Amerika’yla
bağlantılı Alman şirketleri, Hitler’in ve Nazilerin iktidara geliş sürecinin
finanse edilmesinde öncü rol oynadılar. Ayrıca Atlas Okyanusu’nun iki
tarafındaki sanayi devleri arasında imza edilen anlaşmalar, Almanya’nın
stratejik önemi haiz hammaddelere ve teknolojilere erişmesini sağlarken, öte
yandan, müttefik ülkelerin bunlara erişim imkânlarını kısıtladı.
İkinci
Dünya Savaşı süresince Alman ve Amerikan şirketleri arasında kurulan ilişkiler,
esasen adalet bakanlığına bağlı Tekelleşmeyle Mücadele Birimi Ekonomik Savaş
Bölümü üzerinden kuruldu. Başkanlığını James Stewart Martin’in yaptığı bu grup,
“Bombacı Çocuklar” olarak anılıyordu, zira grubun üyeleri, Alman endüstrisinin
hangi noktalarının güçlendirileceğini belirleme sürecine katkıda bulundular.
Savaş sonrasında Martin, Atlas Okyanusu’nun ötesindeki finans ve sanayi sahasına
giriş imkânlarını ortadan kaldırıp Almanya’daki kartelleşme sürecine son
vermekle ilgili çalışmalarda öncü rol oynadı ve bu çabalar başarısızlıkla
sonuçlandı.
Martin’in
All
Honorable Men [“Tüm Onurlu İnsanlar”] isimli çalışması, ABD’deki güçlü
ekonomik çıkarların kartelleşme sürecine son verme girişimlerini nasıl boşa
düşürdüğünü, bunun yanında, savaş sonrasında küreselleşen “işler”in hem Almanya
hem de ABD için olağan hâliyle nasıl sürdüğünü ortaya koyuyor. Martin’in de
ifade ettiği biçimiyle, bu ticari ilişkiler hükümetin kullandığı ağları
başarıyla maniple edebiliyor, bu ağları kötü amaçlar için kullanıyordu. Kongre’de
lobi faaliyeti yürütmenin ve kartelleşme sürecine son verilmesi için halkla
ilişkiler kampanyasına öncülük etmenin yanında, Almanya’daki kartellerin
Amerikalı ortakları, kendi personelini savaş sonrasında Almanya’nın ekonomik
planda yeniden inşa edilmesine dönük çalışmalarda kilit pozisyonlara getirmeyi
bildiler.
Martin’in
kitabının en önemli yönlerinden biri de gelecekle ilgili uyarılarda bulunduğu
kısmı. Amerikalı patronların çıkarlarının Alman ekonomisinin yeniden inşası
sürecini nasıl yoldan çıkarttığına ilk elden şahit olan Martin, ABD’nin
geleceğiyle ilgili korkularını dile getiriyor. Almanya’da ekonominin
dizginlerinin belirli ellere geçmiş olmasıyla birlikte az sayıdaki güçlü ismin
Hitler’i iktidara taşıdığını söyleyen Martin, aynı şeyin kırklı yılların sonu
itibarıyla ABD’de de yaşandığını iddia ediyor. Buradan da Amerika’nın geleceğine
tanık olacak kuşakları o günden uyarıyor.
* * *
“Almanya’da
ekonomi ve politika sahasının efendileri, Hitler’e ve programına şoför
koltuğunu teslim ettiler. Bu devir teslim, tam da Weimar Cumhuriyeti
destekçileriyle Naziler arasındaki politik kavganın Naziler aleyhine evrildiği bir
momentte gerçekleşti. Bankacılık ve sanayi alanında önemli konumlarda olan insanlar,
Hitler’in programına onay verdiler ve ellerindeki mali imkânları o programın
sahibinin önüne serdiler. Naziler, seçimi bu destek sayesinde kazandı.
Bugün
aynı şeyin ABD’de de yaşanacağını şimdilik söyleyemeyiz. Ama bizdeki ekonomik
güç de yüz kadar adamın elinde toplaşmış durumda. Bunlar, kendi aralarında anlaşıp
tek bir programa destek sunabilirler. Sadece henüz bu uzlaşıyı sağlamış
değiller. […]
Ama
eğer ABD ciddiyet arz eden ekonomik güçlüklerle yüzleşirse, Almanya’da
sahnelenen oyun Amerika’da da sahnelenebilir. Burası da bu konuda gerekli
koşulların önemli bir kısmına sahip. Bu kardeşlik kulübü içerisinde ufak
farklılıklar söz konusu ve bu farklılıklar, finans dünyası ile sanayi
dünyasının Almanya’da Hitler üzerinden uygulanmış olan program kadar baskıcı
bir program etrafında buluşmasına mani oluyor.
O
vakit bugün ekonomideki dizginlerin belirli ellerde toplaşmasının kendi içinde
taşıdığı tehlikelerin gündeme gelebilmesi için ülkede büyük bir ekonomik krizin
yaşanması gerektiğini güvenle söyleyebilir miyiz? Bu koşullarda şunu görmek lazım:
son birkaç yıl içerisinde gücün belirli ellerde yoğunlaştığı sürecin
hızlandığına tanık oluyoruz. Ülkede finans ve sanayi grupları bu koşullarda bir
araya geliyorlar.”
[All Honorable Men; James Stewart Martin; Copyright
1950 [HC]; Little, Brown & Co.; s. 295.]
“[…]
Özetle: Almanya en nihayetinde tabii ki tehdittir, ama bizim ülkemizde de
Almanya’yı bir tehdit hâline getirebilecek güçler mevcuttur. Daha da önemlisi,
bu güçler, ‘iş dünyasının ihtiyaçları’ diyerek, politik felâkete kasten yol
açacak bir komploya başvurup ülke içerisinde bir tehdidin açığa çıkmasını
sağlayabilirler. Bunu yapacak olan da Naziler değil, iş adamları olacak; suçlu kişiler
değil düne kadar onurlu sayılan insanlar olacak.”
[A.g.e.; s. 300.]
Dave Emory
10
Temmuz 2006
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder