Halk İştirakiyyun Fırkası’nın
12 Eylül 1922’de Yasaklanmasını Protesto Metni
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’ne,
Burjuva efendiler,
Bugünlerde Avrupa emperyalizmine karşı bir zafer
kazandıran, Türkiye’nin işçileri ve fakir köylüleridir.
Sizi bugüne kadar ekmeksizlikten, parasızlıktan,
silâhsızlıktan sıkıntı çektirmeden memleketin efendisi yapan, bir millî
hükümetin dağılmadan yaşamasını sağlayan, Türkiye işçi ve köylüleridir. Siz, bu
hükümet sandalyesine işçi ve köylüleri merdiven yaparak çıktınız.
Avrupa emperyalizmine karşı Anadolu’da üç yıl süren
silâhlı savaşta, bu Kuvva-i Milliye savaşında, işçi ve köylü sınıfından fazla
bir fedakârlık yapan başka bir sınıf yoktur.
Kendi hakları ve hürriyetlerine kavuşacağı vaat
edilmiş olan işçi ve köylüler, bu kanlı savaşta hiçbir fedakârlıktan
çekinmediler. Elindeki malını-evladını-kanını ve canını bu yolda saçtı ve
döktü.
Türkiye işçi ve fakir köylülerinin savunucusu olarak
kurulan Komünist Partisi, onun kızıl sancağı altında toplanan bütün işçiler ve
köylüler, yığın çoğunluğunun izlediği ulusal savunma politikasından ayrılmadı.
Hükümete, onun dış politikasında daima yardımcı kaldı.
Uluslararası emekçi güçlerinin yardımını sağlamaya
çalıştı. Türkiye işçi sınıfı, sınıfsal çıkarlarını bütün zıtlıklarına,
karşıtlarına, kendi durumunun günden güne kötüleşmesine, vurguncularınızın
soygunlarına, jandarmalarınızın baskı ve ezgisine rağmen, iç politikada metin
olmaya çalıştı. Ulusal savaşın süresince, kendi sınıf isteklerini bile gözden
çıkardı.
Siz, boş ve yalancı vaatlerden, laftan başka bir şey
yapmadınız.
Bir zamanlar hepiniz bir danışıklı “Komünist Partisi”
bile kurdunuz, kalpaklarınıza kırmızı tepelik geçirdiniz.
Mecliste ve gazetelerinizde; Anadolu’da basın
hürriyeti, toplantı hürriyeti, görüş, kanaat, fikir hürriyeti olduğunu, sansür
ve zulüm gibi kötülüklerin yok edildiğini yaygaralarla yaydınız. Bunları siz
utanmadan Meclisinizin tutanaklarına bile geçirdiniz.
İşçi ve köylülerin omuzları üzerinde kurduğunuz tahta
oturduktan sonra bütün vaatlerinizi unuttunuz. Yalancı olduğunuz meydana çıktı.
12 Eylül 1922’de “Türkiye Halk İştirakiyun Fırkası”nın (Halk Komünist
Partisi’nin) yasaklandığını ilân ettiniz. Böylece Türkiye işçi ve köylülerinin
örgütünü, sesini boğmaya kalkıştınız.
Hayır efendiler, hayır!
Komünist Partisi bir varlıktır. Bu parti yasalara göre
kurulmuştur. Onu yasaklamaya hakkınız yoktur. Türkiye Komünist Partisi sınıfsal
bir varlıktır. O, Türkiye işçi ve köylülerinin partisidir. Bu sınıflar var
oldukça o da yaşayacaktır. Bu sınıflar yok edilemez. Partilerini yok
edemezsiniz.
Komünist Partisi uluslararası bir varlıktır.
Uluslararası proletarya ordusunun Türkiye’deki bir koludur. Uluslararası bu
ordu var oldukça, siz o partiyi yok edemezsiniz. Bunun için Meclisten bir kanun
çıkarsanız bile hiçbir şey yapamazsınız. Bizim işçi ve köylülerimizin partisi,
bizim sınıflarımız gibi daima ayakta duracaktır.
Partimizi yasaklamak, gazetelerimizi kapatmak ve
arkadaşlarımızı zindanlara doldurmak, Avrupa emperyalistleriyle pazarlıklara
girişmek yolundaki tutumunuzla bağlıdır. Komünistler, politikanızın içyüzünü
halka açarak maskelerinizi yere düşürmektedir. Memlekette gerçek reformlar,
sosyal devrimler isteyenleri susturmak istiyorsunuz.
Evet, biz işçi ve köylüler biliyoruz; sizin
saldırılarınızdan, iftiralarınızdan kasıt budur.
Fakat emin olunuz, biz Türkiye Komünistleri
susmayacağız. Bu haksız ve barbarca saldırılarınızı kesinlikle protesto ederiz.
Kahrolsun yalancı ve gaddar burjuva politikası!
Yaşasın işçi ve köylülerin kurtarıcı ideolojisi!
Yaşasın Türkiye Komünist Partisi!
Genel Sekreter Salih Hacıoğlu
Kızıl Sendikalar Genel Sekreteri Mahmud
Gençler Birliği Bürosu
TKP MK Kadınlar Kolu Şefi Cemile
Komintern’in 3. Kongresi’ndeki Türkiye delegasyonu Sekreter Sadrettin Celal
(Antel)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder