Siz buna hukuk,
Bizse ırk ayrımcılığı, gözaltı,
Zorunlu askerlik, duvarın ardı ve sessizlik diyoruz.
Beni ve sizi mahkûm etmek istedikleri yerin adıdır
Hukuk.
Diyorlar ki “siz oraya aitsiniz.”
Çelik, kurşungeçirmez camın,
Makineli tüfeklerin ve casusların ardına saklanıp
Biber gazı ve işkencenin çilesini çeken bizlere
Diyorlar ki
“Siz yanlış yoldasınız.”
KORO
Sabah gelirlerse vakit yok aşka
Vakit yok sabahları gözyaşına ve korkuya
Bir elveda demeye, “neden?” diye sormaya
Vakit yok
Şu sirenin sesi sabahın çığlığı.
İşkence gördüler, çürüdüler hücrelerde,
Delirdiler, mektuplar yazdılar
Ve öldüler.
Onlara bir tek çektikleri acının sınırları,
Yaşadıkları yalnızlık kaldı.
Terbiyeli çetelerin izin verdiği kadar adaleti
Bahşetti onlara mahkemeler.
Bazen hayatta kalma iradesi için dövüştüler
Oysa onlara sadece ölme arzusu düştü.
KORO
Sacco’yu götürdüler,
Vanzetti’yi, Connoly’yi, Pearce’yi
Onların hayatlarını.
Newton için geldiler sonra,
Seal, Bobby Sands
Ve dostları için.
Boston’da, Şikago’da, Saygon’da,
Santiago’da, Varşova’da
Ve Belfast’ta
Manşetlere çıkmayan, tüm o yerlerde.
Lanet olası şu liste hiç bitmiyor ki.
KORO
Her gün gelip dövdüler bizim çocukları
İstihbarat, amirler, muhbirler ve casuslar
İşlerini iyi yaptılar doğrusu.
Arkalarında
Ellerinde telefon,
fotoğraf çekip, bilgisayar kullanan
Ve dosyaları inceleyenler
Bir de onlara
“gelin şunu hücresine götürün” diyen adam.
KORO
Kardeşlerimize kavga iradesini veren tüm insanlar
Diyorlar ki
Alışırsın savaşa,
Bu demek değil ki
Savaş bitti.
Siz de bir balığın yaşamak için
Suya muhtaç olması gibi
Savaşa muhtaçsınız.
Ölüm mangaları önce sizinle baş edecek
Sonra da halkla, bunu bilin.
Söz: Jack Warshaw
Müzik: Christy Moore
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder