14 Mayıs 2009

,

Peru: Amazon Halkları Direnişte


APRA [Amerika Devrimci Halk İttifakı -Perulu merkez sol parti -ç.n.] Yerli Amerika’nın destekçisi olduğunu ilân etmemiş miydi? Ne kadar sorgulanabilir bir nitelik arz etse de kurucularının [Haya de la Torre -ç.n.] bu yönde yazılı olarak verdiği kimi destekler mevcut. Oysa Lima’daki APRA hükümeti, Amazon yerlilerine karşı korkunç bir katliam gerçekleştirdi.

Yerlilerin tek yaptığı, atalarından yadigâr topraklar üzerinde hak iddia etmek, kendi kaderlerini tayin etme, çevreyi koruma ve uluslararası hukukla yeni Bolivya, Ekvator ve Venezuela anayasalarında kutsal addedilen talepleri dillendirmekten ibaret. Önemli bir biyolojik çeşitlilik arz eden ve ülkenin neredeyse yarısını kaplayan Amazon ormanları, su kaynakları, ormancılık imkânları, petrol ve mineral yataklarına sahip. Başkent sakinlerinin açgözlülüğünü giderme konusunda Peru ve tüm dünyaya değeri ölçülemez katkılar sunuyor.

Perulu Amazon halkı, bin yıllık saf kültürlerini yağmur ormanları ile ilişki içinde geliştirdi. Bu kültür, bahçıvanlık, avcılık, balıkçılık ve toplayıcılık üzerine kurulu. Onların flora ve fauna ile ilgili bilgileri Amazon’da yapılacak geliştirme projeleri için özel bir anlama sahipti oysa. İlerlemeye karşı olmamakla birlikte onlar, esasta “Batı”nın ve Lima oligarşisinin doğaya yönelik ırkçı ve açgözlü saldırılarına göğüs geriyorlar. Özel toprak mülkiyetine karşı olan diğer yerli halklar gibi onlar da piyasaya, hatta kapitalizmin krizine kurban gitmemek için mücadele ediyorlar.

Hükümetin saldırı düzenlediği Bagua bölgesinde yaşayan Awajum ve Wampis halkları direngen halklar ve İspanyol fetihleri ile cumhuriyetçi toprak ağalarının sömürgeci siyasetlerine hiçbir zaman boyun eğmemişler. Karşılarında bir halklar koalisyonu bulan emperyalistler ve onların yerli işbirlikçileri, eşi benzeri görülmemiş bir körlük içinde. Amazon’a akan sermayenin sözcülüğünü yapan El Comercio gibi neo-liberal gazeteler, önceden yerlilerle diyalog kurmadıkları için başkan Alan García ve Kongre’yi suçluyorlar. Hükümet ise Bolivya ve Venezuela’yı müdahil oldukları için suçluyor, sanki Yerliler kendi çabalarıyla böylesi bir projeyi oluşturup hayata geçirmekten acizlermiş gibi.

Amazon halkları, ortaya koydukları bu direnişte oldukça karmaşık kimi örgütsel formlar ürettiler, kendi aralarında demokratik bir liderlik oluşturdular, güçlü bir inanç geliştirdiler ve tüm bunları sadece atalarından yadigâr bilgi ile değil, günümüz siyaseti ile ilgili tecrübelerle birlikte yaptılar. Bu gayretin ilk işareti, otuz yıl önce kurulan Peru Ormanlarının Gelişimi için Halklararası Birlik’in kurulması ile verildi. POGHB, uzun süre mücadele verebilme becerisini gösterebileceğini ve ayrıca hükümetle ihtiyatlı ve kararlı bir tutumla diyalog kurabileceğini kanıtladı.

Hükümet, 2008 tarihli kararnamesi ile petrolü ve vahşi ormanları ulusötesi şirketlerin sömürüsüne açınca POGHB, Ağustos ve Eylül’de protesto eylemleri için biraraya geldi ve kararlardan birini iptal etmesi, diğer ikisini yeniden gözden geçirmesi konusunda hükümeti zorladı. Ancak aradan aylar geçmesine karşın, yasama ve yürütme fiiliyattaki çelişkileri çözme konusunda tek bir adım atmadı. Sadece başbakan üzerinden, o da kimi Yerli liderler aracılığıyla, diyaloga girilebildi. Parlamento ile görüşmelerin tıkanması noktasında Yerliler 9 Nisan’da bölgeye giden yolu kapattılar; bu direniş, hükümetin helikopter destekli bir polis saldırısı ile 6 Haziran’da direnişi kırmasına dek sürdü. 25 yerlinin öldürüldüğü bu katliamda Yerli lideri Riposto her iki taraftan düzinelerce kişinin öldüğünü bildirdi.

Uzun süre Awajum yerlileri ile birlikte yaşamış olan bir Cizvit misyoneri şunları söylüyor:

“[Yerliler] saygı gördüklerinde, kendilerine ve çocuklarına yönelik bir tacizde bulunulmadığı ve adaletsizliğe maruz kalmadıkları sürece her daim barışçıl ve iyi insanlardır […] aksi takdirde hemen isyan ederler.”

Garcia’nın ve kabinesinin göz ardı ettiği bu gerçek birçok tarihçi tarafından da onaylanıyor. Şimdilerde Perulular, kimi suç örgütlerini devreye sokması sebebiyle istifasını istedikleri hükümete karşı, katliamın gerçekleştiği günü Millî Protesto Günü olarak anıyorlar.

Ángel Guerra Cabrera
[Peru Komünist Partisi]

0 Yorum: