29 Şubat 2024

,

Hayalcilik


Yoksulluk sınırının altında hatta asgari ücret dolaylarında ücret alan beyaz yakalılar tabii ki vardır, hem de günümüz Türkiye’sinde bunların sayısı oldukça artmıştır.

Hatta muhtemelen yoksulluk sınırının altında ücret alan beyaz yakalılar çoğunluktadır. Küçük-burjuva katmanların geçinme ve ücret koşulları proletaryaya yaklaşan veya düpedüz onun seviyesine düşen kesimleri siyasi olarak da daha devrimci bir eğilim gösterir ve devrimci proletaryanın konumlarına yaklaşabilir.

Gerçek devrimci proletarya partisi, bunları müttefik olarak (kendi sınıf kompozisyonunu bozacak şekilde bunları kitlesel olarak üye yaparak değil) kendi tarafına kazanmaya çalışır.

Tabii küçük-burjuva kitle, yetişme tarzı gereği aşırı gerici, faşist akımların da kitle tabanını oluşturabilir.

Aslında Türkiye’de günümüzde her ikisinin örneğini de görüyoruz. Genel olarak küçük burjuva kitlenin sosyalizme ilgisi (ekonomik durumunun bozulmasına paralel olarak) giderek artmaktadır, ama öte yandan, “seküler milliyetçilik” vb. adı altında neo-faşist akımlara azımsanamayacak kitlesellikle yöneldiğine de şahit oluyoruz. Bu da Marksizmin küçük-burjuvazinin mülkiyet ilişkileri, tüketim alışkanlıkları, yetiştirilme tarzı ile politik tutumları arasındaki ilişki konusundaki analizini birebir doğruluyor.

Ayrıca Lenin, küçük burjuva kitlenin emperyalizme de kitlesel olarak eğilim gösterebileceğini, zira diğer ülkelerin emperyalist yağmasından gerçekten de kendisine bazı kırıntılar düşebileceğini gördüğünü söylüyor. Bu da günümüz Türkiye’sinde somutta gözlemlediğimiz bir olgu.

Aynı şey, işçi sınıfının belirgin şekilde küçük-burjuva eğilimler gösteren görece iyi ücretli üst katmanları (işçi aristokrasisi) için de geçerlidir.

Yani, Marksizmin bu konudaki analizi kesinlikle statik değil son derece dinamiktir, ne küçük-burjuvazinin nesnel koşulları proletaryaya yaklaşan kesimlerinin devrimci eğilimler gösterebileceğini ne de işçi sınıfının burjuvalaşan üst katmanının tutuculaşacağını görmezden gelir, ama küçük-burjuva katmanlarla proletaryanın devrimci potansiyelini eşitleme gibi çok tehlikeli olabilecek hayalciliklere de asla düşmez.

Kızıl Okuyucu
29 Şubat 2024
Kaynak

0 Yorum: