27 Aralık 2011

,

Hakiki Bir Noel Hikâyesi


Bu Noel birçok insan için çok zor geçiyor. Tüm hediyeler, partiler ve tatil eğlenceleri arasında biraz da İsa’nın doğumunu kutladığımız bu ayinin hakiki hikâyesine bakmak gerekiyor.

Uzun yıllardır hatırlatmaya çalıştığım üzere, hakiki hikâyenin tatille bir ilişkisi yok. Bu hikâye, Romalı işgalciler tarafından kolay sayılabilsinler diye kayıt altına alınmaları için zorla yola dökülen iki insanla ilgili. Çiftin kalacak yerleri yoktur. Hancı onları biraz süzdükten sonra handa yer olmadığını söyler. Bebekleri soğuk bir ambarda, samanla örtülü bir zeminin üzerindeki gayet sert bir yem teknesinde dünyaya gelir.

Bugün olduğu gibi o günler de pek olağan bir seyir içerisinde değildir. Roma işgali şiddetli ve zalimdir. Fukara ve mazlum halk büyük bir beklenti içindedir. Kâhinler, güçlü bir mesihin, kralların kralının, dünyaya gelip mazlumları kurtaracağını söylerler. Herkes, kılıcının gücüyle halkını özgürleştirecek kudretli bir savaşçıyı beklemektedir.

Doğulu bilgeler semada parlak bir yıldız görürler ve böylelikle Mesih’in geldiğini bilirler. Yeni kralın önünde secde etmek için uzun yolları aşarlar. Kudüs’te kendilerini karşılayan Herod onlara görevlerini söyler. O, iç huzursuzluğuyla, Mecusilerden çocuğu bulduklarında kendilerine bildirmelerini ister. Mecusiler çocuğu bulup secdeye dururlar. Ancak rüyalarında ikaz edildiklerinden Herod’dan sakınıp dönüş yolunda başka bir güzergâhı izlerler. Öfkesinden deliye dönen Herod, Beytüllahim’deki tüm çocukların öldürülmesini emreder. Ancak bir melek gelip çifti uyarır ve onların izin kâğıtları olmayan birer göçmen olarak Mısır’a kaçmalarını sağlar.

O pek kudretli Herod neden bu kadar korkmaktadır? İshak Peygamber’in kehanetine göre bir çocuk doğacak ve “fakirlere iyi haberler iletecek, kırık kalpleri tamir edecek, esirlere hürriyet vaat edecek”tir. Luka İncili de İsa’nın İshak’ı okuyup “fakirlere iyi haberler iletme” görevini üstlendiğini anlatır.

Mesih’in doğumu, Roma valilerini, sarrafları ve dönemin tüm seçkinlerini tehdit edecek bir dönüşümün habercisidir. Herkes kudretli bir asker beklemektedir. Ancak Elçi asla kılıç ya da zırh kuşanmaz, makam sahibi olmaz, servet biriktirmez. Dillendirdiği hakikat dünyayı dönüştürür. O bize aşkın, umudun ve yardımseverliğin gücünü öğretir.

Noel, bu mesajı işitmemiz gereken bir zaman olmalıdır. O, fakirlerin ve mazlumların dikkate alındığı bir zamandır.

2010 Noel’inde ABD dünyanın diğer tarafında iki savaş yürüttü. İşsizlikle, evsizlikle ve açlıkla yüzleşti. Birçok Amerikalı, bizim en fazla el üstünde tuttuğumuz kurumlarımıza dönük şüpheli kimi ifadeler dillendirdi.

Bu yıl Başkan Obama Irak’taki savaşa son verdi ve askerler yurda dönmeye başladılar. Wall Street’i İşgal Et hareketi, Wall Street’teki ifrat konusunda milyonlarca insanın gözlerini açtı. Ve Amerikalılar, Wisconsin, Ohio ve diğer birçok yerde, temel işçi haklarını korumak için hep birlikte ayağa kalktılar.

Hayır dualarımızı hiç eksik etmiyoruz. Ama geçen yıla nazaran bazılarımızın daha iyi durumda olması gerekirdi. Stoklarımız bu yıl da boş. 2011 Noel’i gösteriyor ki daha yapılacak çok şey var. Amerika’da 49 milyon insan sefalet koşullarında yaşıyor. Yarısı ise düşük gelire sahip. 17 milyon çocuk aç. Yaklaşık 50 milyon insanın sağlık sigortası yok. 24 milyondan fazla insan tam zamanlı işe muhtaç. Mahkûmların sayısı ise rekor düzeyde. The Army Times raporuna göre, her gün 18 eski asker intihar ediyor.

Bu Noel'de herkes anlatılan hakiki hikâye için biraz zaman ayırsın. Hayatın şafağındaki gence, hayatın çukurundaki fakire ve hayatın alacakaranlığındaki yaşlıya nasıl davrandığımızı oturup düşünelim. Gerçek hediye, Bilgelerin getirdikleri değil, yem teknesinde kundak bezine sarılı çocuktur.

Herkese mutlu Noeller.

Rahip Jesse L. Jackson
PUSH (İnsanlığa Hizmet için Birleşmiş İnsanlar)
Gökkuşağı Koalisyonu kurucusu ve başkanı
23 Aralık 2011
Kaynak

0 Yorum: