Pages

18 Mart 2016

Fransa’da Kitlesel Mücadele İşçileri Savunuyor


Yarım milyon işçi ve öğrenci, 9 Mart’ta tüm Fransa genelinde iki yüzden fazla ayrı yerde gösteriler düzenlemek için sokaklara döküldü. Ana talep hükümetin iş kanununun tadil edilmesine dönük teklifini geri çekmesi yönündeydi. Birçok işçi tüm gün greve gitti, anayasadan kaynaklanan grev hakkını kullandı.

İnternet üzerinden imzaya açılan ve kanun tasarısının geri çekilmesini talep eden dilekçeye bir milyonun üzerinde insan imza attı.

Geçen yüzyıl içerisinde Fransız işçilerin zorlu mücadeleler üzerinden kazandıkları birçok koruyucu hak bu tasarı yasalaşırsa zayıflayacak. Sendikalarla imza edilen sözleşmeler sayesinde başka ülkelerde verilen sosyal yardımlar tüm işçilere tatbik edilecek iş kanunu bünyesinde azaltılmakta.

Buna göre tüm işçilere verilen izin süresi beş hafta olacak, bunun yanı sıra tatil on gün olacak ya da kimi durumlarda tazminat süresine benzer bir biçimde RTT denilen çalışma süresinin azaltılması yoluna gidilecek, yani haftada 35 saatten fazla çalışıldığında ödenen mesailer azaltılacak. Yasadan kaynaklı verilen sağlık sigortası, işsizlik yardımları, emeklilik fonları, doğum, ölüm gibi durumlarda yapılan ödemeler gibi yardımlar bu yasanın kapsamına giriyor.

Bu hakların idare edilmesinden ve uygulanmasından sorumlu özel bir iş mahkemesi mevcut. Mahkeme aynı zamanda işten çıkartma ve işten kovma süreçlerini yönetiyor. İlgili mahkeme, ABD’deki tahkim yargılamalarından daha kısa sürede karar veriyor.

Gençlerin Katılımı Önemli

Force Ouvrière (“İşçi Gücü” -FO) ve Genel İşçi Konfederasyonu (CGT) gibi militan sendikalar gösterilere büyük bir katılım gösterdi. Öte yandan Yeni Antikapitalist Parti ve Fransız Komünist Partisi gibi sol partiler de eylemlere katıldı. Burada daha da dikkat çekici olan, gençlerin büyük oranlarda katılım göstermesiydi. İktidar partisine mensup kimi muhalif isimler de eylemlerde yer aldı.

Hükümetteki parti kendisine “sosyalist” dese de esasen Fransız burjuvazisinin çıkarlarını savunuyor. Bu partinin iktidarda olduğu dönemde Fransız emperyalizmi ABD emperyalizmi ile birlikte Ortadoğu ve Afrika’ya müdahale etti.

Demokratik Fransız İşçileri Konfederasyonu (CFDT) gibi reformist sendikalar sadece hükümetin teklifinin “değişime tabi tutulmasını” talep etmekle yetindiler. Bu slogan 12 Mart’ta Paris’te yapılan eyleme ancak birkaç yüz kişinin katılmasını sağlayabildi ve gösteriler yalnızca birkaç kente yayılabildi. (FranceTV.info, 13 Mart)

Şehirlerarası demiryolu hatlarında ve bölgelerarası hatlarda çalışan demiryolu işçileri çalışma koşullarında değişiklik yapılmasını öngören teklifi protesto etmek için 9 Mart’ta greve gitti. Hükümet ve şirketler greve giden demiryolu işçilerinin sayısını önemsiz göstermeye çalışsa da Belçika televizyonunun haberine göre 9 Mart sabahı Paris bölgesinde trafik sıkışıklığı yaşandı ve 190 mil uzunluğunda bir kuyruk oluştu. (BFMTV.com)

Fransa’da öğrenci sendikaları yanında üniversite öğrencilerinin de eylemlere katılımı yaygın görülen bir durum olmasına karşın, bu sefer eylemlere liseliler de katıldı. Fransız televizyonuna giriş kapıları çöp bidonları ve inşaat bariyerleri ile kapatılmış liseler yansıdı. Binadaki liseli öğrenciler sokakta “genel meclis” toplayıp gösterilere nasıl katılacaklarına karar verdiler.

13 Mart günü Fransız televizyonunun geçtiği habere göre, Fransız Cumhurbaşkanı François Hollande ve Başbakan Manuel Valls sendika konfederasyonları ve öğrenci sendikaları ile toplantı yaptı. Amaçları önerilen değişiklikler konusunda bir anlaşmaya varılıp varılamayacağını görmekti.

FO, CGT ve militan öğrenci sendikalarındaki müttefikleri açısından hükümetin önerisinin yeniden işleme konulmaması, geri çekilmesi gerekiyor. Onlar tasarı masada tutulduğu takdirde 31 Mart’ta kitlesel bir gösteri örgütleyecekler.

G. Dunkel
16 Mart 2016
Kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder