06 Aralık 2021

,

Kesik


Dünyanın hâkimiyeti, hâlen daha emperyalizmin elinde. Toprağı ele geçiren, kültürleri ve toplulukları yok eden o. İnsanlık ve doğa, onun ayakları altında. İkisi de emperyalizmin bitmek bilmeyen kâr arayışının çilesini çekiyor.

Emperyalizm, üzerine yeşil bir gömlek geçirerek eleştirilerden kurtulacağını düşünüyor. Yıkıcılığını, “doğayı koruma” bahanesi ardına gizliyor.

Bu yalanlara inanır, şirketlerin doğadan yana olamayacağını unutur isek tıpkı Fanon’un sözünü ettiği, akılları sömürgeleştirilmiş yerli halkların durumuna düşeriz.

Statüko bünyesinde kalıp onun için çalışmamız gerektiğini söyleyen çağrılara kulak kesilir, o statükonun liderlerine ve mekanizmalarına güven duyarsak, statükonun terimleriyle tartışıp onun “şiddet dışı yol” ve “uyum” gibi zokalarını yutarsak, o vakit tam da Fanon’un ifade ettiği biçimiyle, “daha işin başında mağlup edilmiş oluruz.”

Sömürgeci, Fanon’un Cezayir’de bulunduğu günlerden beri pek değişmedi. Kapitalizm, emperyalizm, endüstriyalizm ve Batı diye adlandırdığımız sistem, tüm karmaşıklığı ile varlığını sürdürüyor.

Eğer onu yere sermek, boynumuza, bileklerimize doladığı zincirlerden kurtulmak zorunda isek zihnimizi sömürgelikten çıkartıp, tüm zihin dünyasından tam anlamıyla kopmanın, tüm cümlelerinden, önermelerinden uzaklaşmanın yolunu bulmalıyız.

Gerçek bir radikal proje, tam da bununla ilgilidir. Bizim amacımız, uzun zamandır esareti, zafiyeti ve teslimiyeti dayatan, bizi fiziksel gerçeklikten, doğadan ve kolektif potansiyelimizden uzak tutan zincirleri kırmaları konusunda insanları teşvik etmektir.

Walter Benjamin’in ifadesiyle bizim “tarihin sürekliliğinde bir kesik açmamız” gerekmektedir.

Organic Radicals

12 Ekim 2019

Kaynak

0 Yorum: