MIR [Movimiento
de Izquierda Revolucionaria –Devrimci Sol Hareketi], devrimci bir parti
için gereken programa duyulan acil ihtiyacın ve bunun hazırlanmasının tüm
Devrimci Marksistlerin ortak ürünü olması gerektiğinin bilincindedir; bu,
etraflı bir program olmalı ve iktidarın ele alınışını ve rejimin değişimini tüm
yönleriyle anlamalıdır. Titizlikle düzenlenmeli, organize edilmeli ve şimdi
Şili'de ilk kez, işçilerin modern toplumda karşılaştığı ekonomik, politik,
toplumsal ve kültürel ve diğer tüm sorunları sistematik olarak
detaylandırmalıdır.
Bununla birlikte, devrimci partinin programı için
bir taslak olarak, MIR kendi programatik temellerini şu şekilde
tanımlamaktadır:
Uluslararası
düzlemde: Modern dünya, (aralarında
sömüren ve sömürülen ülkelerin de olduğu) ekonomik ve toplumsal olarak
kapitalizm tarafından örgütlendirilmiş ülkelerle sosyalist yapıdaki uluslar
olarak ayrılmıştır. Tarihte ilk defa bu sosyalist ülkeler, uluslararası
olayların gidişatını belirleyebilecek güce ulaşmışlardır. Sosyalist
devletlerdeki siyasi bürokrasilerin yaptığı hatalar bir yana, MIR, sosyalist
kampa olan desteğini açıkça ilân eder ve bu iki taraf arasındaki olası bir
çatışmada tarafsızlık fikrini kategorik olarak reddeder.
Sosyalist ülkeler, sınır dışı harekâtlara
giriştiklerinde emperyalist olarak nitelendirilemez; barış, ancak tüm
kapitalist ülkelerdeki işçilerin uluslararası işbirliğiyle gelecektir. Barış
içinde yaşama, aktif ya da pasif olarak, sosyalist bürokrasiler ile devrimlerin
önüne taş koyan, devrimleri engelleyen ve dünyanın birçok yerinde toplumsal
adaletsizlikleri muhafaza ederek esasında savaşın ana nedenini var eden
emperyalizm arasındaki geçici bir anlaşmayı temsil eder.
MIR, saldırı durumunda, kendisinin sosyalist
ülkelerin safında olduğunu ilân eder. Bizler, reformist ya da revizyonist
olsun, sosyalist ülkelerin devrimci halklarını destekliyoruz, o ülkelerde
sosyalizmin inşasını deforme eden ya da Devrimci Marksizm'in yolundan dönen
bürokrasileri değil.
MIR, kendisini tavizsiz bir şekilde, sömürge ve
yarı-sömürge ülkelerin devriminde ve tüm anti-emperyalist mücadelelerin yanında
konumlandırır; bizler, ezilmiş halkları ayağa kaldıran devrimci kurtuluş
savaşlarını destekliyoruz, çünkü biz, tüm insanların kendi kaderini tayin
etmesinden yanayız.
MIR, Küba Devrimi'ne olan desteğini açıkça ilân
eder. Küba, isyancı mücadele yöntemlerini anlıyor. Oligarşiyi ve milli
burjuvaziyi tasfiye ederken anti-emperyalist tutumlarını da sürdüren Küba'yı,
sosyalizmi kurarken, ne sekter ne de bürokratik olan yöntemlerini
destekliyoruz. Küba, kıta için devrimci duruşa örnek teşkil etmektedir.
MIR, Birleşik Latin Amerika Sosyalist
Cumhuriyetleri için mücadele edecektir. Bizler, bunu tek bir ülke olarak değil,
fakat sosyalist bir rejim altında Latin Amerika ülkelerinin birleştiği bir
federasyon olarak düşlüyoruz. Dolayısıyla bizler, Latin Amerika'nın milli
burjuvaziler ve yabancı emperyalist güçler önderliğinde birleşmesini kabul
etmeyiz.
Proleter enternasyonalizmin ilkelerine bağlı
olarak MIR, ulusal siyasetimizde karar verebilmemize olanak sağlayacak bağımsız
duruşumuzu koruyacak bir şekilde, dünyanın her yanındaki devrimci partilerle,
hiçbir sekterliğe kapılmadan ilişki kuracaktır. Kıtamızda MIR, devrimci süreci
koordine etmek ve hızlandırmak amacıyla devrimci grupların ve Latin Amerika
partilerinin birleşik bir hareketini oluşturmayı amaçlayacaktır.
Ulusal
düzlemde: Yarı-sömürge olan ülkemiz,
ekonomik yapısı ve dünya piyasalarına olan bağımlığından dolayı şu adımları
atmak zorundadır: emperyalizmin tasfiyesi ve toprak devrimi. Bunlar için ulusun
büyük bir çoğunluğu, işçiler, köylüler ve yoksullaştırılmış orta sınıflar
seferber edilecektir.
1- Emperyalizmin kovulması şu anlama gelir:
a) Bakır, azot, demir, elektrik ve telefon
endüstrilerinin yanı sıra Grace, Duncan Fox, Williamson Balfour, vb. gibi büyük
ticari işletmeler ve yabancı bankaların tazminatsız olarak millileştirilmesi;
b) ABD ile yapılan askerî anlaşmalar, Amerikan
Devletleri Örgütü, Uluslararası Para Fonu vb. gibi, bizi emperyalizme bağımlı
kılan ve ulusal egemenliğimizi zedeleyen tüm anlaşmalardan ve örgütlerden çıkmak;
c) Burjuva hükümetlerin emperyalistlerden
aldıkları borçları tanımamak;
d) Dünyanın tüm ülkeleriyle ticari ve diplomatik
ilişki kurmak.
2- Toprak devrimi:
a) Büyük toprak ağaları, latifundalar tarafından kontrol edilen toprakların tazminatsız
olarak kamulaştırılması ve o toprakların, o toprakta çalışan yoksul köylülere
dağıtılması. Bu dağıtım, her bölgenin özel durumuna bağlı olarak bireysel ya da
kolektif olabilir. Dağıtımın yanı sıra teknik yardım, kredi, makine, tohum ve
tarımda üretkenliği artıracak olan diğer şeyler de sağlanacaktır.
b) Toprak devrimi, köylülerin toprakları işgal
etmesiyle sağlamlaşacaktır.
Bu iki demokratik görev, sosyalist bir karakterin
aşağıdaki hedefleriyle yakından ve ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olmalıdır:
a) Bankalar, kredi, sigorta, ulaştırma, tıp,
sosyal güvenlik, kentsel mülkiyet ve her düzeyde eğitim gibi ülkenin temel
sektörlerinin kamulaştırılması;
b) Milli burjuvazinin işyerlerinin ve
fabrikalarının tazminatsız olarak kamulaştırılması. Bu yerler, sendikalar ve
işçi konseyleri tarafından yönetilecektir;
c) İç ve dış ticarette devlet kontrolü;
d) Sendikaların, işçi komitelerinin ve
konseylerinin, köylülerin ve işçilerin direkt katılımıyla, ekonominin sosyalist
hükümet tarafından planlanması ve yönetilmesi.
Bu program, ancak baskıcı devlet aygıtının
tasfiyesiyle ve onun yerine konacak olan proleter demokrasi ve silâhlı işçi ve
köylülerle gerçekleşebilecektir.
Bu devrimci hedefler için mücadele, aşağıdakiler
gibi kitlesel seferberliklerin acil talepleri olan şeyleri dışlamaz:
Maaşlarda değişken ölçek, eşit ve düzenlenmiş hane
hakları ödenekleri, toplu iş sözleşmeleri, sanayiler için tek sendikalar,
işçilerin üretimi kontrolü, dolaylı vergilerin kademeli olarak azaltılması,
haftada 40 saat çalışma, köylülerin, işçilerin, özel sektör ve devlet
sektöründe çalışanların sendikalaşma hakkı, okuma yazma bilmeyenlere ve 18
yaşından büyüklere ve ayrıca memurlara ve askerlere oy verme hakkının
genişletilmesi, zorunlu ve ücretsiz eğitim vb.
İşçileri, grev, çiftliklerin, fabrikaların ve
toprağın işgali, öz savunma gruplarının oluşturulması vb. gibi sınıf
mücadelesinin yöntemlerini uygulayarak seferber edeceğiz. Bu acil talepler,
reformistlerin yaptıkları gibi, bizim nihai amacımız olmamalıdır. Aksine, bu
talepler için seferber olan kitleleri devrimci siyasete çekmeye tabii
olmalıdır.
MIR, öne sürdüğümüz
programın ancak burjuvazinin devrilmesi ve işçi-köylü iktidarının organları
tarafından yönetilen devrimci bir hükümet kurulması yoluyla
gerçekleştirilebileceğini savunur.
15 Ağustos 1965, Şili
0 Yorum:
Yorum Gönder