Jonathan
Jackson 17 yaşındaydı. Ağabeyi George Jackson ve arkadaşlarını kurtarmak
için Ağustos 1970’te mahkeme salonundan hâkimi, savcıyı ve üç jüri üyesini
kaçırdı. Bindikleri aracı takip eden polisin açtığı ateş sonucu hâkimle
birlikte Jackson ve eylem sırasında mahkeme salonunda bulunan, Johnson’a yardım
eden William A. Christmas öldü. Aşağıdaki konuşma, kilisede yapılan cenaze
töreninden ve Kara Panter Partisi kurucularından Huey P. Newton’a ait.
● ● ●
Herkes,
yaşananları bir facia olarak görüyor, birçokları, Jonathan Jackson ve William
A. Christmas için ağlayıp duruyor. Oysa Kara Panter Partisi, yaptığı açıklama
ile bu iki kardeşimiz için ağlamamamız gerektiğini söylüyor. Onlar özgürleşti,
bizse köle olarak yaşamaya devam ediyoruz hâlâ. Eğer birileri için
ağlayacaksak, hâlen daha zincirlerini kıramamış olan bize, esir hâlimize
ağlayalım.
Kara
Panter Partisi, bu iki cesur devrimcinin sunduğu örnekliğin açtığı yoldan hiç
ayrılmayacak. Halk, bu gezegende birkaç yıl daha yaşamak için köleliğe ve
esarete teslim olmaya karşı çıkıyor. Eğer özgürlük kavgasının cezası ölümse, o
vakit biz ölerek esaretten kurtulup özgürlük diyarına geçiyoruz demektir.
Özgürlük
yoksa hayatın anlamı yoktur. Prangalarımızdan başka kaybedecek bir şeyimiz yok,
özgürlüktür kazanılacak olan. Bugün burada sadece yoldaşlarımız Jonathan
Jackson ve William Christmas’a saygılarımızı iletmek değil, onların
eylemlerinde ortaya konulan hedeflere ulaşmak için canlarımızı ortaya koymak
amacıyla bir araya geldik.
Zalimin
yaptığı ve mazlumun saygı duymak zorunda olduğu tek bir yasa bile yoktur.
Yasalar
halka hizmet etmek zorundadırlar. Halk, yasalara hizmet etmek zorunda değildir.
Yasalar halka hizmet etmediğinde, bu tür yasaların boyunduruğundan kurtulmak
halkın hakkı ve görevidir.
Genelde
mazlum halk, özelde Siyah halk uzun süredir çile çekiyor, bugün artık işte tam
da bu gerçek redde tabi tutmalıdır. Silâhsız otuz milyon Siyah ile tepeden
tırnağa silâhlı otuz milyon Siyah arasında büyük bir fark vardır.
Yalnız
değiliz. Her yerde müttefiklerimiz var. Zalimin indirdiği kırbacın sesini
işittiğimiz her yerde yoldaşlar buluyoruz kendimize. Dünyanın her yerinde
halklar ayaklanıyor. Devrimin dalgaları yükseliyor, Amerika’nın sahillerini
dövüyor, günahkâr seçkinler ile yozlaşmış devlet yetkililerini önüne katıp
süpürüyor.
Yoldaş
Jonathan Jackson ve Yoldaş William A. Christmas bize bir devrimci ders veriyor.
Onlar, mücadeleyi yoğunlaştırdılar ve onu daha üst bir mertebeye taşıdılar.
Tek
bir resim bin kelimeden daha değerli, eylemse en yücesi. Yoldaşlarımız feda
ettiler kendilerini. Onlar, devrime canlarını verdiler.
Huey P. Newton
15
Ağustos 1970
Aziz Augustine Kilisesi, Oakland, Kaliforniya
[Kaynak:
To Die for the People: The Writings of Huey P. Newton, 1972, Vintage
Books, s. 221-222.]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder