01 Şubat 2024

,

Kongre Açılış Konuşması


Arkadaşlar, bir zamanlar bir hayal hâlinde telâkki olunan komünizm, bugün Rusya’da meydana getirildiği hayat ile, kurduğu yeni şekl-i hükümetle, Kızılordusu ile, amele, rençber ahali içerisinde kuvvetlendirdiği teşkilâtıyla, şarkın ve bütün dünyanın mazlum millet ve sınıflarına pek büyük ümit ediyor.

Son aylar zarfında, bize görünen iki büyük manzara, bu ümitlerin ne kadar esaslı olduğunu gösteriyor. Bu manzaralardan biri, Üçüncü Enternasyonal’in İkinci Kongresi’dir ki, orada şark ile garbın muhtelif mahallerinden gelmiş otuz yedi millete mensup amele ve rençber vekilleri içtimâ etmişti. Bu içtimâ, proletarya hareketlerinin yeryüzünde ne derece kuvvetli olduğunu gösteren aşikâr ve maddi bir delildir.

Diğer taraftan, içtimâını henüz bitiren Beynelmilel Şark Kongresi’nde, şarkın muhtelif milletleri, Hindliler, Hiveliler, İranlılar, Türkistanlılar, Buharalılar, Dağıstanlılar, Kırımlılar, Türkiyeliler ile Gürcistan ve Ermenistan mazlum milletleri tarafından gönderilen binlerce vekil bir yere toplanarak, aynı hedefe doğru kat’i amel ve iradelerini ilân etmiş olmakla Avrupa cihangirlerine karşı azim ve maksatlarını anlatmış oldular. Üçüncü Enternasyonal Kongresi son meclisini kaparken, Rusya’nın muzaffer Kızıl Ordusu’nu, Dünya Proletaryasının ve şark mazlum milletlerinin hâdim ve müdafii bir ordu olarak ilân etmişti. (Şiddetli Alkışlar)

Bakû’de toplanan Beynelmilel Şark Kongresi de Avrupa ve Amerika’nın zâlim ve hunhar emperyalizmine karşı mukaddes mübareze ilân etti. (Şiddetli Alkışlar) İşte bu iki misâl karşısında Bolşevizmin yeryüzündeki içtimâî inkılâba nasıl esaslı bir istinatgâh olduğu meydana çıkıyor.

Türkiye’deki son vak’aları tetkik etseniz, gelen arkadaşları dinleseniz, fırkamıza gönderilen mektupları görseniz, memleketimizin son ümidinin Bolşevizm’de olduğu kanaatini anlarsınız.

Arkadaşlar, Rusya inkılâb-ı kebiri, son üç sene zarfında icazkâr numuneler gösterdi. Hiç kimsenin ümit etmediği hâlde Rusya Proletaryası öyle bir inkılâp ordusu vücuda getirdi ki, Cihanı hayran bıraktı. İşte bu inkılâp şimdi demir ellerini şarka uzatıyor. Şark siyaseti, Üçüncü Beynelmilel’in ruznâmesinde birinci maddeyi teşkil ediyor.

Bu meseleyle de en ziyade alakadar olanlar şüphesiz bizleriz. Biz Türk Komünistleri, bu hareketin kıymetini bilmeli, tarihin kaydedeceği bu fırsatı iyi takdir etmeliyiz. Biz de kendi memleketimizde Avrupa emperyalizminin, haricî ve dahilî düşmanların haddini bildirmeliyiz.

Bütün bu arzularımızı tasavvur ve temenniden hakikat hâline koyacak olan, bu kongredir. Türkiye Komünist Kongresi, Rusya’dan uzanan bu demir elleri tutabilecek kuvvetler yetiştirecek ve fırkamız yalnız Türkiye’de değil, bütün şarkta inkılâbın alemdarı olacaktır.

Onun için yaşasın Türkiye Komünist Fırkası (Alkışlar), yaşasın bütün Komünist fırkalarını har-i aguşunda toplayan Üçüncü Enternasyonal (Alkışlar ve Marş), yaşasın şarkta birinci inkılâp ocağını kuran Azerbaycan Şûrâ Cumhuriyeti (Alkışlar ve Marşlar).

Mustafa Suphi
10 Eylül 1920

[Kaynak: Yavuz Aslan, Türkiye Komünist Fırkası’nın Kuruluşu ve Mustafa Suphi, Türk Tarih Kurumu, 1997, s. 217-218.]

0 Yorum: