İngiltere’nin
Washington büyükelçisiyle yapılan toplantıda, dışişleri bakanlığını Amerikan Dışişleri
Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı H. Freeman Matthews, Dışişleri Bakanlığı Politika
Planlama Bürosu Direktörü Paul Nitze ve [sonradan Irak ve Kuveyt elçiliği yapan
dışişleri görevlisi] John Jernegan temsil ediyor. Bir önceki yazıda, Henry
Byroade’nin Matthews’e bahsini ettiği toplantı bu toplantı. Rapora göre
Amerikalılar, darbenin başarılı olacağı iddiasına şüpheyle yaklaşıyorlar,
sonrasında da darbe fikrinden vazgeçiyorlar, zira o dönemde Truman yönetimi,
yerini başka bir hükümete bırakacak, bu sebeple Amerika, böylesi bir eylemi
gerçekleştirecek durumda değil. İngilizlerse fikre kani değilmiş gibi görünüyorlar,
ama gene de bahar aylarında operasyonu gerçekleştirmeyi tercih ettikleri için
Amerika’nın kararını bir iki hafta içerisinde vermesini istiyorlar. Bu aşamada,
İngilizlerin birkaç ay boyunca kurnazlık edip, Amerikan hükümetini darbeye
teşvik etme çabası içerisinde oldukları görülüyor.
* * *
İngiliz
büyükelçisi Christopher Steel, İran’da komünizmle mücadele tarzları konusunda
önceden yürütülmüş olan gayriresmi tartışmalara değindi ve İngiliz hükümetinin bu
mücadele tarzı konusunda henüz net bir sonuca ulaşamadığını söyledi. Ama öte
yandan elçi, son yapılan görüşmelere katılan İngiliz ve Amerikan temsilcilerinin
İran’da olayların seyrine dair üç ihtimal üzerinde durduklarını iletti:
1.
Musaddık iktidarda kalacak ve Tude’yi kontrol altına alacak adımlar atacak;
2.
Ya Musaddık devrilecek ya İngilizlerin ve Amerikalıların desteğini arkasına
alacak ya da yerine komünistlere karşı kararlı adımlar atabilecek biri getirilecek;
3.
Hükümetin tavrında hiçbir değişiklik olmayacak, komünistler, kademeli olarak
kontrolü ele geçirecekler.
İngilizler,
Musaddık’ın komünistlere karşı etkili herhangi bir adım atmasının ihtimal dışı
olduğu görüşünde. Onlar, Musaddık’ın yapısı gereği güçlü bir tavır alabilecek
biri olmadığını, sürekli yalpaladığını düşünüyorlar. [Sonrasında Türkiye büyükelçisi
olan İngiliz dışişleri görevlisi -çn.] Bay Burrows, İngilizlerle
Amerikalılar arasında Musaddık konusunda bir anlaşmazlığın bulunduğuna dair bir
yorumda bulundu. Bay Jernegan, dışişleri bakanlığının ve Amerika’nın İran büyükelçisi
Loy W. Henderson’ın Musaddık’ın samimi bir antikomünist olduğuna, petrol
anlaşmasına varılması durumunda, hükümetinin mali durumunun güçleneceğine,
böylelikle Musaddık’ın Tude’ye karşı net bir tavır alabileceğine inandığını
söyledi.
Bense
yapılan tartışmalardan, İngiliz hükümetinin Dr. Musaddık’ı devirmek için iki
devletin birlikte bir darbe yapmasını önerdiğini anladığımı söyledim. Christopher
Steel, bunun üzerine, hükümetinin bu konuda herhangi bir kararının
bulunmadığını, ama konunun ciddiyetle ele alınması gerektiğini düşündüklerini,
Amerika’nın da bu hususu düşünmelerini istediklerini söyledi. Ben kendisine,
böylesi bir girişimin başarısını güvence altına almak için atılacak adımlar
konusunda birkaç soru sordum, ama elçi, sorumu genel bir iki ifadeyle
cevaplamayı tercih etti. Elçi Christopher ve Burrows, darbe planının belirsiz
ve tehlikeli yönleri olduğunu kabul etti. Ama bu isimler ısrarla, komünizme
karşı bir bariyer teşkil etmesi konusunda Musaddık hükümetine duyulan güvenin
bundan sonra da muhafaza edilmesinin daha tehlikeli bir adım olacağını dile
getirdiler.
Bay
Nitze, İngilizlerin İran’da temas hâlinde oldukları örgütü [darbeye kadar
Musaddık yanlısı olan Ayetullah Abdulkasım -çn.] Kaşani’ye ve Tude’ye
karşı yürütülecek, Musaddık’ı devirmeye çalışmayan bir kampanya yürütmesi
talimatı vermek suretiyle sınanıp sınanamayacağını sordu. Böylesi bir kampanyanın
başarılı olması durumunda, yeni hükümeti kurmak için darbe yapılması ihtimali,
daha da güçlenecek. Bay Burrows, bunun uygun bir adım olmayacağını düşündüğünü,
İran’daki örgütün Musaddık’ın devrilmesini hedeflemeyen bir operasyonun parçası
olmak isteyebilecekleri konusunda şüphesinin bulunduğunu dile getirdi. Elçi Christopher
Steel bunun üzerine, Musaddık hükümetin iplerini elinde tuttuğu sürece Tude’ye
karşı etkili bir adım atılmasının imkânsız değilse bile güç olduğunu söyledi.
Bay Jernegan da bu görüşte olduğunu ifade etti.
Ben
bu tartışma üzerine, darbe seçeneğini rafa kaldırmak istemediğimizi, fakat
Musaddık’la petrol konusunda bir anlaşmaya varmak için en azından bir iki girişimde
daha bulunulması gerektiğini düşündüğümüzü söyledim. Katılımcılara ayrıca, şu
an yeni bir yaklaşım tarzı üzerinde çalıştığımızı, Bay Nitze’nin yeni tartışma
süreci için kısa bir zaman sonra Londra’ya gideceğini anımsattım. Ayrıca ABD’deki
mevcut yönetimin kısa bir süre sonra değişecek olması sebebiyle, bu türden
ciddi kararlar almasına imkân verecek iyi bir konumda bulunmadığına ilişkin
tespitimi ilettim. Elçi Christopher, bu durumu gayet iyi anladığını, bizden
hemen net bir cevap almayı beklemediklerini, ama gene de gerekli hazırlık
sürecini de göze alarak, darbe için en uygun vaktin bahar ayları olduğunu, bu
sebeple, Ocak sonunda bir karara varılması gerektiğini söyledi.
Bugün
için herhangi bir eylem içine girilmemesine, ama öte yandan ilgili öneri
üzerine düşünülmeye devam edilmesine karar verildi. Bir de ayrıca CIA ve
İngiliz istihbaratı temsilcileri arasında bir sonraki toplantıya kadar konuyla
ilgili yeni bir tartışmanın yapılmaması kararlaştırıldı. Burrows, şu an iki
İngiliz istihbarat subayının Londra’ya dönüş yolunda olduğunu, bir durum
olursa, teknik konularla ilgili tartışmaların tercihen Ortadoğu’da yapılmasının
gerektiğini düşündüklerini söyledi.
0 Yorum:
Yorum Gönder