10 Mayıs 2022

, ,

Toplum İçre Cemaat

Batılı egemen güçlerin stratejilerini önceden en uç biçimiyle detaylandırıp geliştirdikleri bir ülke olarak İtalya, bugün vicdanını yitirmiş, sadece kendi kararlarını tanıyan bir zorbalığın, sahte bir dinin uyguladığı terörün boyunduruğu altında inim inim inleyen bir kitleyle ittifak hâlinde olduğu ve sadece anayasal hak ve özgürlükleri değil, insanî ilişkilerdeki tüm sıcaklığı dahi feda etmeye hazır olduğu bir yer.

Yeşil pasaportun eskinin olağan günlerine, normalliğe geri dönüşü ifade ettiğine inanmak, tam anlamıyla çocukça bir yaklaşımdır. Hükümet ve kullandığı yetkiler faydalı gördüğü sürece, üçüncü aşının dayatıldığı koşullarda yeni aşılar da vurulacak, yeni acil durumlar ve yeni kırmızı bölgeler illâki ilân edilecektir. Tabii ki bu sürecin bedelini, tüm emirlere akılsızca itaat edenler ödeyeceklerdir.

Bu koşullarda, direnişe dair her türden aracı elden bırakmamalı, muhalifler, toplum içinde bir toplum inşa etmeyi, düşmanlık ve mesafe üzerine kurulu toplum bünyesinde dostlardan ve komşulardan oluşan bir cemaat meydana getirmeyi düşünmelidirler.

Bu türden bir gizlilik, doğalında mevcut kurumlardan olabildiğince özerk olmayı gerekli kılan kimi biçimler alacak, zaman zaman tefekkürün konusu olacak ve pratikte sınanıp denemelere konu olacaktır. Kendisini az çok bilinçli bir biçimde özyıkıma mahkûm etmiş olan bir dünyada, insanın hayatta kalmasını ancak bu türden gizlilik biçimleri güvence altına alabilecektir.

Giorgio Agamben
17 Eylül 2021
Kaynak

0 Yorum: