Trump tipi bir megalomanyak ve zorba olarak Sisi’nin
İsrail için kirli işler çevirdiği artık sır değil. Bugünlerde Amerika ve
İsrail’in ajanı olan Muhammed Dahlen'i Mahmud Abbas’ın yerine geçirmek için
hazırlıklar yapıyor.
1993’te Washington’da Oslo Anlaşması imzalandıktan
sonra Dahlen, Gazze’deki Önleyici Güvenlik Gücü’nün başına getirildi.
Amerikalıların silâhlandırdığı, fonladığı ve eğittiği bu 20.000 kişilik güç
Fetih’e verildi. Dahlen de böylelikle Filistin’in en güçlü liderlerinden biri
hâline geldi.
Elindeki güçler doksanlar boyunca Hamas mensubu
tutsaklara işkence ettiği için suçlandı. Bu dönemde Gazze’ye “Dahlenistan”
deniliyordu.
Önleyici Güvenlik Gücü’nün [ÖGG] başı olarak Dahlen,
CIA ve İsrail istihbarat yetkilileri ile düzenli görüşmeler gerçekleştirdi.
Bush dahi Dahlen’le en az üç kez görüşmüştü. İlk
görüşmenin ardından onu “iyi ve sağlam bir lider” sözleriyle övmüştü. Özel
çevresinde başkan Dahlen’i “bizim adamımız” olarak tarif ediyordu. Onun
gerçekten de ABD’nin adamı olduğunu ispatlayacağı zaman nihayet geldi.
2007’de Dahlen, Amerika’nın “Hamas’ı yok etmek için
saldırıya geçme konusunda elindeki güçleri hazırla” ricasına olur verdi.
Amerikalı ve birçok Avrupalı siyasetçi için Hamas yok
edilmesi gereken bir tehlike idi. Zira Hamas 2006’da ikinci Filistin Yasama
Konseyi seçimlerinde zafer elde etmişti. Hamas o seçimde 132 koltuğun 74’ünü
kazandı. Bu, iktidardaki Fetih’in aldığı orandan fazlaydı. Sonrasında Hamas
lideri İsmail Haniye hükümet kurma çalışmalarına başladı. Elbette Bush
yönetiminin bu hükümetin yaşamasına izin vermesi beklenemezdi.
Maalesef Dahlen ve Amerikalı efendileri rüzgârı
arkasına alan Hamas tarafından devre dışı bırakıldı. Örgüt ÖGG ve liderini
Gazze’den kovdu.
Bu gelişmenin ardından başkan yardımcısı Dick
Cheney’nin baş Ortadoğu danışmanı David Wurmser gayet dürüst bir açıklama yaptı
ve “esasında Fetih zor kullanana dek Hamas’ın Gazze’yi ele geçirmek gibi bir
niyeti yoktu” dedi.
“Bana
kalırsa Hamas darbe yapmadı, olası Fetih darbesini önleyecek bir hamle
gerçekleştirdi. Bush yönetimi artık yozlaşmış bir diktatör olan Mahmud Abbas’ın
muzaffer olmasını sağlamak için kirli bir savaşın içine girdi.”
Wurmser, ayrıca Bush yönetiminin ikiyüzlülüğünden de
rahatsız olduğunu ifade ediyor: “Başkanın Ortadoğu’ya demokrasi gelmesi çağrısı
ile bu siyaseti arasında rahatsız edici bir mesafe söz konusu. Bu siyaset söz
konusu tavırla çelişiyor.”
Dahlen'in Gazze’de yaşadığı yenilgi Bush yönetiminin
desteğinin azalmasına sebep oldu. Ekim 2007’de Abbas’a Dahlen’i yardımcısı
yapması konusunda baskıda bulundu. Fetihlilerin ifadesine göre, ABD ve kimi AB
ülkeleri Filistin Yönetimi’nin başında Abbas’tan sonra Dahlen’i görmek
istiyorlardı.
Birçok Filistinli Mossad’ın Arafat’ı zehirleyip
öldürmesinde (polonyum-210) Dahlen’in parmağı olduğuna inanıyor.
Bu kanaat ve korku ile Abbas, Dahlen’in bir sonraki
kurbanının kendisi olduğunu düşünüyor muhtemelen. Bu sebeple Haziran 2011’de
onu Fetih’ten kovdu. Üç ay sonra Filistin polisi Dahlen’in evine baskın
düzenledi, özel silâhlı muhafızları tutuklandı.
Sonrasında Dahlen Filistin’den çıkartıldı, o da gidip
Dubai’ye yerleşti. Kendisi, eşi Celile ve dört çocuğunda Sırp vatandaşlığı var,
ayrıca Dahlen bir de Karadağ vatandaşı.
Bugün işgal altında, zulüm koşullarında yaşayan
Filistinlilerin büyük bir kısmı Filistin Yönetimi’ndeki yozlaşma ve
güçsüzlükten bıkmış durumda. Bu koşullarda Dahlen, geri dönmek için kendisine
yol yapıyor. Bu konuda en fazla teşviki de Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’den
görüyor.
Geçen Kasım Kahire’deki bir toplantıda Sisi Abbas’a
Filistin’deki politik sahneyi temizlemek için bir yol haritası sundu. Sisi’nin
Filistin Yönetimi ile ilişkilerin sürdürülmesi karşılığında dile getirdiği ana
talep Abbas ve Dahlen arasında yeniden bir uzlaşmanın sağlanması.
Tüm göstergeler Sisi’nin Dahlen’in Abbas’ın halefi
olmasını istediğini gösteriyor.
Bu noktada şu iki soruyu sormak gerekiyor.
Sisi, Dahlen’in Filistin Yönetimi’nin başına geçmesini
neden istiyor?
Kısaca şu cevabı vermek mümkün: çünkü bunu İsrailli
liderler istiyor.
İkinci soru da şu: İsrailli liderler Abbas’tan sonra
Filistin Yönetimi’nin başına Dahlen’in geçmesini neden istiyor?
Dahlen’in Filistinlileri Siyonizmin kurduğu masadaki
kırıntıları kabul etmeye zorlamak için gereken gücü kullanabileceğini umut
ediyorlar, belki de buna inanıyorlar. Bu kırıntılardan biri de devlet olarak
adlandırılabilecek, Batı Şeria’nın yüzde otuz ilâ kırkında tecrit edilmiş
bantustanlar kurulması.
Tahminim şu yönde: Sisi’nin başını çektiği komplo ve
rüşvet ilişkisi Dahlen’i başa geçirmeyi başarsa bile onun Siyonizmin dile
getirdiği teslimiyet şartlarını Filistinlilere dayattığı noktada öldürüleceği
kesin.
Alan Hart
29 Şubat 2016
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder