Daha
önce de on defa yazmış olabilirim:
Bir
sokak röportajında sıradan bir emekli yurttaşa Meral Akşener hakkında ne
düşündüğünü sordular, kadıncağızın cevabı çok netti: “Ona güvenmiyorum”. “Neden
güvenmiyorsunuz?” sorusu yöneltilince şu cevabı verdi: “Çünkü MHP kökenli.”
Bu
“yoldan geçen” demokrat vatandaş kadar bir politik ve tarihsel bilinci olmayan
insanlar, Meral Akşener faşistinin (yönetici kadroları kendisinden de azılı
faşistlerde dolu olan) partisinin büyük ortağı olacağı, kritik bakanlıkların
önemli bir bölümünü alacağı bir “Millet İttifakı” iktidarının Türkiye’ye
demokrasi getireceğini iddia ettiler ve pek çokları da bunu solculuk,
ilericilik adına yapabildi.
Gençler
hatırlamayabilir, bayağı bir zaman geçti üzerinden ama, aynı tipler, 7 Haziran
2015 seçimlerine kadar “AKP faşizmini gerileteceği” iddiasıyla CHP-MHP
ittifakına “bas-geç” kampanyasını desteklediler.
Sonra
MHP dışarıdan BDP desteğine muhtaç olan bir koalisyon kurmayı reddedip (ki ne
kadar da şaşırtıcı!) taraf değiştirince desteği verenler “aldatıldık” dediler.
EMEP,
TİP gibi partiler, özünde hâlâ bu siyaseti devam ettiriyorlar, örneğin EMEP, Ankara
Büyükşehir Belediyesi’nde yıllardır kendi faşist örgütlenmesini yapan ve fazla
konuşmayarak faşist çizgisini gizleyen ve politik kariyerini ilerleten Mansur
Yavaş’a açıkça ve utanmadan oy verme çağrısı yapabiliyor, TİP ise Yavaş’a
kaybettirmemek için aday çıkarmadığını açıkça söylüyor.
Nasıl
olsa Mansur yarın cumhurbaşkanı seçilip
(veya en azından İYİP’in başına geçip ya da kendi faşist partisini kurup
iktidar ortağı olarak) faşist yüzünü daha açık olarak gösterince “aldatıldık”
diyecekler veya başka demagojilerle “işin içinden çıkarız” diye düşünüyorlar
herhalde. Böylece her geçen seçimde kendilerini de, solu da gittikçe daha
fazla dejenere ettiklerini bile fark etmiyorlar.
“Meral’e
güvenmiyorum çünkü MHP kökenli” diyen sıradan vatandaş kadar sınıf ve tarih
bilinci olmayan bu insanlara siz de güvenmeyin, onların önderliğini takip
etmeyin.
Onların
destek verdiği Meral Akşener’e Mehmet Ali Birand, korucuların Kürt kızlarına
tecavüz ettiği haberlerini soruyor. Feminist Sera Kadıgil’in “kız kardeş”i, bu
yüzden laf ettirmediği bir dönem yoldaşı Meral Akşener, “Bu tecavüz olayları
elbette ki rahatsız ediyor ama korucuların bir dönemde Güneydoğu’da çok önemli
bir işlevi yerine getirdiğini de unutmamak gerekiyor.” Düşman unutmuyor, ama
solcular nedense unutuyor.
Kızıl Okuyucu
9
Nisan 2024
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder