gençliğin baskısıyla “korkuyu tükettik, sokaksa sokak!” dedi, “gerekirse Taksim” bile dedi, tabii ki bunların hepsi yalan oldu, sonuç yine “mahkemeden adalet beklemekten başka çaremiz yok” zavallılığına ve sandıkçılık oynamaya çıktı.

Sonuç sadece CHP yönetiminin geçtiğimiz 23 yıl boyunca “korku”yla ve kitlesini korkutarak hareket ettiğinin itirafı oldu.

Özel ve Yavaş, iki gün boyunca kürsüde uzun uzun polis güzellemesi yaparken, biraz ötede polisler Taksim’i zorlayan gençleri terörize ediyordu. CHP patronları, gazdan boğulan insanları bile belediye binasına almamak için kırk dereden su getirdi (Bu gece de muhtemelen benzer manzaralar yaşanacak).

Bunların halk korkularının iktidardakilerden hiç de az olmadığı, halkın sadece kendilerine yaklaşmadan emirlere uyacağı, kendi mevki ve istikballerini kurtaracak sınırlar içinde steril bir “mücadele” istedikleri bir kez daha tescillendi.

Sol partiler de CHP yönetimiyle arayı bozmamak için inisiyatif alamadı, CHP patronlarının polis övgülerini ve diğer saçmalıklarını sessizce dinlediler. Oysa belediye binalarının Gezi Direnişi’ndeki AKM gibi polis saldırısı altındaki kitle tarafından ele geçirilmesine öncülük edilmeliydi, binalar Gezi’de olduğu gibi devrimci ve demokratik güçlerin bayraklarıyla donatılmalıydı.

Muhalif geçinenler dâhil TV'ler fazla yayınlamasa da Özgür Özel’in oyalama şovunun olmadığı Ankara ve İzmir’deki direnişin çok daha şiddetli ve kararlı olduğu anlaşılıyor.

Yine de sonsözü, kendilerini hiçbir şekilde “İmamoğlu çıksın, sandık gelsin” anlayışıyla sınırlamayan, açıkça “Hükümet İstifa/Tayyip İstifa” sloganlarıyla hareket eden ve Pazartesi’nden itibaren bütün üniversitelerde boykota gideceklerini ilan eden gençlik söyleyecek.

Kızıl Okuyucu
23 Mart 2025
Kaynak