Naci
Ali, Lübnan’ın güneyinde bulunan Sidon şehrindeki Aynu’l Hilve mülteci kampında
büyüdü. Ondaki çizim yeteneğini ilkin Filistinli şair Gassân Kenefâni ellilerin
sonunda keşfetti. Ali, kamptan ayrılıp Kuveyt’e gitti ve burada yaklaşık on yıl
kaldı. Otuz yıllık kariyeri boyunca karikatürleri Kahire’den Beyrut’a,
Londra’dan Paris’e, birçok yerde çıkan gazetede yayınlandı.
Bağımsız
bir isim olarak Naci Ali, sıradan Araplara hitap etti ve onlar adına konuştu.
Başvurduğu hiciv sertti, sembolizme yaslanan karikatürleri ona büyük bir şöhret
kazandırdı. Herkesin bildiği Hanzala’sı ile Ali İsrail işgalini, bölgedeki
rejimlerin yozluğunu ve çürümüşlüğünü, Filistin halkının çilesini anlattı. Bu
türden çalışmaları yüzünden epey düşman kazandı ve ona “Filistinli Malcolm X”
denildi.
“Hanzala
karakteri o günlerde doğdu. Genç, yalınayaklı bu çocuk, benim çocukluğuma ait
bir sembol aslında. Hanzala, benim Filistin’i terk ettiğim yaşta, bir anlamda
ben bugün o yaştayım ve Filistin’de çocukken gördüğüm her çalıyı, her taşı, her
evi, her ağacı onunla anımsıyorum. Hanzala karakteri, kendimi ne zaman halsiz
hissetsem veya görevimi göz ardı etsem, ruhumu koruyan bir tür ikona. O çocuk,
alnıma serpiştirdiğim, dikkatimi toplamama yardım eden, hatadan ve bir şeyleri
kaybetmekten beli alıkoyan bir avuç su. O, pusulanın her zaman Filistin’i
gösteren kızıl ibresi. Burada bahsini ettiğim Filistin sadece coğrafî bir yer
değil, Filistin derken insanlığa ait bir olgudan bahsediyorum. O pusula, ister
Mısır’a, ister Vietnam’a isterse Güney Afrika’ya yerleştirilsin, hep Filistin’i
gösteriyor. Filistin, adil bir davaya dair bir sembol.” [Naci Ali, Radwa
Aşur’la sohbetinden]
Joe Sacco
Kaynak
0 Yorum:
Yorum Gönder