Ben terörü sevmiyorum, seveni çok. Delik deşik edilmiş
uzak şehir duvarlarıyla tatmin olanı çok. Babasının hiç sevmediği bir çocuk
gibi, intikam naralarıyla yakılan evlere “gücümü göreceksiniz” diye haykıranı
çok. Harabeye çevrilmiş şehrinden kaçana çelme takanı çok. Nefes alınacak bir
toprak vaat ettiği yurtsuzları, okyanusun kumdan zeminine gömeni çok. Bin
yıllık zeytin ağacını yerinden söküp tanımadığı iklimlere terk edeni çok. Altın
için ağacı, dağı, insanı gözden çıkaranı çok. Şehirlere bombalar yağarken her
gece, sevdiğini koynundan mahrum bırakanı çok…
Ya bir devrimciyi aşkından intihar etmek için çatıya
çıkaran karşılıksızlık, terör değilse ne? Ya bir insanı terörden ayrı tutan,
aşk değilse ne? Ya aşkı tek bir üzüm tanesi gibi kırk parçaya bölüp dağıtan,
insan-ı kâmil değilse ne?
Aşkın şırasını bin parçaya böldük ya Resulullah, alan
yok…
Ben bir insan olarak ölmüyorum ölen çok. Gecesini
gündüzüne katıp cehenneme övgüler düzen çok. Gecenin şerrini sabahın hayrına
bulaştıran çok. Bunca ızdırabın yangınına bir avuç suyu çok görüp, dostun
ateşinde ısınmayı marifet bilen çok. Bunca ızdırabın yangınına bir avuç suyu az
görüp, doğru yoldan vazgeçeni çok. Zırhı insanlık olanları delen kurşun çok.
Onlar ki birer ırmaktı denize yürüyen, yollarına baraj kuran çok. Biz barajları
deviren sudan ilham aldıkça, denizi dolduran çok. Her yerinden yaralı bir tekneye
emanet yaşam… Ben ölmüyorum, ölmüyorum, yaramı açan çok.
Ya sıvanmış yaraya değen bıçak, terör değilse ne? Ya
insanı terörden ayrı tutan, o bıçağı elden ele almanın bile kötülük
getireceğine inanan anne değilse ne?
Anneliği tatmadan yedi ceddi evlat edindik ya
Resulullah, yedisinin de kalbi yok…
Ben ahir çağın tabiatını reddediyorum, biat edeni çok.
Aramızdaki sevgisizlik mesafesi teröre mesken. Ayrılığa, yoksulluğa, ölüme
mesken. Sana doğru bir adım atayım desem, anayasaya aykırılığım çok.
Irmaklarımız denizlerine kavuşamadan ölüyor ya Resulullah… Benim koynumda
büyüttüğüm balıklar çok.
Dışarıda bir çeşit hayat var, milyonlarca ışık yılı
var, sevmeye vakit yok.
İmgesu Ünal
20 Şubat 2016
0 Yorum:
Yorum Gönder