Kurultay
toplama kararı, Komintern’in ikinci kongresine iştirak eden bazı delegelerle
birlikte, yürütme komitesinin Haziran 1920’de gerçekleştirdiği toplantıda
alındı. “İran, Ermenistan ve Türkiye’nin Köleleştirilmiş Halk Kitlelerine”
başlığını taşıyan bir çağrı metni kaleme alındı ve bu halkların temsilcileri,
15 Ağustos’ta Bakû’de düzenlenecek kurultaya çağrıldı.
* * *
İran,
Ermenistan ve Türkiye’nin Köleleştirilmiş Halk Kitlelerine:
15
Ağustos 1920’de[1] Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesi Bakû’de İranlı,
Ermeni, Türk işçi ve köylülerin kurultayını toplayacaktır.
Komünist
Enternasyonal nedir? Komünist Enternasyonal, Dünya Savaşı’nın sebep olduğu
kasırga ile uyanan, açlığa saplanmış ve artık zenginler için değil, sadece
kendileri için çalışmak, bir dahaki sefere kendileri gibi acı çeken yoksul
kardeşlerine değil, sömürücülere karşı silâhlanarak başkaldırmak amacıyla
Rusya, Polonya, Almanya, Fransa, Britanya ve Amerika’daki devrimci emekçi
kitlelerin oluşturduğu bir örgüttür. Bu emekçi kitleleri, zaferi temin edecek
yegâne unsurun birlik ve örgütlenme olduğunu anlamış ve geçen yıl kendileri
için bir mecburiyet olan örgütü, Üçüncü Enternasyonal’i kurmuşlardır.
Kapitalist hükümetlerin uyguladığı bütün baskılara rağmen Enternasyonal, on
sekiz ay içinde Dünya genelinde hürriyet için mücadele eden devrimci işçi ve
köylülerin ruhu hâline gelmiştir.
Böylesi
bir zamanda Komünist Enternasyonal, İranlı, Ermeni, Türk işçi ve köylülerin
kurultayını neden topluyor? Elinde onlara sunacak neyi var? Onlardan ne
istiyor? Avrupa ve Amerika’da sermayeye karşı mücadele eden işçi ve köylüler
yüzlerini size dönüyorlar, çünkü onlar da sizin gibi Dünya kapitalizminin
boyunduruğu altında acı çekiyor, onlar da Dünya’daki sömürücülere karşı
savaşmak durumundalar: eğer Avrupa ve Amerika’daki işçi ve köylülerle
birleşirseniz Dünya kapitalizminin çöküşü hızlanacak, Dünya genelinde işçi ve
köylülerin kurtuluşu gerçekleşecektir.
İranlı
köylü ve işçiler! Tahran’daki Kaçar hükümeti ve onun taşradaki alt bağlantıları
olan hanlar yüzyıllardır sizi soymuş ve sömürmüşlerdir. Şeriata[2] göre ortak
mülkiyete ait olan toprağa Tahran hükümetinin uşakları tarafından el
konulmuştur. Onlar bu toprağı istedikleri gibi kullanmış, size uygun gördükleri
vergileri sürekli olarak dayatmışlardır. Ülkeyi iliğine kadar sömürüp sefalet
içine düşürerek harap ettikten sonra, geçen yıl İran’ı size eskisinden daha
fazla zulmedecek Britanyalı kapitalistlere 2 milyon Sterlin’e satmışlardır.[3]
Ordunun hanlar ve Tahran hükümeti için vergi ve haraç toplayabilmesi amacıyla
Güney İran’daki zengin petrol yatakları Britanya’ya peşkeş çekilmiş, bunun
yanında, ülkenin yağmalanmasıyla ilgili olarak onunla işbirliğine gidilmiştir.
Mezopotamyalı
[Irak] köylüler! İngilizler ülkenizin bağımsız olduğunu ilân ettiler fakat
80.000 İngiliz askeri sizin toprağınıza ayak basıyor, mallarınızı çalıyor, sizi
katlediyor ve kadınlarınıza tecavüz ediyor.
Anadolu
köylüleri! Britanya, İtalya ve Fransa hükümetleri İstanbul’u namlularının
ağzında tutuyorlar: sultanı mahkûm ederek onu altı yıldır süren savaş yüzünden
zaten yoksul düşmüş olan Türk halkını daha da rahat soyabilmek için Türkiye
maliyesinin yabancı bankerlere peşkeş çekilmesini ve Türkiye topraklarının
bütünüyle parçalanmasını kabul etmeye zorladılar. Heraclea [Ereğli] kömür
madenlerini ve limanlarınızı işgal ettiler, topraklarınızı ayakları altında
çiğneyerek barışçıl Türk köylüsüne yabancı olan yasaları dayattılar ve sizi
seçtikleri her türlü yükü taşıyacak birer yük hayvanına dönüştürmek istiyorlar.
Beylerinizden ve efendilerinizden bazıları sizi yabancı kapitalistlere satarken
bazıları da sizi yabancı işgalcilere karşı mücadele etmeye çağırdılar ama
bunlar da iktidarı sizin almanıza izin vermediler ve kendiniz için ekip
biçebileceğiniz toprakları sultanın muhtelif parazitlerine hediye ederek sizin
kullanmanıza fırsat vermediler. Eğer yarın da yabancı kapitalistler sizi ezen
zorbalarla daha ılımlı barış şartları üzerinde anlaşırlarsa, tıpkı düşman
askerlerinin işgali altındaki bölgelerde toprak sahipleri ve eski hükümet
memurlarınızın yaptığı gibi, şimdiki liderleriniz de bundan istifade ederek
size yeni zincirler vuracaklardır.
Ermenistan
işçi ve köylüleri! Yıllar boyunca uzun uzadıya Ermenilerin Kürtlerin sebep
olduğu kıyımlara kurban gittiğini söyleyen yabancı sermayeye mahkûm olan
sizler, sultana karşı mücadele etmeye teşvik edildiniz ve ardından bu
mücadelenin sonucunda yeni avantajlara kavuştunuz. Savaş boyunca yabancı
kapitalistler size sadece bağımsızlık vaat etmediler, ayrıca Türk köylülerine
ait topraklar üzerinde hak iddia etmeleri için öğretmenlerinizi, rahiplerinizi
ve tüccarlarınızı kışkırttılar, bu sayede Türk ve Ermeni halkları arasında bir
türlü sona ermeyen savaşın tüm şiddetiyle sürmesini sağlayarak bitimsiz bir kâr
elde etme imkânı buldular. Bu amaçla yabancı kapitalistler Türkiye’yi Ermeni
isyanı Ermenileri de Kürt soykırımları ile korkutarak aranızda süren anlaşmazlığın
devamlılığından kazanç sağladılar.
Suriye
ve Arabistan köylüleri! İngilizler ve Fransızlar size bağımsızlık sözü verdiler
ama bugün onların orduları ülkelerinizi işgal ederek size kendi yasalarını
dayatıyorlar; oysa siz Türk sultanı ve onun hükümetinden kurtulduktan sonra
şimdi, sultandan farkı sadece sizi ondan daha kibarca baskı altında tutan ve
ülkenizi daha şiddetli biçimde yağmalayan Paris ve Londra hükümetlerinin kölesi
oldunuz.
Sizler
tüm bunları çok iyi anlıyorsunuz. İranlı köylüler ve işçiler hain Tahran
hükümetine karşı ayaklandılar. Mezopotamya köylüleri İngiliz işgal güçlerine
karşı is-yan ettiler; bugün İngiliz basını, İngiliz ordusunun Bağdat
yakınlarında asilerle mücadele ederken verdiği kayıpları yazıyor.
Anadolu
köylüleri! Yabancı işgalcilere karşı mücadele etmeniz için Kemâl Paşa’nın
bayrağı altında hızla toplanmaya çağrılıyorsunuz ama aynı zamanda biz biliyoruz
ki, paşaların İtilaf Devletleri’ne mensup vahşi hayvanlarla barış yaptığı bir
süreçte mücadeleyi ileri sıçratacak kendi halk partinizi, köylü partinizi
kurmaya çalışıyorsunuz.
Suriye’de
barışı tesis etmek mümkün olamadı ve İtilaf Devletleri, verdikleri tüm vaatlere
rağmen Ermenistan köylüleri olarak sizlerin açlıktan ölmesine göz yumdular ve
bu sayede sizi daha etkin biçimde kontrol etmeyi başardılar. Sizler, İtilaf
Devletleri’ndeki kapitalistlerden gelecek kurtuluş umudunun kesin olarak
anlamsız olduğunu her zamankinden daha fazla kavramış bulunuyorsunuz. Taşnak
Partisi’nin[4] burjuva hükümeti, yani İtilaf Devletleri’nin uşağı, barış
anlaşması ve yardım için Rusya’daki işçi-köylü hükümetine ricada bulunmak
zorunda kaldı.
Şimdi
sizin kendi ihtiyaçlarınızı gidermeye başladığınızı görüyor, Avrupa
proletaryasının temsilcileri olarak sahip olduğumuz kapasite ve mücadele içinde
edindiğimiz büyük tecrübe ışığında kurtuluşunuzu gerçekleştirmenize katkı
sunmak amacıyla size sesleniyoruz. Söylediğimiz şu: sahip oldukları araçlarla
Avrupalı ve Amerikalı kapitalistlerin sizi ezebilecekleri dönem bir daha geri
dönmemek üzere sona ermiştir. Avrupa ve Amerika’daki işçiler kapitalistlere
karşı elde silâh ayaklanıp kanlı bir savaş vermektedirler.
Henüz
bizler Dünya kapitalizmini mağlup edememiş olsak da, artık kapitalistler kendi
halklarının kanını dilediğince içemeyeceklerdir. Rus Devrimi iki buçuk yıldır
tüm Dünya’ya karşı mücadele etmektedir. Fransız, İngiliz ve Amerikalı
kapitalistler, silâhlı güç ve kıtlık dâhil her türlü araçla, boyunlarına ilmeği
geçirip köleleştirmek için Rus işçi ve köylülerine karşı muzaffer olmaya
çalıştılar ancak başarılı olamadılar. Rus işçi ve köylüleri büyük bir azimle
kendi hükümetlerini korudular ve kendilerine ait bir ordu kurarak İtilaf
Devletleri’ne mensup kapitalistlerin desteklediği gerici güçleri mahvettiler.
Yakın
Doğu’nun işçi ve köylüleri! Eğer siz de örgütlenirseniz, kendi işçi-köylü
hükümetinizi kurduktan sonra silâhlanıp Rus işçi ve köylü ordusu ile
birleşirseniz İngiliz, Fransız ve Amerikalı kapitalistleri yenerek tüm
zalimlerden kurtulur, hürriyetinize kavuşursunuz ve bu sayede hür bir emekçi
halk cumhuriyeti kurabilir, ülkenizin zenginliklerini kendinize ve sizinle
ürünlerini mübadele etmekten mutluluk duyacak, yardımınıza zevkle koşacak tüm
diğer insanlara ait çıkarlara uygun olarak kullanabilirsiniz. İşte tüm bunları
sizlerle kurultayda konuşmak istiyoruz.
İngiliz,
Fransız, Amerikalı, Alman ve İtalyan işçilerin temsilcisi olarak Komünist
Enternasyonal Yürütme Komitesi, ortak düşmana karşı birlikte verilecek mücadele
için sizin mücadelenizle Avrupa proletaryasının ortaya koyduğu çabaların nasıl
birleştirileceği meselesini sizlerle tartışmak için Bakû’ye geliyor.
Sizler
de 1 Eylül’de mümkün olduğunca kalabalık biçimde Bakû’ye ulaşma konusunda
elinizden gelen gayreti esirgemeyiniz. Eskiden kutsal mekânlara ulaşmak için
çölleri aştınız, bugün de dağları ve nehirleri aşın, ormanlardan ve çöllerden
geçin, kardeşliğe dayalı bir ittifak içinde biraraya gelerek eşitlik, hürriyet
ve kardeşlik temelinde bir hayat yaşamak amacıyla kölelik zincirlerinden nasıl
kurtulacağınızı tartışacağınız diğer insanlarla buluşun.
Öncelikli
olarak Yakın Doğu’nun işçi ve köylülerini çağırıyoruz ancak Sovyet Rusya ile
hür ilişkiler geliştiren Müslüman halkın temsilcileri kadar daha uzaklarda
yaşayan Hindistan gibi diğer halk kitlelerinin temsilcilerini de aramızda
görmek istiyoruz. 2 Eylül’de Türk, Ermeni, İranlı işçi ve köylü, Yakın Doğu’nun
kurtuluşu için barışçıl amaçlar doğrultusunda biraraya gelmelidir.
Kurultay,
Amerika, Avrupa ve kendi ülkenizdeki düşmanlarınıza, sizin kölelik çağınızın
geride kaldığını, ayaklandığınızı ve bu savaşta muzaffer olacağınızı haykırsın.
Bu
kurultay, bütün Dünya işçilerine, sizin kendi haklarınızı savunduğunuzu, şu
ânda her türlü adaletsizliğe ve yağmacılığa karşı çarpışan büyük devrim
ordusuna sizin de katıldığınızı ilân etsin.
Kurultayınız,
Dünya’daki milyonlarca köleleştirilmiş insana dirayet ve iman versin. Onlara
sahip oldukları güç konusunda güven aşılasın. Nihaî zaferi ve kurtuluş gününü
yakınlaştırsın.
Komünist
Enternasyonal Yürütme Komitesi
Başkan: G. Zinovyev
Sekreter: K. Radek
Britanya Sosyalist Partisi adına: W. McLaine, Tom Quelch
İngiliz Sendika Temsilcileri Komitesi adına: J. Tanner, J. T. Murphy
Komünist Enternasyonal Kongresi’ne gönderilen Fransız delegasyonu adına: A.
Rosmer, Deslinieres, J. Sadoul
Komünist Enternasyonal Kongresi’ne gönderilen İtalyan delegasyonu adına:
Bombacci, A. Graziadei
ABD Komünist Partisi adına: L. Fraina, A. Stoklitski
ABD Komünist Emek Partisi adına: A. Bilan
İspanya Emek Federasyonu adına: Angel Pestaña
Rus Komünist Partisi Merkez Komitesi adına: N. Buharin, V. Vorovski, A.
Balabanova, G. Klinger
Tüm Rusya Sendikaları Merkez Komitesi adına: S.A. Lozovski
Polonya Komünist Partisi adına: J. Marçiewski (Karski)
Bulgaristan Komünist Partisi ve Balkan Komünist Federasyonu adına: N. Şablin
Avusturya Komünist Partisi adına: Reisler
Macaristan Komünist Partisi adına: Rákosi, Rudnyánszki
Hollanda Komünist Partisi adına: D. Wijnkoop
20 Temmuz 1920
Kommunisticheskiy Internatsional
(Komünist Enternasyonal)
Sayı: 12 (Temmuz 1920).
Dipnotlar:
[1] Kurultayın açılış tarihi ilk özgün planda 15 Ağustos’tur, ancak sonradan
Eylül başına ertelenmiştir. Her iki tarihe de çağrı metninde yer verilmiştir.
[2]
Şeriatla ilgili atıf, Komünist Enternasyonal dergisinin Almanca
baskısında mevcuttur ancak Rusça baskısında yer almaz.
[3]
1919’daki İngiliz-İran Anlaşması uyarınca Londra, İran Hükümeti’ne 2 milyon
Sterlin borç para verir. Karşılığında İngiliz Hükümeti, İran’da, silâh temini,
askerî eğitmenler ve idarî danışmanlarla ilgili olarak oldukça kapsamlı
imtiyazlara sahip olur. Güçlü bir halk muhalefeti nedeniyle anlaşma İran
hükümetince onaylanamaz ve 1921 başlarında İran tarafından feshedilir.
[4]
Taşnaksutyun: (Taşnaklar) Ermenistan’daki milliyetçi küçük burjuva
partisi; 1918-20 arasında Ermenistan’daki Sovyet karşıtı hükümeti idare etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder