Pages

01 Ağustos 2010

Walter Rodney

Walter Rodney, panafrikanizmin önde gelen teorisyenlerinden birisidir. 23 Mart 1942’de Guyana, Georgetown’da dünyaya geldi. İşçi sınıfına mensup bir ailenin evladı olan Rodney’nin anne ve babası terzilikle geçimlerini sağlıyordu. 

İlkokula başlaması ardından Queens Koleji’ne burslu geçiş yaptı. Sözkonusu burs, ülkedeki yönetici sınıfın ellilerin başında ülkeyi sarsmaya başlayan yeni milliyetçiliğin etkisi ile eğitim alanında işçi sınıfına verdiği bir tavizin sonucuydu.

Rodney, zamanla Queens Koleji’nde akademik manada öne çıktı, atletizm ve münazara gibi alanlarda da isminden söz ettirdi. 1960’ta, Jamaika’daki Batı Hint Adaları Üniversitesi’nde eğitimine devam edebilmesine imkân verecek olan bir burs daha kazandı. 1963’te, bu okulu birincilikle bitirdi ve gene yeni bir burs aracılığıyla Londra’daki Doğu ve Afrika Çalışmaları Okulu’na kaydını yaptırdı. 1966’da, yirmi dört yaşında, Afrika Tarihi alanında doktorasını bitirdi.

Yukarı Gine Sahili’ndeki kölelik üzerine yaptığı doktora çalışması, onun hem İngiltere’de hem de Portekiz’de ulaştığı Portekizli tüccarların kayıtları üzerine yaptığı uzun soluklu ve titiz bir çalışmanın ürünüydü. Süreç içerisinde Portekizce ve İspanyolca öğrendi. Queens Koleji’nde öğrendiği Fransızcanın yanında bu diller ona bir anlamda dilbilimci vasfı kattı.

1970’te doktora tezi Oxford Üniversitesi Yayınları tarafından, A History of the Upper Guinea Coast, 1545-1800 [“Yukarı Gine Sahili Tarihi/1545-1800”] ismi ile yayımlandı. Bu çalışma sayesinde Rodney, Afrika tarihine ilişkin batılı tarihçilerin tezlerine itiraz etme imkânı buldu ve mazlum halkların tarihine yönelik bakış konusunda kimi yeni ölçütler getirdi. Horace Campbell’ın da ifade ettiği biçimiyle:

“Köleliğin topluluklar üzerindeki etkilerini, bölgedeki toplumlar arası ilişkileri ve bölgenin ekolojisini analiz eden bu çalışma, tam manasıyla çığır açıcıydı.”

Mezun olduğu okula, Batı Hint Adaları Üniversitesi’ne 1968’de geri dönmezden önce Walter, ilk eğitmenlik deneyimini Tanzanya’da edindi. Bu dönemde, sömürgecilik sonrası evreye girmiş olan Karayipler’de kapsamlı bir politik faaliyet yürütülmekteydi. Ancak Walter’ın tahayyülünü kucaklayan, Siyahî Güç Hareketi oldu.

Ortalıkta, bağımsızlığını yeni kazanmış ülkelerdeki hükümetlerin ne yöne gideceği, özelde mazlumların durumuna dönük yaklaşımlar hususunda ciddi sorular dolaşıyordu. Bölgedeki fakir siyahların ve melezlerin politik sahada yetki ve güce kavuşması meselesi, bilhassa ilerici aydınlar arasında tartışılan bir konuydu. Karayipler’deki orta sınıf politik seçkinler grubunun otoriter rolünü ezelden beri reddeden Rodney, bu tartışmaların tam da merkezinde konumlandı. Ancak faaliyetlerini üniversite kampüsüyle sınırlamadı. Siyahların Kurtuluş Hareketi’nin mesajını Jamaika’ya taşıdı. Özelde Afrika tarihi ile ilgili bilgisini Jamaika toplumunun en fazla kenara itilmiş kesimi olan Rastafaryanlarla[1] paylaştı.

Walter’ın politik faaliyete dönük ilgisi Jamaika ve İngiltere’deki öğrencilik yıllarına dayanıyordu. Horace Campbell’ın tespitine göre, ta Batı Hint Adaları Üniversitesi’nde (UWI) iken Walter, “öğrenci siyaseti içinde aktif bir isimdi ve Batı Hint Adaları Federasyonu’ndaki Jamaika Referandumu’nda 1961 senesinde kapsamlı bir kampanya yürütmüştü.” Londra’daki eğitimi sırasında Walter, münazara toplantılarına katılmış, ünlü Hyde Park’ta konuşma yapmış, öte yandan da 1965’te Guyana’da düzenlenen bir sempozyumda konuşmacı olarak yer almıştı. Bu dönem süresince Walter, efsanevî isim C. L. R. James ile temas kurmuş ve onun en sadık öğrencilerinden biri olmuştu.

1968 Yaz’ında Rodney’nin “Jamaika’daki emekçi halkla kurduğu temas, hükümetin dikkatini çekmeye başladı. Kanada’nın Montreal şehrinde Ekim 1968’de düzenlenen Siyahî Yazarlar Konferansı’na katılması sebebiyle Hugh Shearer liderliğindeki Jamaika İşçi Partisi hükümeti onun ülkeye girişini yasakladı. Bu yasak, Kingston’da kapsamlı isyanlara ve başkaldırılara yol açtı. Bu olaylarda birçok insan, polis ve güvenlik güçleri tarafından katledildi ve yaralandı, milyonlarca dolarlık maddî hasar meydana geldi. Rodney’nin Rastafaryanlarla temasına ilişkin birikim, “Kardeşlerimle Birlikte Bilgilenme” isimli bir broşür olarak yayımlandı, ilgili broşür, Karayipler’deki Siyahî Güç Hareketi’nin incili hâline geldi.

Jamaika’dan kovulan Walter, kısa süreli bir Küba ziyareti ardından, Tanzanya’ya gitti. Burada 1968-1974 arası dönemde dersler verdi. Bilgilenme amaçlı çalışmalarını burada ve Afrika’nın diğer bölgelerinde de sürdürdü. Bu dönemde Afrika halkların kurtuluş mücadeleleri ile sarsılıyordu. Walter’ın inancına göre, bir aydın, becerilerini halkların mücadelesi ve kurtuluşu yolunda biçimlendirmeli, hürriyetin temini amacıyla geliştirmeliydi. Bu inançla, Walter ilgili hareketlere katıldı. Kısmen bu faaliyetlerin bir ürünü olan, herkesçe bilinen ikinci temel eseri, How Europe Underdeveloped Africa [“Avrupa Afrika’nın Azgelişmişliğinde Nasıl Bir Rol Oynadı?”] yayımlandı. 1972 tarihli eser, Tanzanya Yayınevi ile bağlantı içindeki Londra merkezli Bogle-L’Ouverture tarafından basıldı.

Rodney’nin fikirlerinin oluşumuna en önemli katkının Tanzanya’da geçirilen bu yıllarda edinilen tecrübelerin yaptığı söylenebilir. Horace Campbell konuyla ilgili şunları söylüyor:

“Tanzanya’da, bugün bile Darüsselam’ı[2] Afrika siyaseti ve tarihi üzerine dönen tartışmaların merkezi hâline getirmiş olan düşünce geleneğinin oluşumunda Rodney en ön safta duran isimdi. Gerçekleştirilen diyaloglar, münazaralar ve oluşturulan çalışma grupları sayesinde Rodney, Afrika siyaseti, sınıf mücadelesi, ırk meselesi, Afrika tarihi ve sömürülenin toplumsal değişimdeki rolü gibi başlıklar üzerinden Marksist geleneği derinleştirme imkânı buldu. How Europe Underdeveloped Africa isimli kitabı, tam da bu münazaraların genel bağlamı içinden çıkmış bir eserdi.”

Ayrıca Campbell şu değerlendirmeyi de yapıyor:

“Aynı dönemde Walter Rodney, Tanzanya’daki Ucema[3] anlayışını, emperyalizmi, azgelişmişliği, ayrıca Afrika’daki devletlî ve sınıfsal teşekkülü eleştiren yazılar kaleme aldı. Tanzanya’da yazılan makalelerin önemli bir bölümü, üniversitedeki TANU’nun[4] Gençlik Birliği tarafından çıkartılan Maji Maji[5] isimli dergide yayımlandı. Kırsalda ve sömürge ekonomisinde genel siyaset olan zorunlu emek meselesi üzerine yaptığı çalışma esnasında ülkedeki arşivlerde yoğun bir inceleme yaptı. World War II and the Tanzanian Economy [“İkinci Dünya Savaşı ve Tanzanya Ekonomisi”] isimli bu çalışma, 1976’da Cornell Üniversitesi tarafından bir monografi olarak yayımlandı.”

Ayrıca Rodney, zamanla panafrikanist (Afrika’nın birliğini savunan) teorisyen ve vaiz olarak ciddî bir itibar kazandı. Campbell’ın tespitine göre, “Tanzanya’da o Afrika’nın haricî kontrolünü değiştirmek için mücadele eden isimlerle sıkı politik ilişkiler kurdu. Rodney, Afrika’daki kurtuluş mücadelelerinin ve bağımsızlığa kavuşmuş bölgelerin kimi liderleri ile oldukça yakındı. Diğer panafrikanistlerle birlikte Altıncı Panafrika Kongresi’ni koşullayacak olan tartışmalar içine girdi. Sözkonusu kongre, 1974’te Tanzanya’da gerçekleştirildi. Kongreden önce “Altıncı Panafrika Kongresi’ne Doğru: Afrika, Karayipler ve Amerika’daki Beynelmilel Sınıf Mücadelesinin Temel Yönleri” isimli bir broşür kaleme aldı.

1974’te ülkesi Guyana’ya dönerek Guyana Üniversitesi’nde tarih profesörü olarak çalışmak arzusu ile başvuruda bulundu, ancak hükümet başvuruyu kabul etmedi. Rodney ülkesinde kaldı ve yeni oluşmakta olan İşçi İttifakı’na katıldı. 1974’ten 1980’deki suikasta kadar geçen süre zarfında otoriter Halkın Millî Kongresi hükümetine karşı yürütülen direniş hareketinin önde gelen isimlerinden biriydi. Kapalı salon toplantılarında ve çeşitli mitinglerde ülkede yeni bir politik bilincin doğması için uğraştı. İlgili dönem süresince işçilerin özkurtuluşu, halk iktidarı ve birden fazla ırka dayanan demokrasi ile ilgili kimi fikirler geliştirdi.

11 Temmuz 1979’da Walter, yedi arkadaşıyla iki devlet binasını ateşe vermek suçuyla tutuklandı. O, Doktor Rupert Roopnarine ve Omawale kundakçılıkla suçlandı. Bu dönemden katline kadar geçen sürede sürekli zulüm gördü ve taciz edildi. Son teşebbüs ise onun ölümünü getirecekti.

13 Haziran 1980’de bir akşam vakti Rodney, seçim çalışması için ofisine gitmek amacıyla bindiği arabasına yerleştirilen bombanın infilak etmesi sonucu vefat etti. Ondan geriye, eşi Patricia ile Shaka, Kanini ve Asha isimli üç çocuğu kaldı. Saldırıdan yaralı olarak kurtulan Walter’ın kardeşi Donald’ın ifadesine göre, bomba Guyana Savunma Güçleri mensubu Gregory Smith isimli bir astsubay tarafından Rodney’ye verilmişti. Suikast sonrası Smith, Fransız Guyana’sına kaçtı ve 2002’de öldü.

Guyana Caribbean Politics

Dipnotlar:
[1] Rastafari Hareketi, 1930’larda Jamaika’da, Hristiyanlık içinden çıkmış, tektanrıcı, İbrahimî bir yeni dinî harekettir. 1930-36 ve 1941-74 arası dönemde Etiyopya’da krallık makamındaki Haile Selasi’nin Mesih’in ikinci zuhuru olduğuna inanan müritleri rastafaryan ya da rasta olarak anılırlar. Harekete kimi vakit rastafaryanizm denilse de bu terim herhangi bir “izm” ile etiketlenmekten haz etmeyen rastalarca aşağılayıcı ve hakaretamiz bir ifade olarak görülür. Rastafari derinlemesine örgütlü bir din değildir. Birçok rasta onun bir din bile olmadığını, esasta bir “hayat tarzı” olduğunu söyler. Herhangi bir tarikat ya da mezhep olma iddiaları da yoktur. İmanın ve vahyin insanın içinde bulunabileceğine inanırlar. Buna karşın bazı rastalar kendilerini rastafari konaklarından biriyle, Nyahbinghi, Bobo Ashanti ve On İki İsrail Kabilesi’den birine atfen tanımlarlar. Rastafari sözcüğü, Haile Selasi’nin kral olmazdan önceki lakabıdır. Ras “baş” ya da Etiyopya dilinde “dük” demektir, Tafari ise Selasi’nin önceki adıdır.

[2] “Barış Ülkesi” anlamına gelen Darüsselam, Tanzanya’nın doğu kesiminde, Hint Okyanusu’nun doğu kıyılarında kurulmuştur. Ülkenin en büyük şehridir.

[3] Ucema, Tanganika’nın 1961’de İngiltere’den bağımsızlık elde etmesi ve 1964’te Zanzibar ile birleşmesi sonucu oluşan Tanzanya’da toplumsal ve ekonomik kalkınmaya öncelik veren Julius Nyerere tarafından geliştirilmiş bir kavramdır. 1967’de Cumhurbaşkanı Nyerere kalkınma tasarısını hazırladı, Aruşa Deklarasyonu isimli bu tasarı, Afrika’nın bir kalkınma modeline muhtaç olduğuna işaret ediyor, bu amaç doğrultusunda, Afrika sosyalizminin temellerini atıyordu. Ucema, Şavili dilinde “geniş aile” anlamına geliyor. Burada vurgu, bir kişinin ancak halk ya da topluluk aracılığıyla kişi olabileceği yönündedir. Önleyici Alıkoyma Yasası yürürlüğe kondu, zoraki kilit altına alınmanın sonucunda binlerce kişi öldü. Hükümet, insanları kolektif çiftliklere gönderdi. Bir zaman sonra geri dönebilecekleri vaadi zamanla boş çıktı. Bazı insanların köyleri yakıldı ve onların bu yasaya uymaları sağlandı. Nakiller esnasında polis ve ordu kullanıldı. Ekonomi çöktü ve halkın önemli bir bölümü açlıkla boğuşmak zorunda kaldı. Ülke, ancak dışarıdan gelen yiyecek yardımları ile ayakta durdu. Ucema siyaseti, Ali Hasan Mwinyi’nin 1985’te iktidara gelmesi ile terk edildi.

[4] TANU: Tanganika Afrika Millî Birliği, doğu Afrika devleti Tanganika’nın (bugünkü Tanzanya’nın) bağımsızlık mücadelesinde rol alan en önemli politik partidir. Parti, Julius Kambarage Nyrere tarafından kurulan Tanganika Afrika Derneği içinden çıkan kadrolarca Temmuz 1954’te oluşturuldu. 1964’te ismini Tanzanya Afrika Millî Birliği olarak değiştirdi. Ocak 1977’de TANU Zanzibar’ın yönetimindeki partisi, Afro-Şirazi Partisi ile birleşip Devrimci Devlet Partisi’ni (Chama Cha Mapinduzi) meydana getirdi. TANU’nun siyasî amacı, kendine yeterli bir ekonominin inşası, çürümenin ve sömürünün ilgası, temel üretim araçları ile mübadelenin işçi ve köylülerin kontrolüne geçmesi üzerinden sosyalist bir devlet kurmaktı.

[5] Maji Maji: İsmini 1905-07 arası dönemde gerçekleşen isyandan alan dergi. Maji Maji İsyanı, Tanganika’da Alman sömürgeciliğine karşı Afrikalıların şiddetle karşı durdukları bir isyandır. Pamuk üretimi ve ihracatı konusunda yapılan dayatmaların sonucunda gerçekleşmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder