18 Şubat 2018

, ,

Methiye

Jonathan Jackson 17 yaşındaydı. Ağabeyi George Jackson ve arkadaşlarını kurtarmak için Ağustos 1970’te mahkeme salonundan hâkimi, savcıyı ve üç jüri üyesini kaçırdı. Bindikleri aracı takip eden polisin açtığı ateş sonucu hâkimle birlikte Jackson ve eylem sırasında mahkeme salonunda bulunan, Johnson’a yardım eden William A. Christmas öldü. Aşağıdaki konuşma, kilisede yapılan cenaze töreninden ve Kara Panter Partisi kurucularından Huey P. Newton’a ait.
● ● ●
Herkes, yaşananları bir facia olarak görüyor, birçokları, Jonathan Jackson ve William A. Christmas için ağlayıp duruyor. Oysa Kara Panter Partisi, yaptığı açıklama ile bu iki kardeşimiz için ağlamamamız gerektiğini söylüyor. Onlar özgürleşti, bizse köle olarak yaşamaya devam ediyoruz hâlâ. Eğer birileri için ağlayacaksak, hâlen daha zincirlerini kıramamış olan bize, esir hâlimize ağlayalım.
Kara Panter Partisi, bu iki cesur devrimcinin sunduğu örnekliğin açtığı yoldan hiç ayrılmayacak. Halk, bu gezegende birkaç yıl daha yaşamak için köleliğe ve esarete teslim olmaya karşı çıkıyor. Eğer özgürlük kavgasının cezası ölümse, o vakit biz ölerek esaretten kurtulup özgürlük diyarına geçiyoruz demektir.
Özgürlük yoksa hayatın anlamı yoktur. Prangalarımızdan başka kaybedecek bir şeyimiz yok, özgürlüktür kazanılacak olan. Bugün burada sadece yoldaşlarımız Jonathan Jackson ve William Christmas’a saygılarımızı iletmek değil, onların eylemlerinde ortaya konulan hedeflere ulaşmak için canlarımızı ortaya koymak amacıyla bir araya geldik.
Zalimin yaptığı ve mazlumun saygı duymak zorunda olduğu tek bir yasa bile yoktur.
Yasalar halka hizmet etmek zorundadırlar. Halk, yasalara hizmet etmek zorunda değildir. Yasalar halka hizmet etmediğinde, bu tür yasaların boyunduruğundan kurtulmak halkın hakkı ve görevidir.
Genelde mazlum halk, özelde Siyah halk uzun süredir çile çekiyor, bugün artık işte tam da bu gerçek redde tabi tutmalıdır. Silâhsız otuz milyon Siyah ile tepeden tırnağa silâhlı otuz milyon Siyah arasında büyük bir fark vardır.
Yalnız değiliz. Her yerde müttefiklerimiz var. Zalimin indirdiği kırbacın sesini işittiğimiz her yerde yoldaşlar buluyoruz kendimize. Dünyanın her yerinde halklar ayaklanıyor. Devrimin dalgaları yükseliyor, Amerika’nın sahillerini dövüyor, günahkâr seçkinler ile yozlaşmış devlet yetkililerini önüne katıp süpürüyor.
Yoldaş Jonathan Jackson ve Yoldaş William A. Christmas bize bir devrimci ders veriyor. Onlar, mücadeleyi yoğunlaştırdılar ve onu daha üst bir mertebeye taşıdılar.
Tek bir resim bin kelimeden daha değerli, eylemse en yücesi. Yoldaşlarımız feda ettiler kendilerini. Onlar, devrime canlarını verdiler.
Huey P. Newton
15 Ağustos 1970
Aziz Augustine Kilisesi, Oakland, Kaliforniya
[Kaynak: To Die for the People: The Writings of Huey P. Newton, 1972, Vintage Books, s. 221-222.]

0 Yorum: