14 Kasım 2021

,

Sınıf, Devrim, İktidar


1

Hakiki bir komünist parti, sınıf, devrim ve iktidar arasında maddi, somut ve dinamik ilişkiler kurabilen kolektif bir yapıdır. Sınıf, devrim ve iktidar arasında kendi çıkarına göre tercihte bulunan, konjonktürel olarak kendince belirli bir noktaya yoğunlaşan, yerelde bu üçlüden birinin hareketine biat eden organizma parti değil, örgüttür.

2

Marx öncesi sosyalizm, liberalizm ve sendikalizm üzerinden ilerler. Komünist hareket, kentteki burjuva ve küçük burjuva aydınların ideolojik yönelimleriyle hesaplaşarak varolabilmiştir. Dolayısıyla, liberalizmle ve sendikalizmle dövüşmeyen bir hareket, komünist olamaz. Bu ikiliye teslim olmuş bir hareketse esirdir.

3

Komünist hareket, burjuvazinin proletaryaya karşı köylülerle kurduğu ittifakın veya burjuvazinin köylülere karşı işçi ağalarıyla kurduğu ittifakın mirasını sahiplenemez. İşçi-köylü devrimi, bu ittifakların teorik, ideolojik ve politik mirası üzerinde yükselemez. Burjuva devrimlerini nesnel olarak görmek başka bir şey, onlara öznel olarak teslim olmak başka bir şeydir.

4

Troçki, savaşın her türlü çelişkiyi tek bir çelişkiye, varlık-yokluk, hayat-memat çelişkisine indirgediğini söyler. Bu doğruysa, bugün düzen, bireyleri bir savaşın içerisinde disipline etmektedir. Bunca ekran bağımlılığı, bunca selfi, bunca e-bireycilik, savaşın içinde olma hâlinin bir sonucudur. Yoklukla, ölümle korkutulan bireyler, işçiye, ezilene ve yoksula daha fazla düşmanlaşmaktadırlar. Sol örgütler, bu düşmanlığı örgütlemekte, ona örgütlenmektedirler. Onlar, ancak bu düşmanlıkla varolabileceklerini görmüşlerdir.

5

Bireycileşen sol örgütlerin tek metafizik kaçış kapısı, laikliktir. Burjuvazinin metafiziğine ve idealizmine sığınan sol örgütler, sınıfın, devrimin ve iktidarın yüceliğine küfretmek zorunda kalmaktadırlar. Örgütlerin başındaki küçük burjuvalar, kitleleri değil, bireyleri, kendi laik kalelerine kapatmak derdindedirler. O kalelerde sınıfın, devrimin ve iktidarın anlamı ve değeri kalmamıştır.

6

Bugün sol örgütlerdeki bireyler, kitleden kaçışın edebiyatından başka bir şey üretemezler. Burjuva devrimlerinde burjuva aydınlar, köylülerin pazardaki fiyatların serbest olmasına ilişkin talebini ideoloji mertebesine yükseltirler. Aynı aydınlar, işçi ağaların ücret serbestisini ideolojik silâh hâline getirirler. Her ikisi de sosyalist harekete sirayet etmiştir. Köylücülük liberalizme; işçicilik sendikalizme dönüşür ve hep birlikte proleter harekete savaş açar. Proleter komünist hareket, küçük burjuva ideolojileriyle dövüşmeden nakip olamaz, yol açamaz.

7

Mevcut savaş gerçekliği içerisinde her şey dijitalleştirilmiş, sıfır-bir arasındaki zorunlu tercihe doğru daraltılmıştır. Eski kuşaklar, yeni dijital kuşaktaki bu dijitalleşme neticesinde gelişen bireyciliği kendilerince istismar ederler, o bireyciliği bahane olarak kullanırlar. Bir ve birey, kişinin kolektif, aşkın ve nesnel olanla ilişkisine galebe çalar. Kolektif, aşkın ve nesnel olan, sıfır olarak kodlanır. Sol, bireyci idealizmin kulu kölesi olmuştur. Her gün bu dinin mabetlerini inşa etmekte, o mabetlerde kolektif, aşkın ve nesnel olana küfretmektedir.

8

Kapitalizmin her dönemecinde burjuvazinin yoluna revan olan sosyalistler illaki çıkar. “Üretim güçlerinin gelişimi” ile ilgili nesnel teorik analiz, bireysel namlulara sürülür. Bu tür dönemeçlerde revizyonizm, oportünizm ve reformizm, kendisini günceller. Egemenlerin sıfır-bir üzerine kurulu dünyasında kimi solcular, sıfır olmamak için çırpınırlar ve ağa paşaların bir’liğine dâhil olurlar.

9

Bir, ikiye izin vermez. Sınıf, devrim veya iktidar, belirli küçük burjuva bireyler ölçüsünde daraltılır. Üçlünün birbiriyle ilişkisine de sınıfın, devrimin ve iktidarın nesnel, aşkın ve kolektif varlığına da izin verilmez. Bu izni, siyaset alanının kapısında burjuvaziye bekçilik yapan küçük burjuvalar vermez. Bu anlamda, bugün Türkiye’de belirli dergiler, kendi mülkünde gördükleri örgütleri yaldızlamak, övmek, tanıtmaktan, buradan da rekabet ve mülkiyet gerçekliği dâhilinde, partinin oluşmasına mani olmaktan başka bir işe yaramazlar.

10

Küçük burjuvazi, mülkü tekeline aldığı için eleştirir burjuvaziyi. Aynı şekilde küçük burjuvazi, gücü tekeline alma ihtimali bulunduğu için de proletaryaya içten içe husumet besler. Ama o, en çok da proletaryaya düşmandır. Proletaryaya düşman olan sol örgütlerin proleter bir KP oluşturması mümkün değildir.

Eren Balkır
10 Eylül 2021

0 Yorum: