15 Eylül’den beri kuşatma altında olan, Kürdlerin
yoğun olarak yaşadığı, kuzey Suriye’de bulunan Kobanê (Arapça ismi: Ayn
el-Arab) eli kanlı IŞİD çetelerine karşı kahramanca, tüm kuvvetiyle direniyor.
25 Eylül günü itibarıyla IŞİD’in konuşlandırdığı tüm
ağır silâhlara karşın, yoğun direniş ve kararlı karşı saldırılar IŞİD
saldırılarını durdurdu ya da yavaşlattı. Gene de IŞİD çeteleri öncesine kıyasla
şehir merkezine daha da yakınlaşmış durumda, durum hâlâ vahim.
Kürdler Savunmaya Katılmak İçin Kobanê’ye Akın Ediyor
Halep’in 135 kilometre kuzeydoğusunda bulunan ve epey
zor bir durumda olan Kobanê, Türkiye sınırı karşısında. “Rojava Devrimi”nin
hayatî parçası. “Demokratik konfederalizm” üzerine kurulu sistemi, tüm
etnisiteleri ve dinî cemaatleri içeren, kadınlara yetki veren bir toplum inşa
etmeye dönük bir ilham. Bu insanî, demokratik proje ile kadın düşmanı, köktenci
ve gaddar IŞİD arasındaki karşıtlık bariz bir gerçeklik.
Kürdler, Rojava’da çoğunluğu teşkil eden topluluk
(Rojava “Batı Kürdistan”da görüldüğü üzere, “Batı” anlamına geliyor.). Diğer
birçok etnik ve dinî grup da bu deneyin bir parçası (Araplar, Asuriler,
Süryanîler, Türkmenler). Bu anlamda Rojava, tüm Ortadoğu için bir model.
Kobanê Savunması Kürd Halkı İçin Ulusal Bir Dava
Kobanê’deki on binlerce insan Türkiye’ye kaçsa da
birçok kişi kasabayı terk etmedi. İnsanlar, yaşlıları ve çocukları sınırın öte
yanına götürdükten sonra savaşmak için geri dönüyorlar.
Türkiye’de onlarca yıl Kürdlerin hakları için uzun bir
mücadele veren Kürdistan İşçi Partisi (PKK), Kürd gençliğine Kobanê’ye gitme
çağrısı yaptı. Binlerce Kürd, Türkiye’den gelip şehre girdi ve Halk Savunma
Birimleri-Kadın Savunma Birimleri (YPG-YPJ) öncülüğünde yürüyen mücadeleye
katıldı. Üç bin PKK savaşçısı Irak’taki Kandil Dağları’nda bulunan üslerini
terk edip Kobanê’ye gitti.
Doğuda ise bir YPG gücü, Rojava’nın Kobanê ve Cizîre
kantonları arasındaki Serêkaniyê’nin batısında bulunan, IŞİD’in elindeki Til
Ebyad’a ilerliyor. Bu yeni cephe, Kobanê üzerindeki baskıyı azaltma amaçlı.
YPG, IŞİD çetelerine ağır kayıplar verdirdi ama gene de takviye amaçlı konumunu
da terk etmiyor.
Kürdler Kobanê karşısında, Türkiye sınırında bir
dayanışma kampı ve nöbet alanı kurdular. Buraya Türk polisi tomalar ve biber
gazlarıyla saldırdı. Göstericiler Türkiye’nin cihadistlere yönelik desteğini
durdurmak ve yaralı IŞİD’lilerin sınırı geçip tedavi için Türkiye’ye
gitmelerine mani olmak istiyorlar. Türkiye-IŞİD arasındaki işbirliğini
engellemek için 160 kilometrelik sınırın gözetlenmesine dönük planlardan söz
ediliyor.
Türk Hükümeti IŞİD’i Destekliyor
Uzun süre Kürd azınlığını ezen Türkiye, Rojava
Devrimi’ne karşı. Türkiye’nin desteği olmaksızın IŞİD çetelerinin görece daha
savunmasız bir konumda olması muhtemel.
Dile dökülen retoriğe aldanmazsak, Türk yetkililerinin
IŞİD katillerine doğrudan destek sunduğu açık. Köylüler, trenlerin IŞİD
kontrolündeki köylerin karşısındaki sınırda tank, silâh, cephane boşalttığına
tanık olmuşlar. 15 Eylül’de başlayan Kobanê’ye yönelik saldırıdan hemen önce
tanıklar, binlerce cihadistin otobüslerle geldiğini ve bunlara sınır boyunca
Türk askerlerinin eşlik ettiğini görmüşler.
Yaralı cihadistleri tedavi etmek için Kobanê’nin 90
kilometre uzağında bulunan Gaziantep’te devlet bağlantılı kuruluşlarca
desteklenen özel bir hastane kurulmuş. Günlük solcu gazetelerde yayınlanan
fotoğrafların da ortaya koyduğu üzere, bu destek artık bir sır değil.
Bugün Türk hükümeti “tampon bölge” fikri üzerinde
duruyor. Bu bölge, sınırın Suriye tarafında kurulacak. Bölgenin kuruluş amacı
IŞİD değil, demokratik, özyönetime dayalı, çok etnisiteli, çoğunluğunu
Kürdlerin teşkil ettiği Rojava’nın sunduğu can sıkıcı gerçeklik.
Türkiye cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ülkenin
büyük Kürd çoğunluğu ile başlattığı çözüm sürecinin kendisinin ana önceliği
olduğunu söyleyip duruyor. Ama Türkiye’nin IŞİD’e yönelik aleni desteği
Kürdlerle yürütülen her türden anlamlı müzakereyi sona erdirecek cinsten.
Kobanê’yi Savunanları Silâhlandırın
Halkın cesareti ve bağlılığına rağmen Kobanê devlet
iktidarı tarafından desteklenen ve gelişkin silâhlarla kuşandırılan bir düşmana
karşı muazzam bir mücadele yürütüyor. Eğer şehir düşerse bir katliam yaşanacak,
o noktada Rojava Devrimi’nin üzerine bir soru işareti atılacak. Tersten, eğer
IŞİD’in üzerine çarpı işareti atılırsa, bu büyük bir zafer olacak.
Aralarında Avustralya Başbakanı Tony Abbott’ın da
bulunduğu Batı, IŞİD’e karşı savaşmaktan bahsediyor ama köktencilere karşı
gerçek bir savaş bugün sahada Kobanê’yi savunanlar ve YPG-YPJ tarafından zaten
veriliyor.
Eğer Batı ciddi ise, onun IŞİD’in ele geçirdiği ABD ve
Rus yapımı silâhları dengelemek için Kobanê’ye ağır silâhlar, tanksavar
füzeleri ve zırhlı araçlar temin etmesi gerekiyor. Kimsenin nefesini tutup
beklemesi gerekmiyor.
Dave Holmes
25 Eylül 2014
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder