BM özel temsilcisi Kofi Annan’ın ifadesiyle bu
Suriye’deki çatışmada “bardağı taşıran son damla”: doksandan fazla insan, çoğu
kadın ve çocuk, katledildi ve batı medyasının tamamı bu katliamın suçunu Esad
rejiminin üzerine yıktı. Hula katliamını takip eden birkaç gün içinde ABD,
Fransa, Büyük Britanya, Almanya ve bir dizi batılı ülke Suriye elçilerini
protesto amacıyla ülkelerinden kovduklarını açıkladılar.
Ancak Almanya’nın önde gelen gazetelerinden Frankfurter
Allgemeine Zeitung’da (FAZ) yayınlanan yeni bir rapora göre, Hula katliamı
esasında Esad karşıtı Sünni militanlarca gerçekleştirildi ve katledilenlerin
ekseriyeti Alevî ve Şiî azınlık mensupları. Rapor, silâhlı muhalif grupların
saldırısından korktuklarından isimlerini vermek istemeyen Esad muhaliflerinin
sözlerine yer veriyor.
Haberi hazırlayanların kaynaklarına göre katliam, Hula
dışındaki ordu kontrolünde bulunan üç barikata isyancı güçlerin saldırısı
ardından gerçekleşti. Bu barikatlar Alevî köylerini Sünni milislerden korumak
için kurulmuştu. Asilerin saldırıları sonucu kuşatma altındaki askerî birimler
takviye talebinde bulundular. Suriye ordusu ve isyancı güçler bir buçuk saat
kadar çatıştılar, bu çatışmalar esnasında onlarca asker ve isyancı öldürüldü.
FAZ’ın raporundaki görgü şahitlerinin ifadeleri şu
şekilde devam ediyor:
“Katliam
bu esnada gerçekleşti. Öldürülenlerin önemli bir bölümü Hula’daki Alevî ve
Şiîler. Hula’nın yüzde doksanından fazlası Sünni. Sünni iken Şiî olmuş olan
onlarca aile katledildi. Katledilen aileler arasında Alevî Şumaliye ailesi ve
işbirlikçi kabul edilen, Suriye meclisinin bir Sünni üyesinin ailesi de var.
Katliamdan hemen sonra failler muhtemelen katledilenlerin görüntülerini filme
alıp onları Sünni olarak takdim ederek bu görüntüleri internette yayınladılar.”
FAZ’ın raporu, Suriye Kara’daki Aziz James
Manastırı’nda görevli kişilerin Hula bölgesinden gelen mültecilerden
edindikleri değerlendirmeleri aktarıyor. Hollandalı Ortadoğu uzmanı Martin
Janssen’in aktardığı manastırdaki kaynaklara göre, silâhlı isyancılar Hula
bölgesindeki Taldo köyünde bulunan “tüm Alevî aileler”i katletti.
Ta Nisan başında Aziz James Manastırı’nda görevli
Rahibe Agnès-Mariam de la Croix, isyancıların rejimin saldırıları karşısında
gerçekleştirdikleri saldırıların Arap ve batı medyasında farklı bir biçimde
tezahür ettiği konusunda uyarıda bulunmuştu. Bu noktada Rahibe Agnès, Humus’un
Halidiye mahallesindeki katliamı örnek veriyor. Manastırın web sitesinde
Fransızca olarak aktarılan bir değerlendirmeye göre isyancılar Hristiyanları ve
Alevîleri Halidiye’deki bir binada toplayıp binayı dinamitle havaya uçurdular.
Sonrasında da bu katliamın suçunu Suriye rejiminin üzerine attılar. “Bu eylem
Suriye ordusuna isnat edilse bile […] eldeki kanıtlar ve tanıklıklar
reddedilemez. Bu saldırı, muhalefete bağlı silâhlı gruplarca gerçekleştirilmiş
bir operasyondu.”
John Rosenthal
9 Haziran 2012
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder