25 Ağustos 2014

,

#ISISMediablackout



Twitter’da açılan #ISISMediablackout (IŞİD'e karşı medya yayınlarının kesilmesi) etiketinin arkasındaki mantık, IŞİD türünden bir medya fahişesine dikkat kesilmekten bizi mahrum kılmaktır. Ancak Foley’nin kafasının kesilmesine ait oldukça rahatsız edici görüntünün açıktan yayınlanmasına itiraz etmek, İsrail’in soykırımcı şiddetini ve terörizmini sterilize etmek ve normalleştirmek gibi, görece daha fazla rahatsız edici bir sonucun ortaya çıkışını maskelemektedir. Bu, düşük bir kültürel şiddetten ayrıştırılması gereken, yüksek bir kültürel şiddet olarak, İsrail’in terörizmini estetize etmekten başka bir şey değildir.

Ana akım medyanın IŞİD şiddetini, İsrail’in her gün kadın ve çocuklara karşı tatbik ettiği terörizmi örtmeceli biçimde “cinayet” ve “ikincil zarar” olarak etiketlemesi karşısında, “tüyler ürpertici”, “dehşet verici” ve “barbarca” olarak tarif etmesi, zihinsel ve ahlâkî açıdan asla savunulur bir şey değildir. Bu noktada medyanın İsrail’in Hamas komutanı Muhammed Deyf’in eşini ve 7 aylık çocuğunu katletmesini nasıl ele aldığı ile Foley’nin idamına ilişkin manşetleri kıyaslamak bile yeterli olacaktır. Beyaz kurbanlar, fukara esmer insanların öldürülmesine kıyasla, uluslararası planda görece daha fazla ilgi uyandırmakta, onların cesetleri esmer insanların kitlesel olarak öldürülmesi karşısında daha yoğun bir tepkiye yol açmakta, teröre dair buz kesmiş ifadeler, medya tüketicileri elinde duyarsızlıkla karşılanmaktadır. Bunun da ötesinde IŞİD terörünün boykot edilmesindeki mantık, cinayetin “medenî”, yüksek teknolojiyi kullanan bir usulle, insan hava araçlarıyla yapılan saldırılar üzerinden, hassas güdümlü bombalarla işlendiğinde kabul edilebilir olacağına işaret etmektedir. Baltalara ve palalara HAYIR ama askerî mühimmata PEKİ. Bu, uygulanan özel şiddet araçlarından ziyade, alışıldığı üzere, şiddetin hedeflerine odaklanan, evrensel olmaktan uzak bir terörizm tanımına yol açar ve ilgili tanımı tahrif eder. Terörizm, midemizi ne kadar bulandırıyor oluşundan bağımsız olarak, sivillerin [politik motivasyonla] kasten katledilmesidir. Ben, gazetecilerin ya da herhangi bir kişinin idam edilmesini kınıyorum, ama bu olaydan ötürü, Gazze’de, sahildeki bir çocuk parkında kaçışan Filistinli çocukları hatırladığımda gördüğüm kâbuslardan daha berbat kâbuslar da görmeyeceğim. Lütfen, o beyaz, liberal ve ahlâkçı emperyalizminiz size kalsın. İster pala isterse F16 kullansınlar, bizim düşmanlarımız sizin hem İsrail’i hem de IŞİD’i silâhlandıran devletlerinizdir.

Emel Saed Gureyb

0 Yorum: