11 Nisan 2023

Düzeni Kavramak


Ümit Özdağ’ı MHP’yi eleştirmemesi üzerinden eleştiriyorlar. Asıl, CHP’nin vaktiyle MHP’yi meclise sokması, sayısız CHP’linin MHP’ye oy vermesi, MHP’li bir meclisle AKP’yi dizginleme stratejisini konuşmak lâzım. Sonra türban kararını…

15 Temmuz sonrası iyice yakınlaşan ilişkilerini düşünelim MHP ve AKP’nin. Bahçeli’nin başkanlık sistemini teklif etmesi ve sınırlı sorumlu koalisyon üyesi olması. CHP’ye soralım, AKP’yi dizginlemek için meclise soktuğunuz partiyi hiç eleştirdiniz mi?

Bahçeli ve AKP, Demir İpekyolu ve Londra ekseninde hizalanırken, Kılıçdaroğlu CHP’sinin Amerikancı milliyetçi kanatla işbirliği hâlinde olduğunu görüyoruz. Yine de CHP’nin ara sıra ağzını açıp Bahçeli’nin “ihanet” ya da vefasızlığına laf etmesini beklerdik.

Birinin çıkıp artık hep çuvallayan CHP yönetimini eleştirmesi de beklenirdi, ama öyle bir şey olmuyor. Yazmış idik: bütün parti kurultayları göstermelik ve tek aday-tek adam rejimi var tüm partilerde. Öyleyse Muhteşem Yüzyıl’da Mustafa’ya ne olacağını konuşmak yersizdir.

Birinin çıkıp, CHP ve Gezi artığı kolpacılarının “Şandıkyayı teyk etmiyoyuj aykadaşyay” muhalefetini de eleştirmesi gerekiyor. Her seçimde oylara sahip çıkma iddiasıyla yola çıkan ve akşamın ilk saatlerinde yüksek açıklanan AKP oyları ile ana avrat halka söven muhalefet, eleştirilmeyi bekliyor.

Her seçimde aynı şey olmaz ki. Her seçimde aynı şey oldu. Sandıkları terk etmiyorduk ki AKP’nin ezici çoğunluğu aldığı grafikler verildi. Demek ki “çomar mı çomar bir Anadolu oy veriyordu AKP’ye”, sen ben oy vermiyorsak.

AKP’ye talep ve rağbetin, düzen ve sermaye sınıfından olduğunu gizlemek için usanmadan ve utanmadan her seçimde “Şandıkyayı teyk etmiyoyuj aykadaşyay” müsameresini tertiplediler. AKP’yi yenmek için İslâmcılaşma soytarılığı da bununla meşruiyet kazanacaktı.

Erhan Göksel, seçim makinesinin AKP’ye kafadan %25 verdiğini iddia ediyordu. Parmak boyasına dönmeye icbar edecek değil ya, seçim akşamı yalandan sandıkları terk etmeye etmeye AKP’ye ölümüne bağlı bir Anadolu icat ve inşa edildi.

Bu nasıl bir bağlılıktıysa artık, Gezi’de mitingine adam taşınıyor. Suriyelilerin sadakatine güven de 15 Temmuz gecesi köprüye gelmekle ölçüldü. Kızılay’da kaç kişi vardı, neredeydi bu körü körüne Reisçi Anadolu?

Bu parti, Milli Görüş gömleğini çıkarma taahhüdüyle gelmişti. 2001 Şubat Krizi’ne yönelik tepkiyi örgütleyen AKP, ekonomik başarı ve refah vaat ediyordu. Peki AKP, ne zaman 28 Şubat’a karşı milletin dualı iktidarı oldu? Kılıçdar CHP’sinin vazifesi, herkesi AKP’nin 28 Şubat’a tepkiyle geldiğine ikna etmektir.

Peki sağcı olduğunu sadece Gezi solcularının anlamadığı Yeni CHP, bunu neden yapıyor?

2002 sonrası Derviş programı, yani yeni sağ politikalar, çok yoğun bir sermaye transferiyle sonuçlandı. CHP ise bir düzen partisidir. Sınıf çelişkilerini gizlemek zorundadır.

AKP’ye karşı muhalefet, özelleştirmeler ve ihale rejimi üzerinden yapılmalıydı, zira sistem, böyle bir muhalefete hayat hakkı tanıyamaz. Atatürk heykelli, başörtülü, namazlı niyazlı, Atatürk’e saldıran meczuplu, içki ve dekolte düşmanı dolu bir gündeme ihtiyaç vardı.

Dış güçler ve dış zor haricinde, bir memleketin iktisadî düzeni de fevkalâde önemlidir analist için. Ülkemiz üzerinde Büyük Ortadoğu Projesi-Bir Kuşak Bir Yol Projesi arasındaki gerilimde karşılık bulan, dış güçler arasında cereyan eden mücadeleyi anlatmakta muvaffak olamadık, ikinciye ikna umudum hiç yoktur.

Şu kafaya bir şey anlatamazsınız. Sorana da anlatana da. Dindarları, 1839’dan itibaren kapitalizmle uyumlu yetiştirdiler. Onlar, kapitalizmin sadece ahlâkı bozmasından endişe ederler, o kadar. Başka bir politik ufukları yoktur.[1]

Kemal Kılıçdaroğlu, 1826 sonrası Tanzimat’la ortaya çıkan ve her piyasalaşma hamlesinde (‘50, ‘80) sahaya sürülen dindar kapitalizmini halkın talebi olarak meşrulaştırmaktan başka bir şey yapmıyor.

Her şey, Kolin-Cengiz-Limak-Aksa ve katılım bankalarından ibaret değil. İçkili ve bu sayede Kemalist burjuvazinin de bankaları, petrol rafinerileri, elektrik dağıtım şirketleri var. Çoğunu da AKP döneminde aldılar. Faizle mücadele edilirken kârları arttı.[2]

Kılıçdaroğlu’nun her yaptığı, neden Erdoğan’a yarıyor? İşte bundan yarıyor. Düzeni kavramadan, Anafenci siyaset anlayışıyla vesayet ve “cokoben Kemalizm” sakızı çiğnemekten farkı yoktur “çomar Anadolu” zırvalarının.

Zeki Sözüşirin
31 Temmuz 2022
Kaynak

Dipnotlar:
[1] Emir Berke Yaşar, “Atilla Yayla Röportajı”, 27 Temmuz 2022, Klavye.

[2] “Akbank’ın 2. Çeyrek Kârı Piyasa Beklentilerini Aştı”, 27 Temmuz 2022, Bloomberg.

0 Yorum: