“Yoldaş”,
son yirmi otuz yıl içinde değersizleştirilmiş, içi boşaltılmış bir kelimedir.
Modern
revizyonizmin güçlenmesi ve son proleter devlet olan Çin’i ele geçirmesi ile
birlikte “yoldaş” terimi, boş bir kelime hâline geldi. O, artık modern
revizyonistler, devrimcilik oynayan hizipler ve her türden ideolojik çerçöp
tarafından sadece “kişi”yi ifade etmek için kullanılan bir kavram.
Oysa
yoldaş, bundan daha fazlasıdır. Huey Newton, Kara Panter Partisi kadrolarını
“halkın güttüğü öküz sürüsü”ne benzetirdi. Bugünse kendilerine “komünist”
yaftası yapıştıran zevat, halkı öküz gibi gütmek istiyor.
Halkın
güttüğü öküz olmak, biz komünistlerin tümüyle kitlelerin emrinde olması
anlamına geliyor. Birey olarak istediklerimizin bir önemi yok. Komünist
olduğumuzda artık birey değiliz, kitlelerin bir uzantısıyız ve sadece onların
çıkarlarına hizmet ederiz.
Biz
komünistler, halkın adaletini ve gazabını fiiliyata dökecek failleriz. Halk
bizden ne talep ediyorsa, o talep, sızlanmadan, şikâyet etmeden yerine
getirilir. Komünistler asla zorbalık etmez, hâkimiyet kurmaz, asla kibirlenmez,
kendisini düşünen, kendisiyle övünen biri kesinlikle olamaz.
Komünistler
hırsızlık etmez, yalan söylemez, saklanmaz, mücadeleden kaçmaz, kendi kişisel
çıkarları için hizipler kurmaz. Komünistler, asla tembel, hain, sahtekâr,
açgözlü, küçük hesaplar peşinde koşan veya kininden başka bir şeyi tanımayan
biri olamaz.
Gerçek
bir yoldaş, yoldaşını sıcak tutmak için onun yanına yalınayak, üzerinde bir
ceket dahi olmadan koşar. Çin’deki Uzun Yürüyüş esnasında bir yoldaş öleceğini
anladığında üniformasını çıkartır, bir cesedin üzerinden çekip almasın diye onu
yanındaki kişiye verirdi. Bu gerçek yoldaşlık ruhu, ancak bir ömür boyu hüküm
süren kapitalist-emperyalist sefahat ve beyin yıkama faaliyetlerinin var ettiği
ideolojik çerçöpün temizlenip atılması ile gündeme gelebilir. Bu temizlik
faaliyeti, ömür boyu yürütülmesi gereken bir iştir. Bu işin sonuçları, o iş
tümüyle kolektife teslim edildiği vakit, özeleştiri anlayışı şahsi veya
bencilce sebeplerle kapı dışarı edilmeyip tümüyle uygulamaya konulduğunda
etkili olabilir.
Bencillik,
acelecilik ve kibir, küçük burjuvaziye ait ideolojik ürünlerdir ve asla gerçek
bir komüniste yakışmayacak özelliklerdir. Bu tür vasıfların yerini proleter
vasıflar, tevazu, burjuva nefsle, yani burjuva bireyciliğin ürünleri olan
davranışlarla mücadele anlayışı almalıdır.
Tanıdığım
birçok sıradan insan, komünizmle sırf eğlence ve ego tatmini için ilgilenen
aydınlara kıyasla daha fazla komünist ruha sahiptir. Herkesin de bildiği gibi
yoksullar, küçük burjuvalara veya burjuvaziye göre birbirlerine yardım etmeye
daha fazla meyillidirler. Bunun sebebi, kolektivist ruh olmaksızın yoksulların
her türden burjuva zırvaya tabi olup ömürlerini kısaltacak olmasıdır.
Yeni
Afrika halkının kültür tarihi incelenmelidir. Köle isyanları, ancak disiplin
muhafaza edildiği için gerçekleşebilmiştir. Jamaika ve Latin Amerika’daki
koloniler, kolektife teslim olmak suretiyle varolabilmiş, Kuzey Carolina’daki
Büyük Kasvetli Bataklık’ta bulunan İngiliz kolonileri, bu sayede Birleşik
Devletler hâline gelebilmiştir.
Neden
dört bir yanda kardeş, hala, teyze, kuzen vs. dediğimiz insanlar var? Çünkü
sömürgeci güç gerçek ailelerimizi bölüp parçaladı, hepimiz mecburen kölelik
döneminde birlikte hayatta kalabilmek için büyük bir aile hâline geldik.
Antisosyal, bireyci davranışlar sergileyen, köleleri köle sahibine gammazlayan
veya kolektiften yiyecek saklayan herkes, kolektif tarafından cezalandırılırdı.
Bu anlayışı komünist hareketten de edinmek mümkün. Dolayısıyla, kahrolsun
bireycilik, küçük burjuva kalleşlik ve ruhsuzluk. Yaşasın devrimci proleter
dayanışma, birlik ve yoldaşlık.
BRG
24 Aralık 2019
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder