Pages

10 Kasım 2018

Devrimci Hacı: Bereketullah

Muhammed Bereketullah’ın [1859-1927] düşüncesinde Panasyacılık, Panislamcılık ve Asya komünizmi, birbirine sıkı sıkıya bağlı hususlardır. Bu tür projelere hiç de yabancı olmayan Bereketullah, iki dünya savaşı arası döneme damga vuran ve yamalı bohçaya benzeyen dile dair mükemmel bir örnek sunmaktadır. Bu dil, alabildiğine enternasyonalist ve anti-emperyalisttir.

1906’da politik sahadan sürgün edilen Bereketullah, ülkesi Hindistan’ı terk eder ve bir daha oraya dönmez. New York’ta başka isimlerle birlikte Panaryan Derneği’ni kurar. Burada “Aryan” sözcüğü, esasen Hindistan-Amerika işbirliğini ifade etmektedir.

Tokyo’da Urduca öğretmeni olarak çalıştığı dönemde Japonlar arasında yeni yeni gelişme imkânı bulan Panasyacı akımla temas kurmuş olan Bereketullah, ABD ve Berlin’de karşımıza Ghadrcı olarak çıkar. Kıyam anlamına gelen Ghadr 1912’de ABD’nin Portland şehrinde Pasifik Sahili Hindistanlılar Derneği’nin yayın organının adıdır ve sonrasında bağımsızlık hareketinin adı hâline gelir.

Süreç içerisinde Bereketullah’a Orta Asya’da da rastlıyoruz. Birinci Dünya Savaşı’nın sonlarında Bereketullah, güçlü İslamcı eğilimlere sahip biridir artık. Bu yönelim de daha önceden oluşmuş kimi köklere dayanmaktadır. Bereketullah Japonya’da İngilizlerin canını sıkmak için Müslüman Kardeşliği isminde bir gazete çıkartmış, Asya’da anti-emperyalist ittifakların kurulması yönünde çağrıda bulunmuştur.

Pratap (beyaz başlıklı) ve Bereketullah (gri başlıklı) Fırat Nehri kıyısında. Pratap, Osmanlı temsilcisi Kasım Bey’le konuşuyor.

Esasında Hintlilerin Panasyacı projelere katılımı, yirmilerde artmaya başlar. İstihbarat örgütleri yüzlerini bahsi geçen gazeteye çevirirler:

“Panasyacılığın geçmişinin on-on bir yıl öncesine dayandığından bahsedilebilir. O dönemde Tokyo Yabancı Diller Okulu Hindistan Dilleri Profesörü olan Mevlânâ Muhammed Bereketullah, Tokyo’da ‘Müslüman Kardeşliği’ isminde bir gazete çıkartmış, gazete genel olarak beyaz ırkların hâkimiyetine karşı Asya milletlerinin ittifak kurmasını savunmuştur.”

1915’te Bereketullah, Kabil’deki toplantı öncesi İstanbul’da Mahendra Pratap ile bir araya gelir. Amaçları, Afganistan Emiri’nden ve bölgedeki başka liderlerden Britanya’ya savaş açmalarını istemektir. Bu istek kabul görmese de Pratap, Emir Amanullah’ın güvenini kazanır ve Afganistan’la yeni rejim arasında dostane ilişkilerin kurulması için Moskova’ya elçi olarak gider. 1919’da Lenin’le bir araya gelir, ayrıca Türkistan’da ve Buhara’da çalışmalar yürütür.

İslam ilimleri konusunda uzman olmasına karşın Bereketullah, kendisinin Panislamcı olduğunu hiçbir zaman söylemez. Marksist-Leninist teorilere ve Sovyet projesine beğeniyle yaklaşsa da komünist de değildir. Sovyetler’de kaldığı üç yıl boyunca İslam’la komünizmi birleştirmeye gayret etmiştir.

Carolina Margaretha Stolte

[Kaynak: Orienting India: interwar internationalism in an Asian inflection, 1917-1937, Leiden University, 2013, s. 121-122.]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder