Gilan
olayı, devrimci partilerin öne atılıp sosyalist bir düzen inşasına giriştikleri
Doğu ülkelerinde güçlüklerle karşılaşacağının kanıtıydı.
Hazar
Denizi üzerindeki Enzeli limanı, 18 Mayıs 1920’de Kızılordu tarafından ele
geçirildi. Burada amaç, Denikin’in ordusundan geriye kalanları tasfiye etmek ve
Azerbaycan sovyeti sınırlarının güvenliğini sağlamaktı. Görünüşe göre kendi
iradesiyle hareket eden bu güçler, daha da ileri giderek, yakındaki Reşt
kentine yöneldiler. Gilan bölgesindeki bu kent, radikal milliyetçi hareketin o
güne dek İngilizlere ve İran hükümetine yönelik gayrinizami harekâtlar
düzenlediği yerdi.
Milliyetçi
hareket bu fırsattan yararlanarak, Kızılordu’nun da desteğiyle, 4 Haziran 1920
günü Gilan’da sovyet hükümeti kurdu. Kendilerini “komiser” olarak atayan
hareketin liderleri, bölgenin idaresini ele geçirdiler.[1]
Yeni
hükümetin başında bulunan Mirza Küçük Han, bölgenin bağımsızlığı adına her
türden destekten yararlanmaya hazır olan, komünist gelenekten gelmeyen devrimci
bir isimdi. Ancak yeni rejimde asıl nüfuz, İran Komünist Partisi’nin elindeydi.
Parti programı, yer adları dışında, Rus Komünist Partisi programının birebir
aynısıydı.
Bu
süreçte parti, İran’da proletarya diktatörlüğü bağlamında somut adımların
atılmasını istedi.[2] Parti lideri Sultanzade, kuruluş kongresinin yapılması
yönünde çağrıda bulundu, ayrıca Komintern’in ikinci kongresinde doğunun devrim
için olgunlaştığını, sosyalist devrimin bu ülkelerde gündeme alınması
gerektiğini söyledi.[3]
Yeni
hükümet, kimi gerilimlerle yüzleşti. 19 Temmuz 1920’de Küçük Han’ın başında
olduğu hükümet devrildi. Küçük Han, destekçileriyle birlikte şehirden ayrılmaya
zorlandı. 31 Temmuz günü geçici devrimci hükümet kuruldu. Hükümet içerisinde
liderliğini İhsanullah Han’ın yaptığı İran Komünist Partisi hâkimdi. Bu süreçte
pazarların kapatılması, işletmelerin millileştirilmesi, peçenin ve başörtüsünün
kaldırılması, özel ticari işlemlerin yasaklanması gibi başlıkları içeren bir
program yürürlüğe konuldu. Program, ayrıca Müslüman din adamlarına karşı
mücadeleyi de önermekteydi.[4] Bakû’de çıkan Komünist gazetesindeki bir
yazarın ifadesiyle, “hükümet, kendi Kerenski ve Kornilof döneminden geçip hızla
kendi ‘Ekim’ine doğru ilerledi.”
Azerbaycan
Komünist Partisi liderliğinin militan görüşlerini yansıtan gazete, o dönemde
“her tür biçimiyle emperyalist sömürgeci siyasetle kıyasıya dövüşülmesi ve
sömürgelerde yabancı hâkimiyetini aşmayla ilgili görüşü benimsemiş, özgürlük
mücadelesi veren her harekete destek sunulması” gerektiğini söylüyordu.
Parti,
bir yandan da Komintern’in ikinci kongresinde kararlaştırıldığı biçimiyle,
milli burjuvazinin milliyetçi arzularına destek sunulması meselesine şüpheyle
yaklaşıyor, asıl meselenin “kitleleri devrime hazırlamak ve sovyet
cumhuriyetinin kuruluşu için çalışmak” olduğunu söylüyordu.[5]
Halkın
Dışişleri Komiserliği’nin hazırladığı yıllık rapora göre tam anlamıyla gelişmiş
bir sosyalist düzene geçiş için atılan adımlar başarılı sonuçlara yol
açmamıştı.[6] Gilan’daki yeni rejimin teşvik ettiği din karşıtı propaganda,
kapsamlı bir öfkeyle karşılandı. Küçük ölçekli ticaretin sonlandırılması,
bölgedeki zanaatkârları ve tüccarları kızdırdı.
Sovyetler’den
alınan destek, bağımsızlıktan taviz vermekle sonuçlandı. Topraklara el koyma
girişimi başarısızlıkla sonuçlandı, köylüler bu sürece karşı çıktılar, hatta
kendilerini ikna için gelen ajitatörleri sopalarla kovaladılar.[7]
Ekim
1920’de İran Komünist Partisi, yeni bir hükümet kurdu. Gilan’da uygulanan
politikaların başarısız olduğunu anlayan parti, İran’da devrimin burjuva
aşamasından geçmesi gerektiğiyle ilgili bir karar aldı.[8] Yeni merkezî komite,
konuyla ilgili şunu söylüyordu: “Biz, zaferin uzakta olmadığına, kapitalist
Avrupa’nın son günlerini yaşadığına inanıyoruz.”
Ama
sonuçta tarih, kendi yasalarına uygun olarak işliyordu. Komünistlerin epey
gelişkin bir kapitalist Avrupa’da elde ettikleri başarıların İran gibi geri
kalmış bir ülkede elde edilmesi imkânsızdı. Gene de burada sosyalist düzenin
zemini teşkil edilebilirdi.[9]
Parti,
bu süreçte hedefini burjuva demokratik reformları içeren bir programla sınırlı
tuttu. Düşüncesine göre proletaryadan orta burjuvaziye farklı toplumsal
grupların böylesi bir program etrafında birleşebilirdi.[10]
Stephen White
[Kaynak:
Review of International Studies, Cilt. 10, Sayı. 3 (Temmuz 1984), s.
223-225.]
Dipnotlar:
[1] Documents on British Foreign Policy, 1st series, Cilt. XIII (Londra, 1963),
s. 507. Generalin bu döneme dair değerlendirmeleri için bkz. E. H. Carr, Bolshevik
Revolution, s. 242-4, George Lenczkowski, Russia and the West In Iran,
1918-1948 (Ithaca, 1949), s. 46-60, M. N. Ivanova, Natsional'no-osvoboditeVnoe
dvizhenie v Irane v 1918-1922 gg. (Moskova, 1961), s. 85-106, A. N.
Kheifets, Sovetskaya Rossiya i sopredel'nye strany vostoka v gody
grazhdanskoi voiny (1918-1920) (Moskova, 1964), s. 227-55 ve M. S. Ivanov (Yayına
Hz.), Istoriya Irana (Moskova, 1977), s. 310-20.
[2]
S. L. Agaev and V. N. Plastun, 'Iz istorii razrabotki programmy i taktiki
Iranskoi kommunist icheskoi partii v 1920-1921 gg.', NAiA, 1976, Sayı.
3, s. 31-42, s. 40.
[3]
A.g.e., s. 32-5; Vtoroi kongress Kominterna, s. 119-20.
[4]
Kheifets, Sovetskaya Rossiya, s. 251-2; R. A. Ul'yanovsky (Yayına Hz.), Komintern
i Vostok. Kritika kritiki (Moskova, 1978), s. 248.
[5]
Kommunist (Bakû), 3 Ağustos 1920, aktaran: Secret Intelligence Report,
A.g.e.
[6]
Godovoi otchet NKID k IX s"ezdu sovetov (1920-21) (Moskova, 1921),
s. 72 (Bu bölüm şurada yayımlanan hâlinde yer almıyor: Dokumenty
Vneshneipolitiki SSSR, Cilt. II).
[7]
Godovoi otchet, s. 72; Irandust (V. P. Osetrov), 'Voprosy
gil'yanskoi revolyutsii', Istorik marksist, 1927, Sayı. 5, s. 124-46.
[8]
Agaev ve Plastun, 'Iz istorii', s. 39; Godovoi otchet, s. 73 (Bu bölüm
şurada yayımlanan hâlinde yer almıyor: Dokumenty Vneshneipolitiki SSSR,
Cilt. II).
[9]
Pravda, 14 Ocak 1921.
[10]
Zhizn' natsional'nostei, 17 Mart 1921.