26 Ekim 2020

Sorular


1. Hükümetler, yeni elde edilen kanıtların desteklemediği, halka etrafta bir bulaşıcı hastalığın sinsi sinsi gezdiğini anımsatmaktan gayrı bir anlamı olmayan maskeyi kullanmayı neden zaruri kılıyorlar?

2. Gerçek zamanlı PCR deneylerinde, floresan sinyal miktarının gözlemlenebilmesi için gereken minimum değeri (eşik değerini) geçtiği döngü sayısına “eşik döngüsü” deniliyor. Madem hükümetler, bugün bu eşik döngüsünün otuzdan yüksek olduğu ve pozitif sonuç veren PCR testlerinin yanlış olduğunu biliyor, bu PCR testlerinin eşik döngüsünü neden tekrar ayarlama yoluna gitmiyor?

3. Hükümetler, PCR testlerindeki eşik döngüsü, vaka tanımı ve ölüm tanımı gibi konularda uluslararası düzlemde tanımlanmış yönergeleri neden kabul etmiyorlar? Sekiz aylık pandemi sürecinde bu tür yönergeler yoksa eldeki veriler ülkelere göre nasıl kıyaslanabilir?

4. Hükümetler, sıfır Covid stratejisini uygulamaya neden devam ediyorlar? Oysa biz biliyoruz ki virüs küresel salgın olmaktan çıkıp bölgesel bir salgın derekesine düştü ve solunum hastalıklarına yol açan virüslerin ana güzergâhına girdi, bundan sonra her yıl uğraşmamız gereken bir virüs hâlini aldı.

5. Hükümetler, Covid-19’un çocuklara gripten daha az zarar verdiğini bilmemize rağmen, çocuklar ve okulların açılması konusunda hâlen daha neden aptalca bir dizi kısıtlama getiriyorlar? Çocuklar neden maske takıyor, sosyal mesafe kurallarına neden uyuyor, kütüphanelerde kitap okumak için dezenfekte edilmiş kutular içine neden yerleştiriliyorlar?

6. Gelişmemizin bağ kurmamıza, toplumsal desteğe ve insanla temasa ihtiyaç duyduğu koşullarda, bizden neden eve kapanmamız, sosyal mesafe kurallarına uymamız, köpekler gibi burunluk (maske) takmamız isteniyor? Bizi bölüp parçalamak için düşmanı dağıtmaya yönelik psikolojik savaş taktiklerine neden maruz bırakılıyoruz?

7. İlâç dışı salgınla mücadele yöntemlerinin salgının etkisini kırma konusunda olumlu bir adım olmadığını, hatta aksine dünya ekonomisi, geçim imkânları, yoksulluk, sağlık sistemi ve psiko-sosyal göstergeler üzerinde olumsuz ve zararlı sonuçlara yol açtığını bildiğimiz koşullarda dükkânlar, mağazalar neden açılmıyor?

8. Hükümetlerin paramız pul olana dek para basmalarına neden izin veriliyor? Satın alma gücümüz üzerinde sahip oldukları bu yetkiyi hükümetlere veren kim? İnsanlar, başarısızlığa mahkûm olan bu rüşvet girişimini neden kabulleniyorlar?

9. Hükümetler, insanların yeryüzünde PCR testi, HES kodları, aşı pasaportları olmadan dolaşmalarına neden izin vermiyorlar? Bu otoriter nizama nasıl oldu da geçtik?

10. Hükümetler, insanlığın inşa ettiği medeniyete neden saldırıyorlar? Bizim “hayrımıza olduğu” söylenen kurallara uymamız için bize neden ceza kesiliyor, şiddet uygulanıyor, biz bu yüzden neden hapse tıkılıyoruz? Risk değerlendirmelerini ve belirli bir bilgi birikimine dayanan kararları alma yetkisi, neden bize verilmiyor?

11. Hakikati dillendiriyoruz diye neden susturuluyor, dışlanıyor, saldırıya uğruyor, şeytanlaştırılıyoruz? Söz ve yazı, bin bir meşakkatle kazandığımız özgürlüklerimizi ve haklarımızı savunacak birer kılıca değil de muhaliflerin boğazını kesen birer bıçağa nasıl oluyor da dönüştü?

12. Halkın çoğunluğu, hükümetleri neden kontrol edemiyor? Bizim çıkarımızı hiçbir şekilde gözetmeyen ama nedense bizi kollayacağını, bize bakacağını düşündüğümüz bir ağabeye neden ihtiyaç duyuyoruz? Bilim, değişimi gerçekleştirecek bir politik fail olmalı mı?

13. Eğitim sistemi, yurttaşların demokratik bir güç olarak rolünü yerine getirmesine imkân veren eleştirel ve analitik düşünme becerisine sahip kişilere dönüşmeleri için gerekli zemini sağlıyor mu?

14. Dünyamıza ne oldu? Fark etmeden Üçüncü Dünya Savaşı’na mı girdik? Korkarım hepimiz savaştayız, ama görünmez düşmanımız, Covid-19 değil! Şimdi bizi ne kurtaracak?

Abir Ballan
Halk Sağlığı Uzmanı
17 Ekim 2020
Kaynak

0 Yorum: